30'undan Sonra Anne Olmak İsteyenler İçin Doğurganlığı Artıracak 15 Öneri

Okul, iş güç derken evlilik ve çocuk sahibi olma yaşı 30'ları geçebiliyor bazılarımız için. Yaş geçtikçe doğurganlık azalıyor tabii ama bu yaşlardan sonra da sağlıklı çocuk sahibi olan öyle çok insan var ki. 30, 40 veya daha ileri yaşlardaysanız ve çocuk sahibi olmak istiyorsanız doktorunuzun kontrolüyle birlikte yaşam tarzınızı değiştirerek şansınızı artırabilirsiniz.

Kaynak: 1

1. Proteinilerinizi sebzeden sağlayın.

İnsülin seviyelerini yükselten gıdalar, yumurtlama bozukluklarına katkıda bulunur. Tüm proteinler aynı şekilde sindirilmez. Hayvansal proteinlerin salgılanması için daha fazla insülin gerekir. Özellikle sığır ve kümes hayvanları infertilite ile ilişkilendiriliyor.

2. Trans yağlardan uzak durun.

Öncelikle paketlenmiş pişmiş ve kızartılmış gıdalarda bulunan trans yağlar insülin seviyelerini yükseltir. Tekli doymamış yağlar, avokadoda , fındıkta ve zeytinyağında bulunur ve bu yağlar infertilite riskinin azaltılmasıyla ile ilişkilidir.

3. 3 beyaza son.

Beyaz ekmek, patates ve soda gibi çabuk sindirilmiş karbonhidratlar, kan şekerinizi artırarak insülin salınımını teşvik eder. Maya toksinleri gebelik için gerekli hormonlarla çapraz reaksiyona girebilir, bu yüzden alıcı alanlarını bloke edebilir. Uzmanlar, sağlıklı gastrointestinal bakterilerin büyümesini teşvik etmek için şeker ve beyaz unu ortadan kaldırmayı, avantajlı bir şekilde maya toksinleri ile rekabet eden lif açısından zengin, yavaş yavaş sindirilmiş kompleks karbonhidratların tüketilmesini tavsiye ediyor.

4. Düşük yağlı tüketime ara verin.

Chavarro'nun araştırmasına göre, az yağlı sütlü gıdalarının infertilite riskini artırdığı görülürken, günlük bir tam yağlı süt ya da tam yağlı dondurma tüketen kadınların kısırlığa yakalanma olasılığı yüzde 27 azaldı.

5. Çay tüketimi

www.ndtv.com

Amerikan Halk Sağlığı Dergisi'nde yayımlanan bir araştırmada, çay içenlerin, muhtemelen antioksidan içeriğinden dolayı gebe olma ihtimallerini iki katına çıkabildiği bulundu. Fakat bazı çaylardan da kaçınmak gerektiği belirtiliyor. Bunun için uzmana danışmanız öneriliyor.

6. Kullanım alışkanlıklarınızı değiştirin.

Her gün, şampuanımızdan su şişelerine, araç egzozuna kadar yüzlerce kimyasala maruz kalıyoruz. Araştırmalar, bu ürünlerin çoğunun xenoestrojenler (bisfenol-A veya BPA ve ftalatlar iki örnek) olarak adlandırılan endokrin bozucu bileşikler içerdiğini bulmuştur. Yapışmaz tencere ve su geçirmez kıyafetlerde kullanılan kimyasalların yüksek kan seviyelerinin kadının infertilite riskini önemli ölçüde artırdığı gösterilmiştir. Uzmanlar organik gıdaları yemeyi ve yemeklerinizi olabildiğince yeşil tutmayı önermektedir. Yiyeceklerin plastik kaplarda mikrodalgada ısıtmaktan kaçının daha pek çok şey için uzmana başvurun.

7. Stresi azaltın.

Birçok uzman, kronik stresin bazı doğurganlıkla ilgili durumları etkileyebildiğini, hipofiz bezinin üreme hormonlarını bastıran endorfinleri gereksiz yere serbest bırakmasına neden olduğunu söylüyor. Bir dönüm noktası olan Harvard Medical School çalışmasında, dinlenme ve yoga da dahil olmak üzere 10 haftalık bir zihin-beden programına katılan kadınların, katılmayan kadınlardan yaklaşık üç kat daha fazla hamile kalma eğiliminde oldukları bulundu.

