İyisiyle kötüsüyle bir yılı daha bitirdik; fakat bazılarımız 2016'yı çok da güzel hatırlamıyor! Birçoğumuz için yaşadıkları esrarengiz olaylar ile hatırlayacakları bir yıl olabilir 2016. Lafı çok uzatmayalım ve konuya girelim: Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru, BuzzFeed üyelerine 2016 yılında yaşadıkları en ürkütücü olaylar sorulmuş. ''Ne yaşamış olabilirler ki...'' diyor olabilirsiniz şu anda. BuzzFeed'den derlediğimiz şu içeriğe bir göz atın da sonra tekrar şey yapalım o konuyu...
...beyaz elbiseli bir kadın ile evin antresinde çarpıştım. Çarpıştığımda bir taraftan da telefonda mesajlaşıyordum ve kafamı hiç kaldırmadan, gayet normal bir olaymış gibi kadına 'Pardon!' dedim, yürümeye devam ettim. Uyku sersemliğinden olsa gerek, o an önemsemediğim bir durum vardı ki: evde aslında yalnız olmam gerekiyordu. Yine bir sonraki gün, erkek arkadaşım beni evden almaya geldiğinde; onu neden üst katta camın önünde beklediğimi sordu. Ardından da üzerimdeki beyaz elbiseyi neden çıkardığımı... Birincisi; üst katta camın önünde falan onu beklemedim. İkincisi de; benim beyaz bir elbisem yok!''.
...odasında uzun süredir şu bebek kamerası denen şeyden var. Önceden kamera tam yatağının üstünde duruyordu; fakat kamera ile oynamayı çok sevdiğinden kameranın yerini değiştirmek zorunda kaldık. Kameranın yeri iyi ki değişmiş... Biz onun uykuya dalana kadar hep kendi kendine konuştuğunu sanıyorduk. Halbuki, baya baya birisi varmış konuştuğu!''.
...'Genelde yatağımın üzerine oturmuş vaziyette, annesinin bir gün gelip onu almasını bekliyor. Kolundaki sıkıntısı yüzünden eve tek başına gidemiyormuş' dedi. Ben de 'N'olmuş ki koluna?' diye sordum. 'Annesi kolunun üstünden arabası ile geçmiş... Bu yüzden de sürekli ağlıyor çünkü ölü gibi olmaktan hoşlanmıyor!' diye cevapladı.''.
...Ortamda da benim haricimdeki herkes ruhlara inanıyordu bu arada. Bu sebepten de ruhlara seslenirken daha çok fiziksel şeyler yapmalarını istiyordum. Omzuma dokun, sırtıma vur gibi... Biraz zaman geçti ve aniden sırtımda bir acı hissettim. Sırtıma baktığım zaman üç tane tırnak izi olduğunu gördüm. Tırnak izlerinin yeni olduğu belliydi; çünkü kırmızı ve kabarık bir haldeydiler.''.
...Evde sadece ikimiz vardık: Arkadaşımın çocuğu ve ben. Bir süre sonra küçük kız, önce bir etrafı kolaçan etti ve bana dönüp fısıldayarak; 'Evde bizden başka birileri daha var!' dedi.''.
...Oyun odasında yeğenimle uyuyakalmışız ve saat gece yarısını geçiyordu. Bir anda televizyon kendi kendine açıldı ve sadece karıncalı bir görüntü vardı karşımızda. Tam o anda, 3 yaşındaki yeğenim bir anda yataktan fırladı ve koşarak yanına gittiği televizyonu kapadı. Televizyondan hiçbir ses gelmemesine rağmen uyanmasına şaşırdığım yeğenime, televizyonun açık olduğunu nasıl fark ettiğini sordum. O da bana 'Her gece aynı saatte gelip, televizyonu açıyorlar' dedi ve hiçbir şey olmamış gibi tekrar uyumaya devam etti.''.
...bir panik içerisinde aynı anda uyandık. Uyandıktan birkaç saniye sonra duvardaki fotoğraf yere düştü ve çerçevesi paramparça oldu. Daha sonra erkek arkadaşıma gördüğüm rüyadan bahsetmeye başlamıştım. Rüyada erkek arkadaşımı bıçaklıyorlardı ve kendisine bunu daha söyler söylemez çığlık atmaya başladı; çünkü o da benim bıçaklandığımı görmüş rüyasında. Sonra, aniden bir çığlık sesi duyduk ve ses aşağı kattan geliyordu. Ses anneme aitti ve benim sesimi sayıklıyordu durmadan. İşin garip tarafı; annem İngiltere'de yaşıyordu, biz ise Amerika'daydık. Bizden başka kimse yoktu yani evde.''.
