Üzerine en çok tartışılan, çok fazla yanılgı bulunan konulardan birisi de nasıl su içmemiz gerektiğidir. Ayakta mı, yoksa oturarak mı su içilmeli? Gelin bu konuya hep beraber bakalım ve akıllardaki soruları cevaplayalım.
Üzerine en çok tartışılan, çok fazla yanılgı bulunan konulardan birisi de nasıl su içmemiz gerektiğidir. Ayakta mı, yoksa oturarak mı su içilmeli? Gelin bu konuya hep beraber bakalım ve akıllardaki soruları cevaplayalım.
Birçok insan ayakta su içmenin zararlı olduğunu, çünkü insan midesinin ayakta ve oturur vaziyetteki pozisyonlarının farklı olduğunu, ve ayakta duran bir insan eğer sıvı gıda içerse doğrudan doğruya onikiparmak bağırsağına geçeceğini duymuştur.
Fakat bu argümanın pek de bilimsel yanı olmayan, asılsız bir iddiadan öte olmadığı birçok doktor ve uzman tarafından defalarca dile getirilmiştir. Çünkü su içerken duruş pozisyonunuz ile midenin duruş pozisyonu arasında hiçbir ilişki yoktur. Ayakta su içen insanların, iddia edilen rahatsızlıklara yakalandığını gösteren hiçbir bilimsel veri yahut araştırma da yoktur.
'' Ayakta su içilmesi durumunda su, midede yeterince zaman kalamaz ve bu sebeple asitlerle karışamaz, içerisindeki bakteriler ölemez.''
Bu iddianın da pek tutarlı bir yanı yok çünkü su, son derece akışkan bir sıvıdır. Miti geliştirenlerin iddia ettiği üzere, bir katı gibi hareket etmez. Mide hangi konumda olursa olsun, sindirim kanalından çıkıp mideye ulaşan su türbülent akışa girerek çalkalanacak ve mide asitleriyle normal bir şekilde karışacaktır. Bahsedilen 'doğrudan geçiş' ancak ve ancak katı ve ufak parçalar için geçerli olabilir ki midenin şeklinden ötürü bu bile doğru olmayacaktır.
''Midenin küçük eğriliğine uyan kısmında Waldeyerin mide caddesi denen bir oluk bulunur. Sıvı gıdalar bu yolu takip ederek zaten devamlı küçük bir açıklığı olan mide çıkışını geçerek 12 parmak bağırsağına geçer.''
Öncelikle midede ''sıvı gıdaların takip ettiği'' bir ''Waldeyerin Caddesi' diye bir oluşum yoktur. Bazı kaynaklarda, sindirim borusunun sonu ile on iki parmak bağırsağı arasındaki en kısa mesafe olarak tanımlansa da bu yanlıştır. Ancak bunun suyun akışı ile doğrudan bir ilgisi bulunmamaktadır ve midenin dışındaki bir katlanma formasyonu için kullanılan bir isimdir. İnsan vücudunda Waldeyerin halkası diye bir şey var ve o da boğazda bulunuyor. Kısacası, Waldeyer'in adının geçtiği yerlerin midenin içi ya da sıvılar ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.
Detaylı bir mide anatomisini resimde inceleyebilirsiniz..
''Eğer insan sıvı gıdayı oturarak içerse bunlar önce midede birikir asitle karışarak mikropları ölür ve sonra 12 parmak bağırsağına geçer. Bu durumda oturarak su içme usulüne uymakla insan kolera da dahil birçok insan hastalıklarından korunmuş olur.''
Gerçek ise şöyledir: Normal insanlarda ağız - bağırsak mesafesi oturmakla değişmediği için suyun mideye giriş veya mide duvarına çarpış hızı arasında bir farktan bahsedilemez. Yani midenin yapısı, oturma ile ayakta durma arasında neredeyse hiç değişmez. Üstelik bu değişim olsa bile, su akışının ve patojenlerin öldürülmesinin bununla doğrudan bir ilgisi yoktur. Ayakta veya oturarak, mideye inen suyun, asitle karışması için yeterli zaman her zaman olacaktır.
Kısacası suyu içme şeklinin herhangi bir hastalığa davet çıkardığı ne görülmüştür ne de herhangi bir somut örneğine denk gelinmiştir. Bu yüzden bir genelleme yapılması imkansızdır.
Suyu ayakta ya da oturarak içmenin ince bağırsakla herhangi bir ilişkisi olmadığını yukarıda anlattık. Peki ayakta iken su içmenin herhangi bir zararı var mı?
Aslında var. Sürekli olarak ayakta içilen su, oturularak içilen suya göre mideye daha hızlı ve direk bir giriş yapacağından mukozaya zarar vererek midenin iç dokusunda zamanla bozulmanın oluşmasına ve mide de asit içeren bir ortam olduğundan başta ülser olmak üzere çeşitli mide hastalıklarının meydana gelmesine yol acar.
Bu konudaki bir diğer bilimsel gerçek ise insan otururken midenin etrafındaki doku, kas ve organlarla olan ilişkisi ile ayaktayken olan ilişki aynı değildir. Ayakta iken, daha gergin ve etrafındaki kaslardan ve dokulardan çok büyük destek görmeyen bir mide söz konusu iken, otururken etraftaki kaslar ve dokular adeta bir korse görevi yerine getirerek daha rahat bir mide olmasını sağlıyor.
Fakat bu bilimsel gerçek 'ayakta değil oturarak su içilmeli' dememiz için kesinlikle yeterli bir neden değildir.
Ayakta mı yoksa oturarak mı su içilmeli tartışmalarının merkezinde aslında işin İslami boyutunun olduğu söylersek, çok da yanılmış olmayız. Çünkü konu hakkında birçok hadis, halen dillerdedir. Hz. Muhammed' in söylediği iddia edilen, 'ayakta su içmeyin' tarzında olan birçok hadis vardır. Günümüz insanları bu hadisleri haklı çıkarmak amacıyla işin içine bir tutam da bilim katmaya çalışsalar da, yukarıda da uzun uzadıya anlatılan sebeplerden ötürü ayakta su içmenin, insan sağlığına somut bir zarar verdiği henüz tespit edilmemiştir.
aman oturarak içmeyin müslüman derlerde karizmanız bozulur.
Geç bunları.. Peygamberimiz(s.a.v.) suyu oturarak için demiştir, konu kapanmıştır :)
Kardeş ne bir kaynak vermişsin ne başka bir şey. Bir kere 3. madden tamamen yanlış. Midede Waldeyerin Caddesi denilen bir ver vardır ki buradan sıvıların daimi akışı söz konusudur. Ve de pilor sfinkteri sıvı geçecek kadar açıktık. Götünden kaynak gösterip copy-paste yapmasan iyiymiş. O kadar kadavra, anatomi kitabı görmesek bizi yiyeceksin.