5G dosyasını açtık, kafanıza takılan tüm soruları yok etmek için bilimsel bilgiler ışığında yanıtlar getirdik.
5G dosyasını açtık, kafanıza takılan tüm soruları yok etmek için bilimsel bilgiler ışığında yanıtlar getirdik.
Bu teknolojinin hayatımızın ortasında yerini almasına ramak kalmışken böylesine yoğun soru ve tartışmanın ortaya çıkması çok normal. Ancak her sorunun bir yanıtı var, 5G konusunda şüphelenmekte haklı mıyız yoksa içler rahat olsun mu?
Artık bunların tümüne el atmak şart oldu.
Çin'de de virüsün ortaya çıktığı zamanlara tekabül eden 5G çalışmalarıyla koronavirüsün ortaya çıkış tarihi birbirine yakın ama aynı tarihlerde gerçekleşen yüzlerce, binlerce farklı olay da yaşandı.
Yani binlerce kişiye istihdam sağlayan bir teknolojik fabrikanın açılışı ile koronavirüsün ortaya çıkışını ilişkilendirmiyorsak 5G'nin böyle bir etki yaratacağını da durup dururken ilişkilendirmenin riskli olduğunu görmek gerek.
En azından elimizdeki, en güvenilir bilgiler böyle. Ötesinde bir şey söylemek komplo teorisyenlerini masaya oturtmaktan ibaret. Gelecekte yapılacak çalışmaları takip etmek en iyisi.
Yukarıdaki fotoğraftaki ağaçların 5G istasyonlarının daha rahat çekim alanı yaratması için kesildiği söylense de bu ağaçlar sokaktaki yeniden yapım çalışmaları için kesilmiş. Bu tekil olayı bir kenara bırakalım, 5G'nin çekim alanını otomobiller, yağmur, binalar da etkiliyor. Tıpkı mobil telefonlarımızın şu an kullandığı teknolojilerde olduğu gibi.
Yeni bir uygulamayla karşılaşmamız pek de olası değil.
Bu konu 5G'ye dair en büyük çekinceleri oluşturuyor. Tam 30 yıldır yapılan araştırmalara bakıp elde ettiğimiz bilimsel bilgileri ve denemeleri göz önüne aldığımızda bu antenlerin herhangi bir sağlık problemi yarattığına dair hiçbir kanıt yok.
Antenlerin kullanım limitlerine dair düzenlemelere uyulmazsa ortaya çıkabilecek bazı riskler olsa da burada denetim öne çıkıyor.
5G çalışmaları nedeniyle ölen kuşlar bu iddiaların asıl kaynağıydı. Ancak bu olayların yaşandığı bölgelerde 5G çalışmaları bile yapılmıyordu, kuşların ölüm nedenleri zararsız bitkilerin yanında aynı ağaçta bulunan zehirli maddelerden zehirlenmiş olmalarıydı.
Bu teknolojinin biyolojik etkileri 4G ile hemen hemen aynı. Zaten kullandığımız bir teknolojiden farkı yok yani. Yine elimizde olan, şimdilik en açıklayıcı bilimsel veriler bize telefonların yaydığı radyasyonun sağlık problemlerine yol açmadığını söylüyor. Tabii bu bir gün açmayacağının garantisi değil.
Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı cep telefonu radyasyonlarının 'olası kanserojen' olduğu notunu düşüyor ve diğer kanserojen ürünlerle birlikte dikkate alınmasının faydalı olacağını belirtiyor.
Teknoloji firmalarının bir oyunu var ancak burada bir gizlilik yok, daha hızlı internet bağlantısı için hepimizin gönüllü olduğu bir oyun bu. Dünya Sağlık Örgütü'nün ve bağımsız araştırmacıların yaptığı çalışmalardaki ölçümler, 5G teknolojisinin insan sağlığına zarar vermediğini anlatıyor.
Uzun lafın kısası '5G dünyanın en zararsız teknolojisi' demiyoruz, diyemeyiz. Fakat bu teknolojilerin zararsızlığına dair araştırmaların yanında zararlarına dair hiçbir kanıt yok.
ne zaman devreye girecek acabaaaaaaaaaaa
Dünya düzcüler ve dünyayı 5 aile yonetitorcular burada mı?