Belki henüz başka bir gezegende koloni kurmamış olabiliriz. Ama 2014'te insanlık uzayda birçok yeni keşfe tanık oldu. İşte onlardan bazıları:
Belki henüz başka bir gezegende koloni kurmamış olabiliriz. Ama 2014'te insanlık uzayda birçok yeni keşfe tanık oldu. İşte onlardan bazıları:
Halkalar keşfedilmesi zor olgulardır.1977’ye kadar gökbilimciler Güneş Sistemi’mizde halkası olan tek cismin Satürn olduğunu düşünüyorlardı. Şimdi ise halkalı cisimler listemize ilk asteroidi ekleyebiliriz. Asteroit 10199 Chariklo, büyük olasılıkla bir çarpışma sonucu oluşan ve küçük yüzeyini çevreleyen iki halkaya sahip.
Güneş Sistemi’nin uçlarından gelerek 20 Ekim günü Mars’a neredeyse sürünürcesine geçen Siding Spring sayesinde “uzun dönemli” bir kuyruklu yıldızın çekirdeği ilk kez görüntülendi.
Resmi adı C/2013 A1 Siding Spring olan kuyruklu yıldız, saniyede 56 km hızla komşumuz “Kızıl Gezegen”in yalnızca 140.000 km yakınından geçti. Bu mesafe, Ay’ın Dünya’ya uzaklığının neredeyse üçte biri kadar.
10 Ocak 2014'te gökbilimciler gözlemledikleri bir kara deliğin G2 adlı bir gaz ve toz bulutunu yutmasını bekliyorlardı. Ancak sonuç bekledikleri gibi olmadı. G2 adlı gaz bulutu delik tarafından önce yutulsa da, daha sonra sanki istenmeyen ya da sevimsiz bir yemek gibi geri püskürtüldü.
Gökbilimciler tarafından NGC 1275 adlı galakside birden fazla kara deliğin bulunması, bu yıl en çok konuşulan konulardan birisiydi.
Bilim insanları M60-UCD1 adlı galakside olağan dışı büyüklükte bir kara delik keşfettiler. Kara delik iddia edilene göre içinde bulunduğu galaksiye büyük gelmektedir.
Şili'ye ait ALMA teleskobu kasım ayında görece ufak bir gezegen sistemi keşfettti.
Bilim insanları P/2013 R3 adlı bir asteroid'in 4 ay içinde parçalara bölündüğünü gözlemlediler.
Geçici olarak 2012 VP 113 adı verilen (VP Amerikalıların, Başkan Yardımcısı demek için kullandıkları Vice President ünvanının kısaltılmışı) cüce gezegenin, şimdiki adı ise Biden (Bkz Joe Biden)
Biden'ın güneşe 7 milyar mil - 42 milyar mil arası bir yörüngede hareket ettiği belirtiliyor.
Nature dergisine göre, Güneş Sistemi'ndeki Asteroit Kuşağı'nda yer alan Ceres adlı cüce gezegende su bulunduğu kesinlik kazandı.
Bilim adamları uzayda Dünya büyüklüğünde elmastan oluşan bir beyaz cüce yıldız buldular. Bu eski yıldızın çok soğuk olmasından dolayı karbonun kristalleştiği bildiriliyor.
Birbirlerine çok yakın iki yörüngede hareket eden bu yıldızların bir gün birleşip güneşten 60 kat daha büyük tek bir yıldız olması bekleniyor.
Dünyaya en çok benzerlik gösteren gezegen bulundu. Kepler 186F adı verilen gezegende, yörüngesinde bulunduğu yıldıza olan mesafesi nedeniyle yaşam mümkün olabilir.
NASA teleskopu Kepler'in keşfettiği gezegen dünyaya 500 ışık yılı, yani 5 katrilyon km uzaklıkta.
Kepler 186 yıldızı etrafında dönen 5 gezegenden biri, yıldıza en uzak olanı.
Güneşten daha küçük olan ve daha az ısı veren bu yıldıza mesafesi gezegeni 'yaşanabilir bölge' içinde kılıyor.
Kepler 186F dünyaya yalnızca boyutuyla benzemiyor.
Benzerlikleri arasında yıldızının yörüngesinde dönüş süresi var, 130 günde turluyor yıldızın çevresini.
Dünya'nın güneşten aldığının üçte biri kadar kendi yıldızından enerji alıyor. Gezegende, dünyadaki günbatımından bir saat öncesi kadar gün ışığı görülüyor.
Ancak belki de en önemli özelliği gezegende su bulunabilecek olması.
Gezegenin yüzeyi ne çok sıcak ne çok soğuk, araştırmayı yürüten Elisa Quintana'ya göre, bu yüzden yüzeyde su bulunabilir.
Kepler 186F'nin keşfi, diğer dünya benzerlerini bulma yönünde de umut ışığı oldu.
Avrupa Uzay Ajansının (ESA), kuyruklu yıldız yüzeyinde inceleme yapacak 'Philae' adlı modülü kuyruklu yıldız 67P/Churyumov–Gerasimenko'nun yüzeyine indi.