Ancak son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar, bu yaklaşımın insan algısını açıklamakta yetersiz kaldığını ortaya koyuyor. Nörobilim ve bilişsel bilim alanındaki araştırmalar, insanların 20’nin üzerinde, hatta 30’dan fazla ayrı duyusal sisteme sahip olabileceğini gösteriyor.
Uzmanlara göre geleneksel “beş duyu” sınıflandırması, yalnızca dış dünyadan gelen uyaranları kapsıyor. Oysa denge, vücut pozisyonu, iç organlardan gelen sinyaller, sıcaklık ve ağrı gibi algılar da kendine özgü mekanizmalarla çalışan duyusal sistemler olarak değerlendiriliyor. Bu durum, algının yalnızca göz, kulak ya da deriyle sınırlı olmadığını ortaya koyuyor.
Oxford Üniversitesi’ndeki Çaprazmodal Araştırma Laboratuvarı’nın direktörü Charles Spence, insan algısının birbirinden bağımsız duyular üzerinden değil, sürekli etkileşim hâlindeki bir ağ üzerinden işlediğini belirtiyor. Spence’e göre duyular, gündelik deneyimlerin her aşamasında birlikte çalışıyor ve bu bütünsel yapı, duyusal sistemlerin sayısının sanılandan fazla olabileceğine işaret ediyor.