Mutlaka Görmek İsteyeceğiniz 6 Ünlü Hayalet Şehir

6. Pripyat, Ukrayna

26 Nisan 1986 tarihinde saat gece 01.23'te her biri 1.000 Megawatt (MW) gücünde olan dört reaktörün hatalı tasarımının yanı sıra reaktörlerden birinde deney yapmak için güvenlik sisteminin devre dışı bırakılması sebebiyle oluşan hatalar zinciri nedeniyle Çernobil Nükleer Santrali patladı. Reaktörün hemen yakınındaki Pripyat'ta bulunan 49 bin kişi 36 saat içerisinde tahliye edildi. Radyoaktif serpintiye maruz kalan bu insanların önemli bir kısmı çok ağır sağlık sorunları yaşadı.

Sovyet yetkilileri bölgeyi karantina altına alarak, Pripyat'ın kaderini mühürlediler. Bir zamanlar canlı bir hayata sahip olan şehir artık bomboştu. Şu anda da şehirde sadece hayvanlar yaşıyor. Geçtiğimiz zamanda her ne kadar radyasyon seviyesi insanların kısa bir ziyaret yapmasına izin verecek bir orana inmişse de, bilim adamlarına göre yaklaşık 900 yıl şehirde herhangi bir insan yaşamına uygun çevre şartları oluşmayacak. Pripyat, önümüzdeki yüzyıllar boyunca insanların yarattığı büyük bir çevre felaketinin abidesi olarak orada bomboş duracak.

5. Bodie, California

Red Kit çizgi romanlarındaki kasabaları hatırlıyorsunuz değil mi? Bodie işte o romanlardan bir sahne olarak varlığını sürdürüyor. 1876 yılında bir madenci kasabası olarak kurulan şehir, altın ve gümüş rezervleri nedeniyle tam olarak hücuma uğramıştı. 10 bin kişilik bir nüfusa kadar ulaşan kasaba, döneminde 'Günah Kasabası' olarak biliniyor, hayat kadınları, kanun kaçakları, afyon tacirleri ve sert erkekleri ile Red Kit romanlarına ev sahipliği yapacak bir sahneyi tamamlıyordu. 1880 yılından sonra sert hava koşulları ve yetersiz alt yapı nedeniyle nüfusu gittikçe düşmeye başladı. 1940 yılında son sakinleri de göçüp gitmişti. Bu sayede bugün gittiğinizde 19. yüzyıldan kalma salonları, kilisesi, postanesi ile tam manasıyla Vahşi Batı keyfi sürebilir, o dönemin kokusunu alabilirsiniz.

4. Oradour-sur-Glane, Fransa

Tarih 10 Haziran 1944. Bir Nazi SS-Waffen Tugayı Oradour Sur Glane şehrine girdi. Şehir sakinlerinin Fransız direniş hareketine destek olması nedeniyle şehrin yok edilmesi talimatını alan SS Tugayı o tarihlerde burada yaşayan 642 kişiyi şehir meydanına toplayarak hepsini sırayla öldürdü. Erkekler ahırlara tıkılarak makinalı tüfeklerle üstlerine ateş açıldı. Kadınlar ve çocuklar kiliselere kapatılarak, bombalandı. Bütün evler yakıldı. Bir kaç saat içerisinde şehirde yaşayanların hepsi katledilmişti.

Savaş bittikten sonra yakınlarda yeni bir Oradour - Sur - Glane kasabası kuruldu ama dönemin Fransız Cumhurbaşkanı Charles De Gaulle harabe halindeki eski kasabanın yenilenmesine izin vermedi. 'Bu kasaba' diyordu 'savaşta ölen kurbanların hatırasını yaşatacak bir abide olacak.'  Bugün hala kasaba insan vahşetini en acı şekilde gösteren bir açık hava müzesi gibi durmaktadır.

