ABD'nin televizyon fenomeni Oprah Winfrey, 60 yıl önce bugün dünyaya geldi. Henüz üç yaşındayken okumayı öğrenen Winfrey, büyükannesi tarafından götürüldüğü kilisede İncil'deki ayetleri genç yaşta okumaya başladı ve çevresi tarafından 'vaiz' olarak çağırıldı.
Normalde İncil'de geçen bir isim olan 'Orpah' olarak anılacaktır, ancak nüfus müdürünün bir hatası sonucu 'Oprah' olarak hayatına devam etmiştir.
Winfrey çocukluğunda kuzeni, amcası ve bir aile dostu tarafından tecavüze uğradı. Annesi ve babası ayrılmıştı, bir yandan da burslu girdiği okulda kendini kanıtlamaya çabalıyordu.
Genç yaşta maruz kaldığı bu durum, ileride tüm ABD'nin takip edeceği programında bu tür konularda çok duyarlı bir tavır sergilemesine sebep olacaktı.
Chicago'da sabah kuşağında yarım saat yayınlanan bir talk showda çalışma fırsatı bulan Oprah Winfrey, reyting listelerinde en altta olan bu programı en yukarıya taşıyınca işler değişti! O dönemde bir kadın olarak, bir siyahi kadın olarak bunu başarmak zordu. Ancak 1983 yılında, ABD'nin TV fenomeni de doğuyordu...
1986'da, programın adı 'Oprah Winfrey Show' oldu. Talk show, kısa süre içerisinde ülke çapında popüler hale geldi. İzleyici sayısını ikiye katladı!
Cesur, samimi ve sempatik yönü ile Oprah Winfrey, bu başarıya nasıl ulaştı? Kısa süre içinde birçok önemli kuruluş tarafından topluma yön veren en önemli isimler listesinde yer alan, en güçlü ve en zengin kadınlar arasında gösterilmeyi başaran Winfrey, sosyal sorumluluğa sahipti.
Birçok programda işlenmeye cesaret edilemeyen sorunları işledi. Eşcinsellik, ensest, ırkçılık, çocuk istismarı gibi konularda insanları bilinçlendirmek adına önemli isimleri davet etti, bu önemli konular tartışıldı ve gündemde kaldı.
Oprah ve 'Kitap Kulübü'
Şüphesiz onun kitaplara olan ilgisi ve programında kitaplara ayırdığı yer de farklıdır. Sürekli olarak okuma listesini güncelleyen ve insanlarla paylaşan, programında kitap tavsiyelerinde bulunmayı asla ihmal etmeyen Oprah Winfrey, o derecede popülerliğe sahip birçok sunucunun yapmadığı bir şey yaptı.
Kalp ve damar cerrahisinde önemli bir isim olan Doktor Mehmet Öz, Oprah Winfrey Show'a sıklıkla çıkardı. ABD'de çok ciddi bir popülerliğe sahip olan, sonrasında kendi programını yapmış olan Doktor Öz'ü bu derece yaygın bir sima haline getiren Oprah Winfrey'dir.
Oprah Winfrey, 2 milyar doların üzerindeki serveti ile de birçok listenin başında. Forbes'a göre 20. yüzyılın en zengin siyahi ABD'lisi olan Winfrey'in dakikada ortalama 500 dolar kazandığı ifade ediliyor.
Life dergisi tarafından yüzyılın en ilham verici kadını olarak tanımlanan Oprah, Business Week tarafından ise ABD'nin en hayırsever siyahi kadını olarak ifade edildi.
Yalnızca çeşitli bağış kampanyalarıyla değil, aynı zamanda sıkı bir insan hakları savunucusu ve gerektiğinde en üst makama çıkıp düşüncelerini ifade etmiş bir isim. 1994'te dönemin başkanı Clinton'a, çocuk hakları suistimalinden tutuklananların kimliklerinin bir ağda bulundurulması üzerine bir teklifi imzalatmıştır.
2004'teki bir programında, stüdyoda bulunan 276 kişiye, o dönem değeri 28 bin dolar olan Pontiac marka araba sürprizi veren Oprah Winfrey'in yaptıkları bunlarla da sınırlı değil.
2010 yılında da, sezon açılış programına katılan stüdyodaki 300 kişiye 8 günlük bir Avustralya tatili hediye etti. Onun öncesinde de, 1000 çalışanını tatile götürmüştü.
Rekor bağış toplanan bir organizasyon
Oprah's Angel Network, Katrina Kasırgası sonrasında zarar gören insanlar ve Güney Afrikalı kız çocuklarının eğitimi için 51 milyon dolardan fazla bağış toplamıştı. Toplumla samimi bir ilişki içinde olan Winfrey, böyle dönemlerde onların gücünü arkasına almakta zorlanmıyordu.
Oprah, ülke çapında birçok ünlü ismin programlarının yayınlandığı, kendi TV kanalı OWN'i 1 Ocak 2011'de kurdu.
Aynı zamanda 'O: The Oprah Magazine' adlı bir de dergisi bulunuyor.
'Teavana Oprah The Chai Tea' ismini taşıyan çay, Starbucks'ın yıllık toplantısında tanıtılmıştı.