Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye göçmen krizini sonlandırmak için kapsamlı ama bir o kadar da karmaşık bir plan üzerinde prensip anlaşmasına vardıklarını açıkladılar.
Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye göçmen krizini sonlandırmak için kapsamlı ama bir o kadar da karmaşık bir plan üzerinde prensip anlaşmasına vardıklarını açıkladılar.
Plan kapsamında Türkiye ve AB ülkeleri arasındaki mülteci trafiğinin düzenli bir hale sokulmasından, Türkiye'nin AB üyelik sürecinin ve Türk vatandaşları için Schengen bölgesine vizesiz seyahat çalışmalarının hızlandırılmasına kadar birçok konuda yeni adımlar atılması öngörülüyor.
BBC Türkçe anlaşmanın ayrıntılarını ve tarafların tutumlarını beş başlıkta özetledi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu öncülüğündeki Türkiye heyeti zirveye yeni bir teklifle gitti.
Türkiye kıyılarından yola çıkıp Yunan adalarına ulaşan tüm göçmenler, buna Suriyeli mülteciler de dahil, Türkiye'ye geri gönderilecek. Bunun karşılığında AB ise Türkiye'ye gönderilen her bir Suriyeli karşılığında Türkiye'den bir mülteci alacak.
Plan metninde bu sayede insan kaçakçılarının önünün kesilebileceği, Avrupa'ya göçün düzenli hale sokulabileceği belirtiliyor.
Türkiye ve AB 'Prensipte anlaştı'
Hague: AB Türkiye'ye ortak üyelik vermeli
Guardian yazarı: Erdoğan AB için güvenilmez bir müttefik
FT: AB, zirvede Zaman'ı fazla gündeme getirmek istemedi
Suriyeli olmayan göçmenlerin durumu ise belirsiz.
2016'nın başından bu yana Ege'yi geçerek Yunan adalarına ulaşan 130 bin göçmenin yüzde 50'den azı Suriyeliydi. Kalanlar ise AB'nin ekonomik göçmen olarak tanımladığı Pakistanlılar, Afganlar, Iraklılar ve İranlılar.
Türkiye'nin ekonomik göçmenleri geldikleri ülkelere geri göndermesi planlanıyor. Ancak bu planın uygulamaya nasıl geçirileceği belirsiz.
AB liderleri için sürpriz olan bu öneriye karşılık Türkiye taleplerini de arttırdı.
Türkiye'nin AB tarafından zirve sonuç metninde yer bulan üç temel talebi şöyleydi:
Vizesiz Avrupa: Plan başarıyla uygulanırsa Türk vatandaşlarına Haziran 2016'dan itibaren Schengen bölgesinde vizeden muaf tutulması.
Mali yardım: Mülteciler için hazırlanan projelerde kullanılması için hazırlanan 3 milyar euroluk AB fonunun Türkiye'ye Mart ayının sonundan önce gönderilmesi. Gerekli görülürse yeni projeler için ek fonlama.
AB üyelik süreci: Türkiye'nin üyelik müzakerelieri kapsamında yeni başlıkların görüşmelere açılması.
Vizesiz Avrupa talebinin hayata geçebilmesi için mevcut planın işlemesinin yanı sıra Türkiye'den daha önce de talep edilen biyometrik pasaport gibi adımların atılması isteniyor.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, vizesiz Avrupa için gereken bu maddelerin sayısının 72 olduğunu bir kez daha söyledi.
Brüksel'de toplanan AB liderlerinden anlaşmaya gelen ilk tepkiler oldukça olumluydu.
Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk, planı 'çığır açıcı' olarak nitelerken, 'Avrupa'ya düzensiz göçün sonlandığı konusunda net bir mesaj verdik' dedi.
Almanya Başbakanı Merkel de kağıt üzerinde anlaşmanın olumlu olduğunu söylese de Tusk'tan daha temkinli davrandı ve 'Eğer hayata geçerse çığır açıcı olur' ifadesini kullandı.
Ahmet Davutoğlu planı 'cesur bir adım' olarak niteleyip, anlaşmanın sağlanmasıyla birlikte yasadışı göçün önüne geçilebileceğini ifade etti.
Siyasiler her ne kadar anlaşmadan memnun gibi görünse de Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) planın uluslararası mevzuata uygunluğu konusunu sorguluyor.
UNHCR Avrupa Direktörü Vincent Cochetel, AB'nin krizi 'çabukça çözmek' için hazırladığı planın uluslararası hukuka aykırı olabileceğini ifade etti.
İsviçre radyosu RTS'ye konuşan Cochetel, 'Yabancı ülke vatandaşlarının kitlesel biçimde sınır dışı edilmeleri Avrupa İnsan Hakları Konvansyonu'na aykırıdır' diye konuştu.
Cochetel, Yunan adalarına gelenlerin toplu biçimde Türkiye'ye gönderilmesi sırasında mültecilerin yasal haklarının korunması gerektiğini ifade ederek 'Bu konuda şüphelerim var' dedi.
Cochetel, ayrıca AB'nin Türkiye'den mülteci alması konusunun da kağıt üzerinde planlandığı şekilde işleyip işlemeyeceğinden emin değil.
AB ülkeleri ve Atina arasında Yunanistan'daki 66 bin mültecinin diğer AB ülkelerine gönderilmesini öngören bir anlaşma olduğunu hatırlatan Cochetel, 'Şu ana kadar sadece 600 kişi AB ülkelerine dağıtıldı. Yunanistan'la işe yaramayan anlaşma nasıl olacak da Türkiye'yle işleyecek' diye soruyor.
7 Mart gecesi ortaya çıkan AB - Türkiye göçmen krizi planı 18 Mart'taki AB zirvesine kadar tartışılacak.
AB üyesi ülkeler planı kendi kamuoylarına anlatıp metin üzerinde çalışacaklar.
10 gün sonra AB liderleri ve Türkiye tekrar biraraya gelerek metne son halini vermeye ve nihai imaları atmaya çalışacak.
O yüzden mevcut plan ve 10 gün sonra ortaya çıkması muhtemel anlaşma arasında ciddi farklılıkların olması da ihtimaller dahilinde.
Vize muafiyet olursa Suriyelilere vatandaşlık verilip gereğinde Avrupa'ya gönderilebilir.
Ne olursa olsun bir Türk ve Müslüman olarak Batı'nın bu rezilliğini ömrüm boyunca unutmayacağım. Nasipsiz iğrenç herifler.