3. Hashima Adası, Japonya

1887 yılında Nagazaki açıklarında kömür madeni kolonisi olarak yerleşime açılan Hashima adası uzun süre bu özelliğini sürdürdü. Mitsubishi tarafından satın alınan ve ilk çok katlı işçi bloklarına da ev sahipliğini yapan ada 2. Dünya Savaşı sırasında Koreli ve Çinli esirlerin madenlerinde çalıştığı, nüfusun en yoğun olduğu noktalardan biriydi. 1974 yılında maden kapanana kadar da Hashima bu yoğunluğu sürdürdü. Ancak 1974 yılında madennin kapatılmasından sonra boşalan ada, tam 40 yıl boyunca adeta unutuldu. 2009 yılında turizme tekrar açılan ada, 2009 yılında da Skyfall filminde yer aldı.

2. Maraş, Kıbrıs

1970'li yılların başlangıcında Maraş sahilleri bütün Akdeniz bölgesinin en gözde tatil noktasıydı. Avrupa ve Amerika'nın milyoner iş adamları ile Elizabeth Taylor'dan, Brigitte Bardot'a kadar uzanan bir şöhretler listesi buraya geliyor, deniz, güneş ve kumun keyfine bakıyordu. 1974 yılında Kıbrıs'a yapılan müdahale sonrasında bu durum değişti. Mağusa Harekatı sırasında, Mağusa Şehri’nin Kıbrıs Rum tarafı olarak bilinen turistik bölgesi harekat sırasında Türk Birliği’nin eline geçerken, Maraş Bölgesi’nin daha fazla turistik Bölgesi olarak bilinen Doğu tarafı hep kapalı olarak kaldı. Batı Bölümü 1975 yılında gerek Güney’den gerekse Türkiye’den getirilen insanlara açıldı ve 1975 yılından beri bu bölge şu anda bile iskan edilmiş durumda. Turistik Bölümün bulunduğu ve içerisinde yaklaşık 200 tesis ve bunun yanında 14 bin yatağın olduğu söylenen bölge 40 yıldır kapalı. İçeride sadece Türk Birliği ve Birleşmiş Milletler askerleri var. 1971 yılında kıyıları Avrupa’dan gelmiş onbinlerce turistle kaynıyordu. Kıbrıslı Türklerin ise 1963-64 yıllarından itibaren bu bölgede Kaleiçi, Karaol ve Baykal Bölgeleri’nde kuşatılmış, izole edilmiş bir şekilde yaşadıkları da bir gerçekti. Kapalı Maraş Bölgesi’ndeki yatak sayısı şu andaki Kuzey Kıbrıs’taki yatak sayısına eşit. Çeşitli turistik tesisin yanında bölgede 45 Otel ve 60 apartman otel mevcut. Kapalı Bölge içerisinde 3000 civarında işyeri ve çeşitli eğlence merkezi bulunmakta. Maraş içerisinde 4461 ev ve 143 resmi daire var. Kıbrıs Rum turizm sektörünün yüzde 53.7’sinin geliri bu bölgeye aitti. Şehir açık ve kapalı bölgeleriyle 39,000 nüfusluydu. 1974 öncesi Kıbrıs’taki limanların yüzde 50 iş hacmine yine bu şehrin limanı sahipti. Bugünse bu güzel kıyılar ve harika bölge bir hayalet şehirden ibaret.

1. Ordos, Çin Halk Cumhuriyeti

İnsanlar bu fotoğrafın Paris'te çekildiğini düşünüyor ama değil. Burası Ordos. Çin Halk Cumhuriyeti tarafından içine küçük de bir Paris kopyası konulması tasarlanan, dünyanın en büyük hayalet şehri. 1 milyon kişinin yaşaması için planlanan şehirde en iyi döneminde bile bu nüfusun ancak yüzde 2'si yerleşti. Bugün 1000 kişi bile yaşamıyor. Modern havalimanı, tiyatroları, zenginler için planlanan villaları, toplu konutları, spor sahaları, müzeleri ile eksiksiz olan bu şehir, yakınlarındaki kömür madenlerine rağmen insanlar tarafından benimsenmedi. Kimse şehre yerleşmeye gelmedi. Bugün dünyanın en pahalı hayalet şehri olarak tanınıyor. Gerçekten, filmlere konu olacak bir hikaye. Kamu yatırımlarının bazen nasıl semeresiz kaldığını gösteren eksiksiz bir örnek.

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt