Umarız yeni yıl, eski ve zararlı sağlık trendlerinden uzaklaşma fırsatı sunar. Zira 2023'teki sağlık trendlerinin bazıları, yanıltıcı bilgilerle dolu olduğu için hayal kırıklığı yarattı. Bu yüzden, yeni yılda bu zararlı alışkanlıkları ve trendleri geride bırakmayı hedefliyoruz. Gelin bilinçli ve sağlıklı seçimler yaparak uzak durmanız gereken trendlere bakalım. 👇
Bu trendlerin bazıları bilime dayalı ve faydalıyken bazıları ise hiç öyle değil. Hem zihinsel sağlık hem de fitness uzmanlarına göre 2023'te ortaya çıkan bazı tuhaf trendler mevcut. Peki neden bu trendleri uygulamaktan çekinmemiz gerekiyor?
Eğitmen Marley Bigos, 75 Hard Challenge'ın bu yıl sosyal medyada gördüğü en kötü fitness trendi olduğunu belirtti. Bu 75 günlük zorlu program, insanlardan belirli bir diyeti alkol veya 'ödül yemekleri' olmadan takip etmelerini, her gün iki kez 45 dakikalık egzersiz yapmalarını, her gün 4,5 litre su içmelerini ve günlük ilerleme fotoğrafları çekmelerini gerektiriyor. Bigos, bu yaklaşımın sürdürülebilir veya sağlıklı olmadığını ve yeme bozukluğu gelişimine yardımcı olabileceğini belirtti. Ayrıca, günde iki kez egzersiz yapmanın zorlayıcı olduğunu, ancak gerçek dinlenme günleri alınırsa ve iyileşmeye güçlü bir odaklanma sağlanırsa güvenli ve yapılabilir olduğunu ifade etti.
'İnsanlar son günlerde aşırı antrenmanı ve hiç ara vermemek kavramını yüceltiyor ve bu yüzden sakatlanma riskleri artıyor ve daha az istirahat ediyorlar.'
Vücudunuzun dinlenmeye ve enerji toplamaya ihtiyacı vardır. Dinlenme günleri, vücudunuzun enerji depolarını yeniden doldurmasına, kaslarınızın onarılmasına ve herhangi bir ağrıdan iyileşmenize yardımcı olur.
'Yapay zeka koçlardan ChatGPT tarafından oluşturulan antrenmanlara kadar, bu yapay zekaya olan aşırı bağımlılık sorunlu çünkü şu anda AI genellikle bir bireyin özel durumlarına dayalı protokollerin belirli inceliklerini ve kişiselleştirmesini gözden kaçırıyor.' diye belirtti spor koçu Brown. Örneğin, AI, yıllardır birlikte çalıştığınız kişisel bir antrenörü ve sizin fitness geçmişinizi anlayamayacak.'
Profesyonel danışman olan Maggie Lancioni bu konuda şöyle diyor;
'Bu yılın sağlık trendlerini düşünürken ilk aklıma gelen, insanların sosyal medyada paylaşım yaparken gördüğüm popüler psikoloji terimleri oldu - sınırlar, tetiklenme, davetsiz düşünceler gibi psikoloji terimleri sık sık kullanıldı. Örneğin insanların sınır kelimesini başkaları için belirledikleri sınırlar ve başkalarının davranışlarını kontrol etmeye çalışmak gibi algılıyor ama bu şekilde aslında kötüye kullanılıyor.'
Artık daha fazla insan, sosyal medyayı ruh sağlığı desteği için kullanmaya başladı. Ancak, bu durum, insanların ruh sağlığı bozukluklarının teşhisini sosyal medyaya dayandırdığında sorunlu hale geliyor. Lancioni, 'Sosyal medyada çok fazla kendine teşhis koyma durumu görüyorum.' diyor. 'Örneğin, insanlar 'Çok yorgunum, bu yüzden depresyonda olmalıyım' veya 'Konsantre olamıyorum, bu yüzden ADHD'li olmalıyım' gibi düşüncelere kapılıyorlar.'
Fiziksel ve ruhsal sağlık trendleri üzerine yapılan bir araştırmada, Lancioni ve McMillian, sosyal medya fenomenlerine dayanmanın talihsiz bir durum olduğunu belirtti. McMillian, 'Harika bir vücuda, geniş bir takipçi kitlesine, havalı antrenmanlara ve kaliteli bir kameraya sahip olmak sizi bir uzman yapmaz. Eğer sertifikalı değilseniz, sadece bir eğlendirici olursunuz. Size iyi gelen antrenmanlar veya uygulamaların herkes için de işe yarayacağını düşünmemelisiniz. Herkesin farklı vücut tipleri, farklı hayatları farklı güçleri var.
Bu yıl, aslen diyabet tedavisi için kullanılan Ozempic ilacı, kilo verme amacıyla kullanımı nedeniyle popülerlik kazandı. Ancak, ilaç pahalı ve reçete gerektiriyor, bu yüzden birçok kişi aynı işlevi gördüğünü iddia eden daha ucuz alternatifler arıyor. Sosyal medyada popülerlik kazanan bir alternatifler olan bitkisel takviyeler de sosyal medyadaki birçok kişi kilo değişikliklerine yol açtığını söyledi. Ancak uzmanlar bu konuda emin değil.