21. Yüzyılda Hala Dünya'nın Düz Olduğuna İnanan Komplo Teorisyenleri: Düz Dünya Topluluğu

Komplo teorilerine hepimiz aşinayız, bu alanda birçok ilginç fikir duymuşuzdur sağdan soldan. Bu komplo teorilerinin en popülerden biri Dünya'nın şekli ile ilgili. Bir grup insan Dünya'nın düz olduğunu iddia ediyor, toplulukları bile var: Düz Dünya Topluluğu.

Düz Dünya Topluluğu, 1956 yılında Samuel Shelton adlı biri tarafından kuruldu.

Dünyada 'Flat Earth Society' adıyla tanınan bu grup, Dünya'nın aslında düz olduğunu ve bunun kanıtlarının yetkililer tarafından özel olarak saklandığını iddia ediyor.

Shelton bu teoriyi genel hislerine ve gözlemlerine dayandırdığını belirtiyordu.

Bilim dünyasının Dünya’nın küre şeklinde olduğu yönündeki kabulünü dogmatik bir düşünce olarak ifade ediyordu ve bilim adamlarının yeterli kanıtı olmadan böyle bir sonuca vardıklarını belirtmişti. Daha sonra ona uydudan çekilmiş fotoğraflar gösterildiğinde ise Shelton bunları sahte olarak nitelendirmişti.

Gelelim bu arkadaşların neden Dünya'nın düz bir tepsi şeklinde olduğunu ve NASA'nın tüm dünyayı kandırdığını düşündüğüne.

İlk nedenleri ufuk çizgisinin hep düz görünmesi imiş, ne kadar ilerlersek ilerleyelim ufuk çizgisi hep düz kaldığından Dünya'nın şeklinin düz olduğunu düşünüyorlar.

Bu teoriyi çürüten meşhur fotoğraflardan biri CN Tower'a ait.

Denizden oldukça uzaklaşıp çekilen bu fotoğrafta CN Tower'ın neredeyse %35'i ufuk çizgisinin altında kalmış durumda, bu da düz bir ufuk çizgisinin olmadığını kanıtlıyor.

Bu konudaki başka bir örnekleri ise yüzyıllar önce Dünya'nın düz olduğu bilinmiyorken yapılan köprülerin düz şekilde ayakta durmasıymış.

'Dünya yüzeyi eğikse, bu bilgi yokken yapılan köprüler nasıl dümdüz ayakta duruyor?' diyorlar anlayacağınız.

Gelelim gemi meselesine.

Bilindiği üzere gemiler ufukta kaybolurken önce alt kısımları, sonra geri kalanları ve en sonda da tepe kısmı kaybolur. Yani bu durum Dünya'nın yüzeyinin düz olmadığının kanıtıdır.

Bu arkadaşlarsa durumun nedeninin insan gözü olduğunu söylüyor. Eğer çok güçlü bir teleskopla gemiyi takip edersek asla gözden kaybolmayacağını iddia ediyorlar. Bu nedenle de Dünya'nın yüzeyinin eğik olmadığını, eğik olsaydı bu çok güçlü teleskoplarla baktığımızda gözden kaybolması gerektiğini söylüyorlar.

'Denediniz mi, kaybolmuyor mu?' dediğinizde ne diyorlar, onu biz de bilmiyoruz. Gerçi zaten yukarıda CN Tower örneğiyle bu da çürümüş durumda.

Bir de harita meselesi var.

Düz Dünya Topluluğu, gerçek dünya haritasının Birleşmiş Milletler logosundaki gibi olduğunu söylüyorlar ve insanların küre şekli ile kandırıldığını iddia ediyorlar. Bu çok gizli sırrı açığa çıkaranların bile hayatı tehlikeye giriyorken Birleşmiş Milletler'in bu sırrı nasıl ortaya böyle rahat şekilde dökebildiğini sorunca ne cevap geliyor, bilmiyoruz.

Bu topluluğun bir başka iddiası da Güney Kutbu diye bir şeyin olmadığı.

Düz bir disk halindeki Dünya'nın çevresinin buzullar ile çevrili olduğunu iddia ediyorlar. İddialarına göre bu buzullarda yüksekliği 1500-2000 metreyi bulan buz dağları bulunuyormuş. Bu buz dağlarının ardında sonsuzluğa uzanan buzullar varmış.

Buzullara kanıt gösterilemiyor, çünkü yakınlarına giden herkes hemen vurularak öldürülüyormuş.

Bunun Antarktika Antlaşması'ndaki gizli bir madde olduğunu söylüyorlar. Gizli bir ekibin kurulduğunu ve bu ekibin görevinin buzullara izinsiz yaklaşan sivil veya asker herkesi ağır silahlarla etkisiz hale getirdiğini belirtiyorlar.

Antarktika Antlaşması ise aslında kıtanın hiçbir ülkeye ait olmadığını, askeri amaçlar ile kullanılamayacağını, bilimsel araştırmalara açık olduğunu belirtiyor. Bu topluluksa bu antlaşmayı, sırrı saklayabilmek için yapılmış diye düşünüyor.

