2015 Temmuz Ayının En İlginç 10 Arkeoloji Haberi

2015 yılının başından beri Arkeofili.com ekibi olarak her ay derlediğimiz en ilginç arkeoloji haberlerinde sıra Temmuz ayında. Bu ay da her zaman olduğu gibi Türkiye’den ve dünyadan, birbirinden ilginç 10 arkeoloji haberini derledik. Haberler hakkında daha fazla bilgiyi altlarındaki linklerde bulabilirsiniz.

1. Çin’de 5000 yıllık evde doldurulmuş 100 iskelet bulundu

Kuzeydoğu Çin’de  97 insan iskeleti tarih öncesi bir köyde bir eve doldurulmuş olarak bulundu. 20 metrekare genişliğindeki ev yanıp kül olmadan önce çocuk, genç ve orta yaşlı yetişkin kalıntıları hep birlikte konulmuş fakat gömülmemiş. Kalıntıları inceleyen antropologlar, salgın hastalık benzeri tarih öncesi bir afetin bu insanların ölümüne neden olduğunu bildiriyor.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

2. Anadolu’da kurşun dökme geleneği 2500 yıl önceye gidiyor

Amasya’daki Oluz Höyük kazılarında nazardan korunmak için kullanıldığı düşünülen 2500 yıllık kurşun parçaları bulundu. Oluz Höyük’te, Pers döneminde halkın kurşun madenine ilgisi olduğunu belirten Prof. Dr. Şevket Dönmez, Büyük olasılıkla nazarı almak için yapılan kurşun dökme gibi bir takım ritüeller vardı. Nazar olduğuna inanılan insanın tepesinden suyun içine ergimiş kurşun dökülür. O şekillere bakılıp da insanda ne kadar nazar var, bunun ölçüsü nedir yorumu yapılır. Buradaki amorf kurşunların da benzer bir ritüelde kullanıldığını düşünüyoruz. Çünkü bunların hiçbiri birbirine benzemiyor. Hepsi farklı şekillerde, farklı büyüklüklerde.” Dedi. 

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

3. İngiltere’de farklı hayvanların uzuvlarının birleştirildiği mezarlar bulundu

İngiltere Dorset’teki Duropolis kazısında farklı hayvanların iskeletleri karıştırılarak ve uzuvlar eklenerek oluşturulmuş melez mezarlar bulundu. Roma öncesi döneme tarihlenen 2,000 yıllık iskeletler, evlerin altındaki depolama çukurlarına konulmuştu. Melez yaratıklar arasında 2 kafalı bir koyun, at kafasına sahip bir inek, at bacaklarına sahip bir inek, kalçasına boğa kafası yerleştirilmiş bir koyun, alnından inek boynuzu çıkan bir at bulunuyor.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

4. İngiltere’de 1370 yıllık Kur'an bulundu

İngiltere’deki Birmingham Üniversitesi’nde dünyadaki en eski Kur’an-ı Kerim olabileceği düşünülen kitaptan bazı bölümler bulundu. Kur’an-ı Kerim’e ait sayfalar yaklaşık 100 yıl boyunca üniversite kütüphanesinde fark edilmedi. Bir doktora öğrencisi, koyun veya keçi derisinden parşömene yazılmış olan kitabın parçalarını inceledikten sonra karbon testi yaptırmaya karar verdi. Parşömenin yüzde 95 olasılıkla 568 ile 645 yıllarından kalma olduğu tespit edildi. Prof. David Thomas, bu kitabı yazmış olan şahsın o dönemde yaşamış, Muhammed Peygamber’i görmüş, hadislerine tanıklık etmiş olabileceğini söyledi.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

5. Kayıp Kutup Uygarlığı'na ait olduğu iddia edilen mumya bulundu

Rusya’da, İran’la bağları olduğu düşünülen Orta Çağ’a tarihlenen Zeleny Yar nekropolünde bulunan, huş ağacı kabuğuna sarılı doğal mumya yakında incelenecek. Daha önce buradaki diğer mumya keşifleri nedeniyle, daha açılmamış olmasına rağmen yeni keşfedilen insan kalıntılarının da kazara mumyalaştığı düşünülüyor.

