Her geçen gün çok sayıda yeni uygulamanın eklendiği mobil uygulamalar pazarında hareketlilik çok uzun bir süre daha süreceğe benziyor. Tıpkı önceki yıllar gibi, ilk çeyreğini neredeyse geride bıraktığımız bu yıl da mobil uygulamalar ve start uplar için oldukça hareketli ve rekabetli geçti. 2016'nın geri kalanı da önceki yılları aratmayacağa benziyor. Biz de son zamanlarda piyasaya giren ve farklılıklarıyla diğerleri arasında öne çıkan 10 tane uygulamayı sizin için derledik.
Şimdiye kadar mobil platformda onlarca müzik uygulamasıyla karşılaştık ama bu sefer Pyro bize bir adım ötesini vaat ediyor. Spotify’dan Soundcloud’a kadar birçok uygulamanın bize sunamadığı, iki parça arasındaki şaşırtıcı derecedeki başarılı geçişlerle ilginç bir playlist/mix deneyimi sunuyor. Dahası da var, uygulama sizin telefonunuzundaki müziklerin yanı sıra Spotify Premium aracılığıyla indirdiğiniz parçalara da erişebiliyor. Size de geriye sadece istediğiniz genre’yı ve tempoyu ayarlamak ve geriye yaslanıp Pyro’nun sizin için hazırladığı mix’i dinlemek kalıyor.
Uzun bir beta sürecinin ve sadece mac odaklı uygulamasının ardından, Airmail artık iOS platformunda da kendini gösterdi. Maillerinizi çok kullanışlı bir şekilde tek bir arayüzde buluşturan Airmail, çoktan sıkı bir kullanıcı kitlesini yakalamış durumda. Sadece farklı e-mail adreslerini birleştirmekle kalmayıp, Wunderlist, Fastastical, Google Drive gibi third-party servislerine de erişim sağlayan Airmail kullanıcılarını oldukça kolaylaştırılmış bir mail deneyimi sunuyor.
Aramızda hala Tinder kullanmamış veya en azından Tinder hakkında hiçbir fikri olmayan birilerinin olduğunu düşünmüyorum. Şimdi konuya Tinder diyerek başladığım için siz “Yoksa bir tane daha mı dating app’i?” demiş olabilirsiniz ama Heaps çok farklı! Heaps kısaca arkadaş gruplarının Tinder’ı olarak adlandırabileceğimiz, içerisinde ilişkiler veya sekse dair hiçbir şey barındırmayan masum bir uygulama. Nasıl mı? Şöyle ki, eğer çok sıkı ve sürekli birlikte vakit geçiren bir arkadaş grubuysanız ve yeni arkadaş gruplarıyla tanışmak istiyorsanız, Heaps size match olduğunuz arkadaş gruplarıyla tanışma şansı sunuyor. Her şey Tinder gibi işliyor aslında ama iki arkadaş grubu bir araya gelince sıradan Tinder date’lerinden çok daha fazlasına yol açabileceği çok açık. Ne yazık ki şimdilik Heaps sadece İsveç, Danimarka ve ABD’deki kullanıcılar tarafından kullanılabiliyor.
Listedeki diğer applerden ve diğer sosyal mobil uygulamalardan farklı olarak uLouder kullanıcılarına konum bazlı sosyal medya deneyimi ve paylaşım imkanı sunan mobil bir platform. Kullanıcılar bulundukları konumdan 5km çaplı bir daire içerisindeki bir alan içerisinde diğer uLouder kullanıcıları tarafından atılmış postları ve onların paylaştıklarını takip edebilirken, benzer bir şekilde, kullanıcılar da 100m - 5km arasında kendilerinin belirlediği bir uzaklığa kadar seslerini ve duygularını duyurabiliyorlar. Uygulama anlık bilgi paylaşımından, kişilerin özel anlarını başkalarıyla paylaşmasına kadar çok geniş bir alanda kullanılabiliyor. Bize de yarışmaya ülkemizden katılan uLouder'ın ileride neler yapabileceğini beklemek ve görmek düşüyor.
Eğer çok sayıda gazete ve dergi takip ediyorsanız, her birinin uygulamasını ayrı ayrı açmanın ya da size yolladıkları e-bültenleri teker teker okumanın bazen çok sıkıcı olduğunu çoktan deneyimlemişsinizdir. İşte bu noktada bizi bu zahmetten kurtaran My Blend, ismine de yakışan bir şekilde, takip ettiğimiz tüm yayınları size tek bir yayın bir biçiminde bize sunuyor. Bununla da kalmayıp, bu dergileri daha sonrasında internete erişimimiz olmasa bile okuyabilmemize olanak sağlıyor. Bu özellikleriyle birlikte My Blend de bu listede olmayı hak eden app’lerden.
