Maltepe'de babası Osman Kurdaş'a ait işyerine bombalı paket götüren ve babası ile birlikte üç kişinin yaralanmasına neden olan Alican Kurdaş, 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Maltepe'de babası Osman Kurdaş'a ait işyerine bombalı paket götüren ve babası ile birlikte üç kişinin yaralanmasına neden olan Alican Kurdaş, 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Son savunması sorulan Alican Kurdaş, yaklaşık 2 yıldır cezaevinde olduğunu belirterek, '2 yıldır pişmanlık duymadığım bir gün bile olmadı. Ben hayatım boyunca kimseye zarar vermedim. Bu olayda da size yemin ederim kimseye zarar vermek amacında değildim. El yapımı küçük bir patlayıcı yaptığımı düşündüm. Fakat sonuç öyle olmadı. Ben isteseydim gerçekten babama zarar verebilirdim, öldürebilirdim. Sonuç istediğimden kötü oldu. Düşündüğümden fazlası olduğu için de çok üzgünüm. Takdiri size bırakıyorum' dedi. Son sözü sorulan sanık Alican Kurdaş, 'Yaşananlardan dolayı çok pişmanım ve üzgünüm' dedi.
Mahkeme, Alican Kurdaş'ı babasına yönelik eyleminden dolayı, 'Tasarlayarak babasını kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 20 yıl, Sevgi Özcan'a yönelik eyleminden dolayı 6 yıl, Şahnur Ağaik'e yönelik eyleminden dolayı 'Kasten yaralama' suçundan 3 yıl, 'Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak imal edilmesi ve kullanılması' suçundan da 6 yıl hapis ile cezalandırıldı.
Mahkeme, 'Sanık hakkında takdiri indirim sebebi kabul edilebilecek bir hal bulunmadığını' gerekçe göstererek sanık hakkında herhangi bir indirim uygulamadı.
Patlamada, şirket sahibi Osman Özdemir Kurdaş ile 2 çalışan yaralanmıştı.
Alican Kurdaş, gözaltına alındığında saldırıyla bir bağlantısının olmadığını öne sürmüş, kamera görüntülerinin kendisine gösterilmesinin ardından saldırıyı itiraf etmek zorunda kalmıştı.
Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Alican Kurdaş’ın, 'Bomba düzeneği kurarak 3 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs', 'Patlayıcı madde kullanarak genel güvenliği tehlikeye sokmak' ve 'Tehlikeli maddeleri bulundurma' suçlarından toplam 43 yıl 6 aydan 71 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını istemişti.
Sanık Kurdaş’ın, maaşını artırmayan babasını öldürmek kastıyla bomba düzeneği hazırladığı iddia edilen mütalaada, Kurdaş’ın soğukkanlılıkla davranıp kararından vazgeçmediği, tanınmamak için motosikletçi kaskı takarak hazırladığı bomba kutusunu babasının işyerine götürdüğü belirtilmişti.
Özdemir Osman Kurdaş’ın kutuyu açtığında bombanın patladığı ve Özdemir Osman Kurdaş’ın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı aktarılmıştı.
Yine aynı eylemde Sevgi Özcan ve Şahnur Ağaik’in de basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı vurgulanmıştı.
Çocuğu tanıyor musunuz? Birikimlerini biliyor musunuz? O patlayıcıyı (ki internetten bulduğu bir ses bombası tarifine göre yapmış ve bilirkişi raporu da bunu doğrulamış) babasına sesini duyurmak, hatta kendisini ona ispat etmek için yapmış olamaz mı? Sonucun böyle olacağını gerçekten öngöremediği hiç aklınıza gelmiyor mu? Olayı sadece "para"ya indirgeyip "babasının verdiği maaşı az bulmuş ve öldürmek istemiş" demek çok yüzeysel değil mi? İşin manevi bir boyutu olabileceğini hiç mi düşünmüyorsunuz? Dahası, ortada ölüm yok! Bu ülkede azılı katiller, tecavüzcüler serbest bırakılıyor, Soma'da 301 kişinin katili olan adamlar 15 yıl ceza alıyor, satırla karısını doğrayanlara 15 yıl veriliyor! 35 yıl nedir ya, seri katil mi bu çocuk? Pişmanım demiş, özür dilemiş, baba bile şikayetini çekmiş. Kısacası, Alican, hayatı boyunca karıncayı bile incitmemiş, babasının sevgisinden ve ilgisinden başka bir şey istememiştir. Verilen cezayı da hak etmemiştir. Bundan eminim, çünkü ben onun annesiyim.
Korkutmak istiyorsun niye bilmediğin bomba hazırlıyorsun? Kapı kenarına saklanıp bööö desen yeterdi. Kendi aranmış.
Korkutma tekniği ekstrem olmuş, tamam baban ilgi göstermiyor olabilir, onu sevmiyor da olabilirsin ama bombalı paket nedir birader? Er kişi düşmanının dahi karşısına mertçe çıkabilmeli. Peki baban ölseydi o patlamada ne olacaktı? Allah akıl fikir versin.