Kalıntıların kısmen donmuş toprak altında bulunması ve iskeletin üstüne bronz levhalar konulması mumyalaşmaya neden olan faktörlerden. Arkeologlar iskeletin 12 ya da 13. yüzyıldan bir çocuk ya da gence ait olduğunu düşünüyor.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

6. 14000 yıllık bilinen en eski dişçilik örneği bulundu

İtalya’nın Dolomite Dağları’nda keşfedilen bir iskeletteki iltihaplı diş, bilinen en eski dişçilik örneğini ortaya koydu. İltihabın bir kısmının çakmak taşı aletlerle temizlendiği görülen dişin keşfiyle, tarih öncesi insanların 14,000 yıl önce, yani sanılandan 5,000 yıl daha erken bir tarihte ilk dişçilik faaliyetlerini yaptığı anlaşıldı.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

7. İngiltere’de bir müze, eseri kırdığı için üzülen çocuğu arıyor

Christchurch Malikanesi Müzesi çalışanları, tarihi bir sürahiyi kazara kırdıktan sonra çok üzülen küçük bir çocuğu arıyor. Müze, eserin onarıldığını çocuğa söylemek istiyor. Müzedeki konservasyon memurunun çabaları sayesinde, 65 parçaya ayrılan sürahi tekrar yapıştırıldı. Küçük çocuğu bulmak içinse bir kampanya başlatıldı. Ipswich müzelerinden sorumlu Carole Jones, “Çocuk malikaneyi ailesiyle ziyaret ediyordu, ve bu güzel 18. yy  sürahisi oldukça alçak bir pencere pervazında duruyordu. Çocuk sürahiyi düşürünce, sürahi yaklaşık 60 parçaya ayrıldı. Küçük çocuk neredeyse yıkıldı ve ailesi de çok üzüldü” diye olayı anlattı.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

8. Romanya’daki mezar osmanlı askerlerinin ölümüne savaştığını gösteriyor

16. yüzyıl’da Eflak’ta, yerel Romanyalılardan uzakta özensizce gömülmüş ve kemiklerinde topuz, ok ve tüfek yaralanmaları gibi çok sayıda şiddet izi görülen 3 iskelet, Eflaklılar arasında gerilimlere neden olan 3 Osmanlı askerine ait olabilir. 13 Kasım 1594’te Cesur Mihai (ya da Rumence Mihai Viteazul) Eflak’ta Osmanlı Devleti’ne karşı bir ayaklanma başlattı. Osmanlı ve farklı Avrupa ülkeleri arasındaki kara savaşları devam ederken, Mihai birlikleriyle Tuna Nehri boyunca birkaç kaleyi fethetti ve Osmanlı topraklarında ilerledi. Fakat Mihai savaştayken, onun Eflak prensi olabilmesi için borç para veren kişiler Eflak başkenti Bükreş’te öldürüldü. Arkeologlar Bükreş’in Üniversite Meydanı’nda keşfedilen bir toplu mezarda bu tarihi kişilikleri bulmuş olabileceklerini düşünüyor.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

9. Çin’de 6000 yıl önce çay üretildiği kanıtlandı

Çin’in Zhejiang bölgesinde yapılan araştırmalar, Çin’de çay bitkilerinin 6,000 yıl önce, yani sanılandan 3,000 yıl daha önce ekip biçildiğinin ortaya koydu. Bu keşiften önce tarihi ve arkeolojik kayıtlar, Çinlilerin yaklaşık 3,000 yıl önce çay bitkileri yetiştirmeye başladığını gösteriyordu. Keşifle birlikte bu tarih 3,000 yıl daha erkene çekildi.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

10. 120 milyon yıllık dört ayaklı yılan fosili bulundu

Bugüne kadar bulunan en eski yılan fosilinde dört ayak bulunduğu tespit edildi. 120 milyon yıllık fosil ayakları dışında modern yılanlardan neredeyse farksız. Dört ayaklı yılanın, sanılanın aksine ayaklarını yürümek için değil, çiftleşme esnasında ve avını yakalarken kullandığı düşünülüyor.

Ayrıntılı Bilgi İçin Tıklayınız.

Popüler İçerikler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Karşıtlarına Mesaj Yolladı: "10 Yıl Daha Yaşasa Bambaşka Olurdu"
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"
Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''