2019'da Dünyamız İçin Yapabileceğiniz En İyi Şey: Daha Az Et Tüketmek

Dürüst olmak gerekirse veganlarla ilgili ne kadar çok şaka yapılsa da, manevi olarak gerekçelerini dayandırdıkları sebeplerle oldukça iyiler.

Veganlar gerçek anlamda her gün hem hayvanların hayatını hem de gezegenimizi kurtarıyorlar. Daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da uyarılar yapıldı. Et tüketiminin çevreye çok büyük bir etkisi oluyor ve bir kişi olarak beslenme alışkanlığımızı değiştirmenin bir şeyi değiştirmeyeceğini düşünsek de her şeyin küçük değişimlerle ve adımlarla başladığını hatırlamamız gerek. Atılan her adım, yapılan her değişimin bir artısı illaki vardır.

Guardian'ın raporlarına göre geçtiğimiz yıl yapılan bir araştırma et tüketiminin devasa etkisini gösteriyor.

Özellikle sığır eti ve domuz eti tüketimi iklim değişikliği sürecini hızlandırıyor, karayı ve su yollarını kirletiyor. Geçtiğimiz yılın başında yayımlanan raporlara göre dünya 6. kitlesel yok oluşun tam ortasında. Böyle bir nesil tükenme durumu 65 milyon yıldır görülmemişti hem de. Bu şekilde devam edersek insan ırkı olarak, dünyadaki türlerin üçte ikisinin neslinin tükenmesine neden olabiliriz.

Bu kriz ve endüstrileşmiş tarım nedeniyle çiftlik hayvanları ve insanlar bütün memelilerin %96'sını oluşturuyor.

'Cowspiracy' adlı belgeselin yapımcılarından Keegan Kuhn, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı: 

'Şu an 65 milyon yıldır bu evrende görülen en büyük kitlesel yok oluşu yaşıyoruz. Türlerin yok olmasının en temel nedeni ise hayvanların yalnızca besin için yetiştirilmesi. Besi hayvanlarına yer açmak için tehdit altında olan ve nesilleri tükenen türlerin doğal yaşam alanlarını temizliyoruz. Bu türlerin yakın zamanda olması beklenen yok oluşundan kurtulma ihtimalini de maalesef ortadan kaldırıyoruz.'

Yine besi hayvanları için yok edilen ormanların etkisi suni gübre ve ineklerin metan emisyonunun etkisiyle birleşince dünyadaki bütün araba, kamyon ve uçakların gaz emisyonu kadar gaz üretimi ortaya çıktı.

Bu arada et yetiştirmek için uygulanan yöntemler de akarsuların, nehirlerin ve okyanusların ciddi anlamda kirlenmesine neden oluyor. 

Yine Guardian'ın raporlarına göre bilim insanları aşırı et tüketiminin, iklim değişikliğinin tehlikeli boyutlarını önlemek için azaltılması gerektiğini vurguluyorlar. Özellikle batı ülkelerinde %90 kadar bir azalmaya gidilmesi gerekiyor. Bunun için de yine 'fleksitaryen' beslenme öneriliyor. Daha çok bitkisel besinler tüketilirken, bir yandan da hayvansal gıdaların da etin de aşırıya kaçılmadan kullanılmasına fleksitaryen beslenme deniyor. 

İnsanları daha az et yemeye teşvik etmenin yanı sıra kırmızı ete vergi artışı gibi öneriler de var. Ama hepsinden önemlisi de et tüketimi konusunda daha bilinçli davranmaya başlamamız.

Popüler İçerikler

"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Göç İdaresi Başkanlığı Duyurdu: Türkiye'deki Suriyeli Sayısı Açıklandı
Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
YORUMLAR
06.01.2019

Sanki et yiyebilen bir milletiz de yok dünyaya zarar diyorsun embesil onedio yazarı.Çevreye zarar veremediğimiz nadir bir konuyu aman dünyaya zarar diye anlatıyor gaydırak

06.01.2019

Ee, kaç tane tür bitkiyi yok ettik, onlar da iklim değişikliğine sebebiyet veriyor ? Bırakın yav, şurda vegana özendireceksiniz diye saçma sapan şeyler yazıyorsunuz.

06.01.2019

dünya et yemeyi bıraksa dana koyun domuz vs.. sayısı öyle artar ki bu vegan milleti yiyecek ot bulamaz.herşey bir denge içerisinde devam etmeli.tıpkı bir taraftan doğumlar olurken diğer taraftan ölümlerin olması gerektiği gibi.

TÜM YORUMLARI OKU (13)