...Kalabalık bir gruptuk ve bir anda ruh çağırmaya karar verdik. Evimiz iki katlıydı ve üst katta bir odaya geçtik. Tam ruh çağırmaya hazırlandığımız sırada odanın içindeki telefon ötmeye başladı. Ötme diyorum çünkü telefon çalmıyordu ve alıcısı ile oynanmışçasına garip sesler çıkarıyordu. Neyse o gün vazgeçtik ruh çağırmaktan ve haftalar sonra, evde yalnız olduğum bir gün telefon çalmaya başladı. Yukarı kattan yine aynı sesler gelmeye başlamıştı; fakat bu sefer yukarı kata çıkmama gerek yoktu çünkü aynı telefon hattına bağlı bir diğer telefon alt katta da vardı. Çalan telefonu açmaya hazırlanıyordum ki telefondan çıkan kırmızı bir ışık üzerimde belirdi ve gitmiyordu. O gece yatağa yattığımda ise omuzlarımda iki el hissettim ve ileri geri sarsıyordu bu eller beni. İlk başta rüya gördüğümü sandım; fakat aynı zamanda mırıldanma sesi de geliyordu kulağıma. Korkunçtu... Şimdi taşındık o evden ama hala o anlar rüyama giriyor.''.
...o gün yalnızdım. Kardeşim de 6 yaşında bir kız çocuğu ve haliyle çok fazla oyuncağı var. Hele bir tanesi var ki fenalık getiren cinsten. Ses de çıkaran bu oyuncak; McDonald's oyuncağı ve sürekli aynı sözleri tekrarlıyor: 'McDonald's'a hoşgeldiniz! Siparişinizi alabilir miyim?'. Dediğim gibi; kardeşimin odada olmadığı bir gündü. Oyuncak açık kalmış ve yine aynı cümleleri tekrar ediyordu. Sonra oyuncağın sesini kapattım ve diğer oyuncakların arasına koydum. Ancak yaklaşık 20 dakika sonra fısıltıya benzer bir ses kulağıma: 'Bir tane tavuk McNuggets lütfen!' diyordu. Hayatımda hiç bu kadar korktuğumu hatırlamıyorum.''.
...rehber öğretmenlik yapıyordum. Bir gün öğrencilerimden biri tuvalete gitmek için izin istedi benden. Ben de acele etmesini çünkü servisin az sonra kalkacağını söyledim. Okul gezisi vardı ve okuldan servis ile geziye gidecektik. Öğrencinin gitmesi ile gelmesi bir oldu. Niye bu kadar çabuk geldiğini sorduğumda ise bana: 'Gidemedim. İçeride hayalet var ve durmaksızın çığlık atıyor!' dedi.''.
...buldum evde. Klasik bir soru vardır ya: 'Ey ruh nerdesin?' diye, ben de o soruyu sordum ruh çağırma tahtasının yardımı ile. Soruyu sorar sormaz bir ışık hüzmesi odanın içine doldu ve kulağıma biri fısıldayarak: 'Seninleyim...' dedi. Peki daha sonra ne mi yaptım? Ertesi gün hemen sattım birine ruh çağırma tahtasını...''.
...bir hikaye anlattı bana. Yeni bir eve taşındık bir süre önce. Eski oturduğumuz evden çıkış yaptığımız gün, araba ile hareket etmeden önce, arabanın dışında bir kadının uzun süre bize baktığını söyledi oğlum. Kadını merak ettim ve nasıl biri olduğunu sordum. O da bana: 'Mavi bir cildi vardı, saçları yoktu ve siyah gözleri vardı.' diyerek kadını tarif etmeye başladı. 'Bizimle birlikte eski evimizde kalıyormuş ve yeni eve taşınırken o da bizimle gelmek istemiş aslında. Ama arabada yer olmadığı için gelememiş bizimle.' diye de ekledi. Son olarak biz araba ile giderken uzun uzun el sallamış arkamızdan...''
...Birden önümden hızla bir şey geçtiğini gördüm. Ancak ne olduğunu tam seçemiyordum ve çok hızlı hareket ediyordu. Gözlerimi kıstım ve daha dikkatli bakmaya başladım. Odada dolapların üzerinde biri yürüyordu. Onu izlediğimi fark etti ve hızı yavaşladı, sonra da durdu. Aniden bana doğru döndü ve bakmaya başladı. Parmaklarını dudaklarına götürdü, sonra aniden arkasını döndü. Birden ne göreyim! Kafasının arkası yoktu! Tekrar yüzünü bana döndüğünde ise bu sefer suratı kan içindeydi ve aniden tuvalete doğru gitti, ardından da gözden kayboldu. Daha sonra ben de tuvalete gittim onu yakalamak için ama çoktan gitmişti bile. Ancak tuvalette etrafı incelerken tavanda bir delik buldum. Ev sahibine bir sonraki gün tavandaki deliğin sebebini sorduğumda: 'Sizden önceki kiracı tuvalette intihar etti. Kafasına sıktı ve o gördüğün delik kurşunun orada açtığı delik.' dedi.''.
Gece terler içinde uyandım. Odamdaki banyodan çok yüksek sesli bir uğultu geliyodu. Çok korktum ama delikanlılık mecbur bakacaz. IIIIIIHHHH IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHHHH diye bir ses geliyo. Meğerse yan dairedeki teyze sıçıyomuş.
eğer eviniz dubleks değilse oyuncak bebekleriniz yoksa evde tek değilseniz ve bebeğinizin odasında kamera veya ses sistemi yoksa hayaletler size bulaşmaz. hadi böyle bir ortamdasınız ama amerikalı değilseniz gene bulaşmaz. bayburtta hayalet olduğunu söyleseler inanmam şahsen
Benimde cok korkunc bir hikayem var : pazartesi 😒