Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Aralık 2019’da, 3 sene aradan sonra Normandiya Dörtlüsü Liderler Zirvesi yapıldı. Ukrayna, Rusya, Almanya ve Fransa devlet başkanlarının katılımıyla gerçekleşen zirvede, tam ateşkes ve Minsk Anlaşması'na bağlılık vurgusu yapıldı.
Zirveden sonra azalan çatışmalar, kısa süre sonra daha da alevlendi. Krizin çözümüne ilişkin Rusya, Ukrayna ve AGİT'ten oluşan Üçlü Temas Grubu, 27 Temmuz 2020'den itibaren kapsamlı ateşkes kararı aldı. Bu kapsamda 2021 senesine kadar kapsamlı ateşkes ufak çaplı krizlere rağmen sürdürüldü.
Ancak bu yıl Rus ordusunun Ukrayna sınırına adeta askeri yığınak yapması, Donbas bölgesinde zaten hiçbir zaman bitmeyen çatışmaları yeniden artırdı. Rusya yanlısı ayrılıkçıların 26 Mart'ta 4 Ukraynalı askeri öldürmesi bölgedeki krizi zirve noktasına çıkardı. Saldırılar karşısında Ukrayna ordusunun tedbirlerini artırması üzerine Rusya, sınıra ve ilhak edilen Kırım'a asker yığdı.
Ukrayna Genelkurmay Başkanı Ruslan Homçak, 30 Mart'ta Ukrayna Parlamentosundan yaptığı konuşmada, Rus Silahlı Kuvvetlerinin askeri tatbikat bahanesiyle Ukrayna sınırının kuzeyi, doğusu ve Kırım'da Rusya'ya ait 28 tabur birlik olduğunu söyledi. Homçak, bu durumun Ukrayna'nın askeri güvenliği için bir tehdit oluşturduğunu kaydetti.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise 'Rusya kendi toprakları içerisinde silahlı kuvvetlerini kendi takdirine bağlı hareket ettiriyor. Bu hiç kimseyi rahatsız etmemeli ve bu hiç kimse için tehdit içermiyor.' ifadelerini kullandı.
Bu açıklamalardan sonra hem Moskova hem de Kiev Donbas çevresine askeri sevkiyatını artırdı.
Ayrıca, şubat ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yakın dostu Viktor Medvedçuk'un kontrolünde olduğu iddia edilen 3 kanal Rusya tarafından finanse edildiği gerekçesiyle kapatıldı. Akabinde de Medvedçuk ve çevresine ekonomik yaptırımlar uygulandı. Bir yandan da ülkede kısa zaman önce Kırım'ı Kurtarma Stratejisi duyuruldu. Bu gelişmeler de gerginliğin artmasını sağlayan faktörlerden olarak görülüyor.
Donbas bölgesinin oldukça zengin "kömür" ve "demir" kaynaklarına sahip olduğunu ve Rus tanklarının yapımındaki çelik için bu demir kaynaklarına çok ihtiyacı olduğunu da ben yazayım.
Tamamen batı perspektifinden yazılmış bir açıklama olmuş. "Tüm dünyada tepkiyle karşılandı" ne demek? Sizin tüm dünyanız batı ve özellikle Amerikan emperyalizmi mi? Ukrayna bugün Karadeniz'in Yunanistanı'dır. Arkasında özellikle ABD ile kışkırtıcılık rolü oynuyor. Ancak şunu unutmamalı ki artık Avrasya eski Avrasya değil ve ABD aparatlarını bırakıp kaçıyor. Bölgeye NATO'nın (Yani Amerika'nın) silahlarını getirmeye çalışmak, Rusya'yı ve Avrasya'yı çevrelemeye çalışan emperyalist politikalarda görev almak kendi geleceği açısından çok yanlış.
Bir sürü şey yazmış ama sorunu anlatamamış... Sovyetler Birliği kurulurken Rus toprağı olan Donbas bölgesini Ukrayna topraklarına vermiş Stalin, şimdi Ukrayna geri vermek istemiyor... Toprak Rus toprağı, yaşayanlar Rus ırkından .....Türkiye için Kıbrıs mevzusu gibi....