Araştırmacılara göre, iç organlardan gelen ve genellikle geniş bir alana yayılan sinyaller sıklıkla örtüşür. Onları izole etmek ve ölçmek ise zordur. Çünkü bu mesajları taşıyan duyusal nöronlar, 'kalp ve akciğerlerden mide ve böbreklere kadar, net anatomik sınırlar olmaksızın dokular arasında dokunur.'
Interoception ise 'vücudun derinliklerinde bir sinir yol ağı aracılığıyla çalışan ve altıncı duyu' olabilir. Bu da Scripps Araştırma ekibine göre, 'duyusal nöronların kalp ve gastrointestinal sistem dahil olmak üzere geniş bir iç organ yelpazesine nasıl bağlandığını belirlemek' için yol gösterici olabilir.
Araştırmacılar ayrıca, interoception'ı çözmenin, hastalıkların tedavisi için önemli sonuçları olabileceğini de düşünüyor. Altıncı duyunun özellikle nöral yollarla ilgili sorunların otoimmün bozukluklar, kronik ağrı ve yüksek kan basıncı dahil olmak üzere bir dizi durumla bağlantılı olduğunu öngörüyor.
Londra'daki Royal Holloway'den Jennifer Murphy ve UCL'den Freya Prentice, interoception'ın aynı zamanda ruh sağlığı için de önemli olduğunu belirtiyorlar. 'Karar verme, sosyal yetenek ve duygusal iyi oluş dahil olmak üzere birçok psikolojik sürece katkıda bulunur,' diyorlar. Bu durumda interoception, depresyon, anksiyete ve yeme bozuklukları dahil birçok ruh sağlık için umut vadedici olabilir.
Profesör Jin'e göre ise araştırmanın amacını, 'Beynin vücudu nasıl dengede tuttuğunu, bu dengenin hastalıkta nasıl bozulabileceğini ve onu nasıl geri yükleyebileceğimizi daha iyi anlamak için temel oluşturmak' olarak nitelendiriyor.
7.yi (sezgiler) konuşmamız gereken zamanlarda değil miyiz ya 🙄