Bir açıdan baktığımızda bizi Guitar Hero’yu anımsatan Yousician bize ondan farklı olarak gerçek bir enstrümanla, eğlenceli bir şekilde bir müzik enstrümanı çalmayı öğretiyor. Arayüzünün ve tüm yan özelliklerinin tamamen kullanıcı dostu bir şekilde tasarlanmasının yanı sıra Yousician bu ilginç deneyimi kullanıcılarına günlük belirli bir zaman kısıtlamasıyla birlikte ücretsiz sunuyor. Bu konuda motive olanlar ve uygulamadan memnun kalanlar ise bu deneyimi bir sonraki boyuta taşımak için premium olmayı düşünebilirler.
Daha önceden elektronik müzikle öyle veya böyle yolunuz kesiştiyse Traktor’u duymamış olmanız neredeyse imkansız. Bugüne kadar özellikle de live dj’lerin ilk tercihlerinden olan Traktor artık kendini mobil platforma da açmaya karar verdi. Önceki platformlardakinin aksine, çok daha küçük bir ekranda böylesine karmaşık ve çok sayıda özelliği vaat eden Traktor’e biraz kuşkuyla yaklaşabilirsiniz, hele ki bir de kocaman sosis parmaklarınız varsa. Buna karşın, şaşırtıcı bir şekilde Traktor diğer platformlardaki başarısını mobil platforma taşımakla çok büyük bir iş başarmış gerçekten. Hatta PC veya Mac’te sahip olmadığımız touch ve zoom özellikleriyle uygulama daha eğlenceli ve interaktif bir hale gelmiş bile diyebiliriz.
Fotoğraflarla ilgili mobil uygulamalarda hiçbir zaman kıtlık olmayacağı artık tartışılmaz bir gerçek. Sayısız uygulamanın arasında kendisine pazarda bir yer edinmek isteyen Sendish ise bize öncekilerden farklı ve bir o kadar da ilginç bir uygulama sunuyor. Kısaca anlatmak gerekirse, hiçbir filtre kullanmaksızın çektiğiniz bir fotoyu sadece fotoğrafı çektiğiniz zaman ve yer bilgileriyle diğer kullanıcılara yolluyorsunuz. Eğer çektiğiniz fotoğrafınız yeterli sayıda kullanıcı tarafından beğenilmezse diğer kullanıcılara ulaşamadan size ve uygulamaya veda ediyor.
Yıl artık 2016 oldu, artık elektriğin olmadığı köylere bile internet ulaştı ama hala bazen internete erişimimiz kısıtlı olabiliyor ya da hiç olmayabiliyor. Çoğu Dünya şehrinin aksine, İstanbul’da hala metroda internet erişiminin olmadığı çoğu zaman canımızı sıkan bir gerçek değil mi mesela? İşte Pocket tam da bu noktada bize internette gördüğümüz makaleleri, blog postlarını, resimleri, videoları ve çok daha fazlasını kaydetmemize ve internetimizin olmadığı bir zamanda onları kullanabilmemize olanak sağlıyor. Artık yolculuklar sırasında bir şeyler okumayı veya izlemeyi sevenler uçağa binmeden veya metroya girmeden önce Pocket’larında neler varmış bir kez daha yoklayabilirler.
Her yıl piyasaya çıkan onlarca fotoğraf uygulamalarını denemekten ve her seferinde aynı şeyleri yapan app’leri bir süre kullanıp tekrardan o eski bildiklerimize dönmekten herkes gibi ben de oldukça sıkıldım. Fakat bu sefer Fragment bize alışageldiğimiz filtrelerdense prizmatik çizimler ve ilginç kolajlar sunuyor. Fragment büyük olasılıkla selfie bağımlılarını mutlu edecek bir uygulama değil ama yeni şeyler denemeyi ve modern çizgileri sevenlere çok şey vaat ettiği ortada.
Pocket yılların app'i. uLouder'ı kesinlikle tavsiye ediyorum, çok kullanışlı bir app. Herhangi bir ihtiyacınızda veya can sıkıntınızda tek tık ile anında yüzlerce kişiye ulaşmanız mümkün.
bence bunlarin arasinda Maytap uygulmasida olmali. Yeni teknolijle uretilmis bi uygulama her seyi botlar ile yapiyorsunuz yani karsinizda canli bi insan yok yeni cikti indirmenizi tavsiye ederim