Güneş ve Ay'ın durumuyla ilgili teorileri de var.

İkisinin de düz şekildeki Dünya'nın hemen üstünde döndüğünü, çok da uzak olmadıklarını belirtiyorlar. İddialarına göre Güneş, Dünya'nın üzerinde döndüğü için Dünya'daki buzulları eritmiş, yörüngesinin yarı çapı Dünya'nın yarı çapından küçük olduğu için de uç kısımlara etki edememiş ve oralar buzul kalarak Antarktika'yı oluşturmuşlardır.

Bu teorinin neden diğer gezegenlerin buzul halde olduğunu kanıtladığını da düşünüyorlar, Güneş sadece Dünya'nın üzerinde olduğu için onlara ısı ve ışık ulaştıramıyormuş. Ayrıca gece ve gündüzü de açıkladığını söylüyorlar.

Topluluğun internet sitesinde sorulmuş bazı sorulara verdikleri cevaplarsa şöyle:

S: Tüm buz duvarını korumak için milyonlarca adam gerekir, imkansız bir şey bu.

C: Pek değil, birkaç yüz adamla ve gerekli ekipmanlarla rahatlıkla korunabilir.

S: NASA roketlerinin uçuş yollarının eğimli olma nedeni nedir?

C: NASA özel olarak öyle planladı, sonuçta yalanın merkezinde onlar var.

S: Güneş, yıldızlar ve diğer gezegenler peki?

C: Hepsi Dünya ile beraber yukarı doğru hareket ediyorlar, yıldızlar ile Dünya arasında sadece 5000 km'lik bir mesafe var.

S: Güneş'in doğuşu ve batışını nasıl açıklıyorsunuz?

C: Tamamen perspektifle alakalı. Uzaklaştıkça küçülüyor, küçülüyor ve iyice uzaklaşınca tamamen yok oluyor, en azından gözlerimiz için.

S: Uydular nasıl dünyayı dolaşıyor peki?

C: Dolaşmıyorlar, onlardan gelen sinyaller aslında radyo istasyonlarından gönderiliyor ve devletler bu bilgiyi gizliyor.

Devam edelim sorulara ve verilen ilginç cevaplara.

S: Dünya düz olsaydı yer çekimi nedeniyle içine doğru çöküp yine küre halini almaz mıydı?

C: Yer çekimi diye bir şey olsaydı, evet, ama yok. Yer çekimi sandığımız şey Dünya'nın belli bir hızla yukarı doğru çıkmasından kaynaklanıyor.

S: O zaman yer çekimi kuvveti neden yükseklikle alakalı olarak değişiyor?

C: Üstümüzdeki Ay'ın, Güneş'in ve yıldızların küçük yer çekim etkileri var, onlar etkiliyor yukarı çıkıldıkça.

S: Gel-gitler nasıl oluşuyor?

C: Dünya yukarı doğru giderken ara sıra sallanıyor, bu sırada altta kalan kısma sular hücum ediyor ve gel-git oluşuyor.

S: Kutuplar neden Ekvator'dan daha soğuk?

C: Çünkü Güneş'in Dünya üstündeki yörüngesi Ekvator üzerinde kurulu, bu nedenle kutup denilen yerler yeterince ışık alamıyor.

Daha fazla soru ve cevap için sitelerini kurcalayabilirsiniz, buradan.

Bu noktada çok basit bir örnekle bile Dünya'nın düz olmadığı kanıtlanabiliyor.

Örneğin Dünya düz olsaydı, iki çubuğun gölgesinin de aynı şekilde oluşmuş olması gerekirdi. Gerçekte ise böyle bir durum meydana gelmiyor. Eğiklik nedeniyle, ikinci görselde olduğu gibi çubukların gölgesi farklı miktarlarda oluşuyor.

Özetle hem kütle çekim kanununu reddeden, hem görsel kanıtları hiçe sayan, hem de tüm devletlerin Dünya'nın düz olduğunu saklayarak para kazanmak için gizli anlaşmalar yaptığını düşünen bu topluluğun görüşleri bu şekilde. İnanmak veya inanmamak tabii ki sizlere kalmış.

Bilimle kalın...

Popüler İçerikler

Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
Göç İdaresi Başkanlığı Duyurdu: Türkiye'deki Suriyeli Sayısı Açıklandı
Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
YORUMLAR
26.07.2016

ben daha şaşırtıcı bir şey söyleyeyim : 21. yüzyılda hala tanrının varlığına inanan insan topluluğu, üstelik bunlardan 6,2 milyar tane var, bunu niye haber yapmıyorsunuz?

26.07.2016

buradaki hemen her maddenin dinlerde bir karşılığı var, tek farkı objektif yaklaşıldığında insanın saçmalığının farkına varması

Pasif Kullanıcı
27.07.2016

Bu teoriye gülenlerin çoğu evrimi kabul etmiyor.

26.07.2016

Dünya karşılıklı kenarları birbirine paralel eşkenar dörtgendir

TÜM YORUMLARI OKU (107)