Gördüğümüz her görsel, her desen bir şeyler ifade ediyor. İçinde bulunduğumuz dünyayı da çoğunlukla gördüklerimizle, haliyle, imgelerimizle yorumluyoruz.
Gördüğümüz her görsel, her desen bir şeyler ifade ediyor. İçinde bulunduğumuz dünyayı da çoğunlukla gördüklerimizle, haliyle, imgelerimizle yorumluyoruz.
Bu zirvede araştırmacılar, görsel antropologlar ve sanat yönetmenleri bir araya geliyor ve önümüzdeki yılın olası trendleri için öngörüler ortaya koyuyorlar.
Peki 2017’de bizi neler karşılayacak? Tahminlere bakıyoruz.
Sanal gerçekliğin her geçen gün hayatlarımıza daha da sirayet ettiği bir hakikat. Başkalarının yerinde olmak, yaşanmayan deneyimleri yaşabilme fikri insanları hiç olmadığı kadar cezbedebiliyor. 2017’nin başat aktörlerinden birisi de bu olacak gibi görünüyor.
Monotonluğun, düşük doygunluklu fotoğrafların ardından renkler tekrardan yükselişte. Yeni MacBook reklamına da bir göz atın bu arada...
Gerçek şu ki, gelişen teknolojilerle birlikte renkleri hiç olmadığı kadar canlı ve yalın aktarabiliyoruz. Bu da renklerin tekrardan gücü ele almasını sağlıyor.
Çarpıcı filtreler elimizin altında olduğu günden bu yana kare yakalamak çok daha cazip hale gelmişti. Fakat artık ibreler fotoğrafı olduğundan daha canlı ve ışıltılı gösteren bu trendin yerini cesarete ve sadeliğe bıraktığını gösteriyor.
Toplumdaki güzellik algısını yerle yeksan etmeyi amaçlayan bir yükseliş bu da. Nasıl gözüktüğünden ziyade ne yaptığı ve ne için mücadele verdiği önem arz eden güçlü kadınlardan bahsediyoruz. Ter ve kirin mükemmel uyumu bu manzaralarda!
Dünya gerçekten McLuhan’ın dediği gibi global bir köy mü, emin değiliz fakat geride bıraktığımız zaman dilimlerindeki paylaşımlar mal ve hizmetten de öte yaşanmışlıklar ve dostlukları kapsamaya başladı. Gerçekten de, bir fotoğraf karesinde gördüğümüz New York sakininin hayat hikayesine bir komşusuymuş gibi ortak olabiliyoruz artık. Bu denli yüksek irtifada seyreden bir iletişimin de global komşuluk kavramına gebe olması şaşırtıcı değil.
Jilet gibi giyinilip kusursuz açının yakalandığı o porselen bebek pozları geride kaldı. Artık kanepeye uzanıp cips yerken göbeğini kaşıyan insan manzaraları, kendini kabullenme gibi kavramlar revaçta görünüyor.