İki otel çalışanı ve 33 aydının diri diri yakılarak can verdiği Sivas katliamının üzerinden 29 yıl geçti. Katliamın davası 29 yıl boyunca türlü hukuksuzluklarla devam etti. Ve, 29 yıldır bıkmadan, usanmadan adalet arayan 'İnsanlık suçlarında zamanaşımı olamaz' diyenlerin mücadelesi bugün de her yıl olduğu gibi devam ediyor...
Maalesef örgütlü kötülüğün neler yapabileceğini gösteren vahşet. Madımakta insanlar yakılırken çığlıklar atanlar, alkışlayanlar, bıyık altından gülenler, oh çekenler, susarak onaylayanlar ile mescidi aksa’da çıkan yangına dans ederek sevinen yahudiler. İşte yobazlık budur hangi inançtan olduğun önemli değil. “insan mısın? insan değil misin?” Zaten inançlarınız hiç bir zaman iyi bir insan olmanın ölçütü olmadı olmayacakta. Devlet o zaman tüm unsurlarıyla üstünü örtüp önemsiz bir olay gibi göstermeye çalıştı yetmedi mahkemelerde akladı yetmedi sakladı. Bu ülke hem katillerin, hem azmettiricilerin, hem de davayı ısrarla zaman aşımına uğratanların sert bir biçimde yargılandığı günleri görmeden aklanıp bu utançtan kurtulamayacak.. Ben Sivas'lıyım ve "yananlardan mısın, yakanlardan mısın" sorusuyla muhatap olmanın ne kadar üzücü olduğunu anlatamam.
Ülkücü işareti şaşırtmadı
anadolu irfanı