25. Yıl Dönümünde Ruanda Soykırımında Vahşice Öldürülen Kurbanlardan Geriye Kalan Giysiler ve Kemikler

Bundan 25 yıl önce Ruanda'da insanlığın utanç içinde hatırladığı bir soykırım yaşanmış, 1 milyon insan vahşice katledilmişti. Okullarda, kiliselerde, sokaklarda yüz binlerce insan, cinsiyet ya da yaş ayrımı yapmadan katledilmişti. Nisan ayında gerçekleşen bu toplu cinayeti, Ruanda bu yıl yaklaşık 3 ay sürecek bir yas ile hatırlamayı planlıyor. Detayları ise Mirror.co.uk'den derledik.

Bu kızıl toprakların üzerinde bulunan kıyafetler, tarihin en acımasız katliamını gözler önüne seriyor.

Üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen, başkent Kigali'nin Kicukiro bölgesinde hala toprağın altından çıkarılan insan cesetleri var.

7 metrelik toplu mezarlara gömülen kurbanlardan şimdiye kadar 62.000 tanesi bulundu.

Ülkede bu kemiklerin kime ait olduğunu bulabilecek herhangi bir DNA kayıt sistemi maalesef yok. 

Soykırımda hayatını kaybedenlerin yakınları ancak giysilerinden tanıma fırsatı bulabiliyor. 

Alana kurulmuş bu çamaşır ipleri ve asılan kıyafetler ise trajedinin içler acısı durumuna bir atıf.

38 yaşındaki Antoinette Murebwayire yaşadıklarını şöyle anlatmış;

'Buraya neredeyse her gün geliyor, bu iplerin arasında geziyorum. Bu küçük pembe kazak 3 yaşındaki kuzenime ait. Teyzem onu sırtında taşıyarak kaçmaya çalışıyordu. Anne babamın kıyafetlerini ise hala arıyorum.'

O zamanlar 14 yaşında olan Antoinette, çalıların arasına saklanarak hayatta kalmayı başardı. Fakat ailesinden 30 kişi burada katledildi.

Buraya gelen onlarca insanın yakınlarını tanıyabilmesinden öte, giysilerin buraya asılmasının çok daha önemli bir sebebi var. 

Soykırımın gerçek kanıtlarını ortaya koymak. Çünkü bu toplu mezar ve katliam alanı geçtiğimiz yıl, suçu işleyenlerden birinin itirafı üzerine açıklık kazandı.

Soykırımda hayatta kalmayı başaran vatandaşlar için kurulmuş bir derneğin üyesi Emmanuel Nduwayezu şunları söylüyor;

'Bu kemiklerin hayvanlara ait olduğunu iddia eden insanlar var. Ama bunlar insan kıyafeti. Burası gerçek. Tüm dünyanın bunu bilmesini istiyorum. Ne zaman ki bu gerçeği görürsek, o zaman bir daha olmasını engelleyebiliriz.'

1994 yılında farklı etnik grupların birbirine karşı duyduğu nefret ile başlayan olaylar, Hutu ve Tutsiler arasında çıkan çatışma ile giderek büyüdü. Ülkenin şimdiki cumhurbaşkanı ise olayların bir daha yaşanmaması için önemli adımlar atıyor. 

Dönemin Hutu asıllı cumhurbaşkanı Juvenal Habyarimana'nın uçağı Kigali Havalimanı'nda düşürülmüş ve giderek artan gerginlik karşılıklı toplu cinayetlere dönüşmüştü.

1994 yılında Ruhango mülteci kampında çekilen bu fotoğrafta, kolu kesilmiş bir vatandaşı görüyoruz.

Bölgede arama çalışmaları tüm gün sürüyor ve son yıllarda toplam 30 kişi cinayetlerle ilgili olarak hapis cezasına çarptırıldı.

Burada, Kigali Soykırım Anıtı'nda 250.000 kişinin adına kurulmuş bir alan bulunuyor.

Murambi Hatıra Anıtı'nda ise 50.000 kişi anılıyor. Murambi Hatıra Anıtı, eski bir teknik lisede bulunuyor çünkü buradaki katliam o okulda gerçekleşmiş.

Ntarama Hatıra Anıtı ise eski bir Katolik kilise üzerinde kurulmuş. Burada öldürülen insan sayısı ise 5000.

Ntarama Kilisesi yakınlarında öldürülen çocuklara ait biberon, suluk ve diğer yiyecek içecek eşyaları sergilenmiş durumda.

Buraya yıllardır gelip, ölen akrabalarını arayan vatandaşlar var. Kimileri çocuklarını, aile bireylerini ya da komşularını katledilirken izlemek durumunda kalmış.

Geriye kalanlar ise, ülkenin içinde bulunduğu 100 günlük yas hazırlıklarında ölen yakınlarını acı ile anmaya devam ediyor.

Popüler İçerikler

Çok mu Çok İddialıyız? Brad Pitt'ten Daha İyi Oyuncu Olduğunu Söyleyen İlker Aksum Dillere Fena Düştü!
Ruhi Çenet'in Kurtardığı Hesabının Yine Yeniden Çalınmasına Tepkisiz Kalamayan Kişiler
İdeal Evlilik Yaşı Tartışması Aldı Başını Gitti "Çağımız 30 Yaşından Önceki Evliliği Taşıyamaz"
YORUMLAR

Yanlış hatırlamıyorsam ben bunu bir belgeselde izlemiştim. Gül gibi yaşayıp giderken bir grup Amerikalı bilim adamı gelip siz başka irktansiniz diyordu insanların yüzlerini mezura gibi bir şeyle ölçer gibi yapıp irklara ayiriyorlardi gööya. Sonra sahte ırklara ayrılmış insanlar önceden homojen yaşarken gruplara ayrılıyorlar sonra da aralarına hiç yoktan nefret tohumları ekip iki grubu birbirine düşürüyorlardi. Sömürge taktiği idi. Galiba izlediğim bunlardı.

10.04.2019

şerefsizler

10.04.2019

Ruanda katliamının ilk müsebbibi fransadır. Sonradan olayları kontrol altına alamayınca fransa çekiliyor. Tam her şey düzene bindi derken bu sefer belçika devreye giriyor. Günümüz belçika futbol takımının ve bilimum spor takımlarının oyuncuları ruanda asıllıdırlar. Belçika ve Fransanın milli takım ve diğer spor branşlarının sporcularına bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Söz konusu sadece spor değil. Olayı bütünüyle okuduğunuzda ciğerlerinizin söküldüğü hissedersiniz. Ruanda gibi olmamak için herkes bilinçlendirilmeli. Acil-ivedi-hızlı ve en önemlisi ETKİN şekilde eğitilmeli.

10.04.2019

Bu insanları tuti ve hutsu diye kim ayirdi onu da yaz birleşmiş milletler bu katliamı nasıl izledi onu da yaz bu insanlara satır balta satan çini de yaz onedio

TÜM YORUMLARI OKU (10)