58. Doğum Gününe Özel: Hayatı ve Şarkılarıyla Ahmet Kaya

Ahmet Kaya (28 Ekim 1957) Türkiye'de 1980'ler ve 1990'larda çıkardığı albümler ve verdiği konserlerle tanınmış, anne tarafından Türk, baba tarafından Kürt, halk müziği ve özgün müzik sanatçısı. Şarkıcı ve besteci... Kaya, 2000 yılında sürgün hayatı yaşadığı Fransa'da ani bir ölümle bizlere veda etmemiş olsaydı bugün 58 yaşında olacaktı.

Ahmet Kaya 1957 yılında Malatya'ya göç etmiş olan bir ailenin beşinci çocuğu olarak doğdu. Babası Sümerbank mensucat fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokulu Malatya'da okudu. Müzikle altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştı. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışmaya başladı. Ailesinin geçim sıkıntısı çekmesi nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç ettiler ve okulu bırakmak zorunda kaldı. İşportacılık ve çeşitli işyerlerinde çıraklık yaptı. Bu dönemde küçük bir yerleşim yerinden büyük bir şehre taşınmanın ve alışmanın sıkıntılarını yaşadı. Bu sıkıntılarını bir belgeselde şöyle dile getirdi:

 Onlarla konuşmuyordum; çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki: 'Biraz seninle konuşak beş dakika, kaçıyorsun hep...' Bana dedi ki: 'Rica ederim.' Öyle bir ağrıma gitti ki: 'Ben de sana rica ederim,' dedim.. Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim.

Bir röportajında;

'Sanatçılar bu ülkede gazino programlarından para kazanırlar, ekstralardan para kazanırlar, konserlerden para kazanırlar. Ama Allah devletimize zeval vermesin bana 10 şehrin ötesinde konser izni vermediği için para kazanma koşullarını da ortadan kaldırmış. Şimdi ben nasıl bu koşullarda para kazanayım? Gazinoda çalışmıyorum benim ahlak anlayışıma ters geliyor. Çok açık söylüyorum yani, sarhoşlara şarkı söylememek diye bir derdim var benim. Barlarda çalışmam, bu da benim anlayışıma ters geliyor çünkü ben meydanlarda, alanlarda, kenar mahallelerdeki insanlar için yaptım bu şarkıları. Elbette yattaki, kattaki insanlar da dinleyecektir ama ben gidip gazinoda şarkı söylemeyi sevmiyorum.' demiştir.

"Ben öldükten sonra kimse memleketini sevmiyordu demesin. Ben bu memleketi Edirne'den Ardahan'a kadar sevdim."

Yakarım Geceleri

Öyle Bir Yerdeyim ki

Söyle

Bahtiyar

Şafak Türküsü

Penceresiz Kaldım Anne

Günaydın Anneciğim (Dardayım)

Biz Üç Kişiydik

Giderim

Nerden Bileceksiniz

Başım Belada

Doğum Günün Kutlu Olsun

Kum Gibi

Kafama Sıkar Giderim

Ayrılığın Hediyesi

Ölümü

Ahmet Kaya, 16 Kasım 2000 yılında Hoşçakalın Gözüm isimli albümünün kayıtlarını yaparken, Paris'in Porte de Versailles semtindeki evinde bir gece kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. 17 Kasım 2000'de 30.000'in üzerinde kişinin katıldığı törenle Paris'in Peré Lachaise mezarlığına defnedildi.

Popüler İçerikler

Berfu ve Eser Yenenler'in 3. Kez O Ses Yılbaşı'na Katılmaları Tepki Topladı
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı