Canan Güllü, binlerce kadının güvenlik gerekçesi ile beş seçimdir oy kullanamamasını, 'siyaseten yok sayılmışlık' olarak ifade ederken, 'Biz bu kadınlar için şiddet durumu karşısında hayatlarını kurtarmak üzere mücadele ederken, kurtarılmış hayatlar üzerinden vatandaşlık hakkının kullanılması için de çabalıyoruz.' cümlelerini kullandı.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması üzerine bir soru önergesi verdiğini ancak henüz yanıt alamadığını belirtti. Çakırözer, konuyla ilgili olarak 'Bir kadının bile oy kullanamaması kabul edilemez bir durumken, kadınların canları korunacak diye vatandaşlık haklarından vazgeçilmek zorunda değil. Yeter ki istensin.' dedi.
Kadın sığınma evlerindeki kadınlar, çoğunlukla şiddet mağduru ve can güvenliği tehlikede olan kadınlardan oluşuyor. Tüm sığınma evlerinin açık adresleri gizli tutuluyor, aile ve arkadaşları ile görüşmeleri de hapishanedeki sistem ile aynı. Kadın sığınma evinin dışındaki bir binada, sığınma evi görevlilerinin de bulunduğu bir odada yapılıyor, mahremiyet diye bir şey yok. Bazı sığınma evlerinde sigara yasağı var. İnsanların sigara içip içmemesi bile katı kurallar ile gözetiliyor. İçeride telefon kullanmak yasak. Televizyon saatleri,yemek ve çay saatleri var. Dışarıya çıkmak isteyen kadınlar, valiliğe dilekçe göndererek bazı saatlerde çıkabiliyor. Bazı evlerde, temizlik/yemek işlerini sadece görevli personeller değil, sırası ile konuklar arasında iş bölümü yapılarak yaptırılıyor, oda ziyaretleri, bir birine dert anlatmak bile hoş görülmüyor.
Daha dün konuşuyorduk. Norveçli bir kadın Doğum, Menstrüasyon dışında acı çekmek acı çekme erkeklerden bir farkı yokken. Bu ülke ve türevlerinde kadın olmak Küçük Emrah olmak gibi birşey. Hayatın her anı acı her anı ayrıştırılma her anı haksızlığa maruz kalma.