'Diğer önemli konu yargı. Yargının bağımsızlığı burada ana hedef. Hakimlik teminatını güçlendirmek. Hakimlik ve savcılık mesleğini ikiye ayırıyoruz. Hakimliğin Adalet Bakanlığı ile idari ilişkisini tamamen kesiyoruz. Savcılık, Adalet Bakanlığı ile idari yönden ilişkisin devam ettirmek zorunda adli kolluk olduğu için. Adli Kolluk teşkilatını kuruyoruz cumhuriyet başsavcılıklarına bağlı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu ikiye bölüyoruz. Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu. Hakimler Kurulu’nda Adalet Bakanı yok. Tamamen kendi içlerinden. Bu kurullarda çoğulculuğu sağlamak için üyelerin yarısını Meclis seçiyor diğer yarısını Yargıtay, Danıştay, Barolar Birliği ve 1. Sınıf hakim ve savcılar arasından kendileri seçiyorlar. Meclis’teki seçimde nitelikli çoğunluk, uzlaşıyla seçilecek. Anayasa Mahkemesi, yine Meclis tarafından seçilecek. Danıştay, Yargıtay, Sayıştay, Barolar Birliği ve Üniversitelerarası Kurul’un belirleyeceği adaylar arasından Meclis seçecek. Dolayısıyla onlar teklifte bulunacak. Meclis, yine uzlaşı olması açısından nitelikli çoğunlukla seçecek. Bazı hâkimler, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymuyor. Hakimlerin terfisinde AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uyum göz önünde bulundurulacak. Aksi takdirde siciline eksi puan olarak işlenecek. Anayasa Mahkemesi’ni organ uyuşmazlığı konularında yetkilendiriyoruz. Danıştay’ın bir kararı var, başka bir organ uymuyor, ya da Sayıştay’ın kararı. Organlar arasında yetki çatışması olduğunda Anayasa Mahkemesi karar verecek. Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açma yetkisini genişletiyoruz. Bugün sadece ana muhalefet partisinin böyle bir yetkisi var. Öngördüğümüz sistemde mecliste grubu olan bütün partilerle birlikte Meclis tam sayısının 10’da 1’ini sağlayan milletvekilleri de dava açabilecek. YSK’nın da artık bir yüksek mahkeme olarak düzenlenmesini öngörüyoruz. YSK iki daireye bölünecek. Bir tanesi günlük uygulamalar yönetim. Günlük işlere bakacak. Diğeri itirazları değerlendirecek. Bugün YSK bir karar alıyor. İtiraz ediyorsun, aynı ekip bir daha toplanıyor kendi verdiği kararın itirazını da o karara bağlıyor. Aksine bir şey çıkabilir mi? Yeni sistemde ikiye böldüğümüzde bir taraf karar verecek, itiraz ve ihtilaf olduğunda ikinci taraf denetleyecek. Sayıştay’ın raporları Kesin Hesap Komisyonunda mutlak surette hazır olacak, sunulacak. Sayıştay, bugün Meclis’e ya rapor göndermiyor ya da eksik gönderiyor. Meclis’in çalışmasını engelleyen bir fonksiyon görüyor. Sayıştay görevini yapacak ve bunu Meclis’e sunacak. Bunu sağlayacağız.'
Ama hemen dönmeyin bu sisteme. Önce elinde padişah gücü varken hesap sorlacaklardan hesap sorulsun. Peşkeş çekilmiş 900 milyar TL'yi aşan ihaleler iptal edilsin hatta o firma sahipleri de devleti dolandırmaktan yargılansın. Herşey yoluna girince önce kuvvetler ayrılığını sağlayın, sonra dönecekseniz dönün parlamenter sisteme.
Bu sefer de başbakan olmaya kalkar hıyar
"bir çalışma yılı içerisinde en az ..... kadar yazılı-sözlü önerge vermeyen, oturumlara katılım ve oy kullanma oranı ..... kadar olmayan, meclisteki oturumlarda ....... kadar konuşma yapmayan milletvekillerinin vekillikleri iptal edilir ve maaşları kesilir" al sana kanun gibi kanun. uygula bunu bak bakalım o zaman yata yata vekil maaşı alanlar nasıl çalışmaya başlar.