8. Yoga mükemmel bir seçim.

Yoga stres hormonu kortizolünü azaltır ve rahatlama tepkisini uyandırır. Bazı posizyonlar, yumurtalıklara olan ve rahimdeki kan akışını artırabilir, bu da muhtemelen uterus astarını koyulaştırır; bu, embriyo implantasyonu ile yardımcı olabilir.

9. Çiziminiz nasıldır?

Kılavuzlanmış görüntü, derin ve rahat bir zihin haline girmenize yardımcı olan ve ardından sizi sakinleştirmek için çalışan belirli resimlere odaklanan terapötik bir tekniktir. Bu beyin oyunu hamile kalmadaki hedefinize ulaşmanız için yardımcı olur: Bir performans için prova gibi, yumurtaların döllenmesini görüntülediğiniz hayal ettiğiniz ve çizdiğiniz zaman, kimyanız değişir ve vücut döllenme gerçekleşiyormuş gibi tepki verir.

10. Akupunktur

2008 British Medical Journal çalışmasında IVF(Tüp Bebek) ve akupunktur uygulanan kadınların yalnızca IVF uygulanan kadınlardan %65 daha fazla gebe kalma ihtimali olduğunu buldular. Uterus kan akışını teşvik ederek çalışır. Aynı zamanda IVF sonrası uterus kasılmalarını dindirebilir, implantasyona teşvik eder ve her ikisi de üreme işlevini bozduğu bilinen prolaktin ve kortizol seviyelerini ('stres hormonunu') düşürür.

11. Kiloya dikkat!

Amerika Üreme Sağlığı Kurumu tarafından yapılan açıklamaya göre, kadın infertilite vakalarının yüzde 12'si çok az ya da fazla kilolu bir kadının sonucudur. Bunun nedeni, yağ hücrelerinde östrojen üretilmesidir.

12. Hafif egzersizler...

Uzmanlar yürüme, yüzme ve yoga gibi nazik egzersizlerin pelvik bölgedeki kan akışını arttırdığını ve stresin azaltıldığını söylüyor. Fakat yumurta ve yumurtalık hormonu üretimini baskılayabileceğinden yoğun şekildeki egzersizlerden kaçınılmalı.

13. Magnezyum alımı

Mineralin fallop tüplerini rahatlattığı düşünülür ve yumurtayla tanışması için sperm dolaşımı kolaylaşır. IVF'de implantasyonu teşvik etmek için uterusu sakinleştirebilir; Hamilelik sırasında düşük yapmaktan kaçınmaya yardımcı olabilir. Miktarı ve kullanımı için uzmana danışınız.

14. Balık yağı.

Holistik beslenme uzmanı Sally Kravich, CNHP, hormonlarınızı dengelemek ve sağlıklı fetal beyin gelişimini teşvik etmek için balık yağı önermektedir (800 artı miligram EPA ve günde 500 artı miligram DHA).

15. Yardımcı ürünler

Çin otları, artmış follikül stimüle edici hormon (FSH) düzeylerini belirlemek için akupunktur ile birlikte kullanılır. Bunun gibi alternatip ürünler kullanabilirsiniz fakat otların aldatıcı, sağlığı ve doğurganlığı etkileyici durumları söz konusu olabildiğinden deneyimli lisanslı bir bitki uzmanıyla çalışmak ve aynı zamanda doktorunuza danışmak çok önemlidir.

Popüler İçerikler

Rojin Kabaiş'in Babasından İntihar İddialarına İlişkin Açıklama Geldi!
Haluk Bilginer'in Angelina Jolie'yle Başrol Oynadığı Maria'dan Gelen Klip Ortalığı Yaktı Geçti!
Ceylan Ertem Duygularımıza Tercüman Oldu: Saygı1 Veya Stat Konseri Fark Etmez, Şebnem Ferah’a İhtiyacımız Var!
YORUMLAR
18.02.2018

#1 den sonrasını okumadım. Kaynak nedir arkadaşım? Böyle istediğimizi önerebiliyor muyuz? Kocakarılıktan farkı nedir bu olayın? Kaynak derken çevirisini yaptığınız eatthis.com içeriğinden bahsetmiyorum. Maddelerdeki iddaaların doğruluğuna ilişkin bilimsel kaynaklardan bahsediyorum.

27.02.2018

#9 çok ilginç

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