İncir Reçeli filmi hala birçok insanın en sevdiği romantik aşk filmleri arasında. Gösterildiği yıllarda ilk etapta Aids hastalığı için farkındalık yaratan bir çalışma gibi algılansa da, işin uzmanları olaya el atınca filmin tam bir cehalet ürünü olduğu ortaya çıkmıştı. Film resmen Aids hastalarına ve Hiv pozitif insanlara karşı ön yargıları körüklemişti. Filmin hikayesine bir daha göz atıp, hem hastalık hakkında hem de filmin cahillikleri hakkında bir kez daha bilgilenelim.
Sevgili sığır editör filmi izleseymiş keşke.Sex i yapmamalarının nedeninin tamamen kızın psikolojisi olduğunu anlar böyle mal gibi kendini rezil etmezdi.Eline amatör kamera alıp çekilmiş bir film olsa (öğrenci filmi mesela- ki her aklı selim insan ufakta olsa bi araştırma yapar.) 'hakkat la hiç araştırmamışlar mı ' diycem ama bi kendini akıllı sanan bu sığır ötesi editörü buradan selamlıyor filmin yönetmenininde dediği gibi 'aids derneklerine kadar gidip tıbben ve mantıken danışma aldık' lafını hatırlatıp koca bir daşşak muhabbeti kahkahasıyla gidiyorum.
1- Kız hastalık psikolojisi içinde ve "normal şartlarda" tükrük bezlerinde bulunmayan öpüşmekle bulaşmayan virüsün ufak bir diş eti kanamasıyla bulaşabilme ihtimali üzerine korku sahibi. 2- Kanayan parmağı sonrasında çamaşır suyu ile her yeri temizlemesi de yine hastalığın psikolojisi ile hareket etmesinden ibaret. Kızın 25 yaşına kadar hastalığı taşıyarak gelmesi ve olayların o yaştan sonra hızla kopması pek ala absürt olabilir, ancak sırf "bunlar sığır, ben biliyorum" şuuruyla patavatsızca eleştirme kalitesizliğini göstermeyin lütfen. Neticede duruma dikkat çeken bir filmdir. O ayağının sallanarak ölmesi vs. etkenler de sade ama etkileyici sahne oluşturmak adına hazırlanan sahnelerdir..
Bunu hazırlayan kişi gerçekten gerizekalı filmi izleyen herkes bunu net olarak söyleyebilir. Kan damlayan yeri kız deli gibi siliyor çünkü zaten psikolojisi bozuk. Adamla öpüşmekten kaçıyor çünkü devamının gelmesinden korkuyor. vs. vs. saçma sapan bir yazı hazırlamışsınız laf olsun diye.