2011 yılındaki büyük Japonya depremi, devasa bir yıkıma yol açtı. Ancak bilim insanlarının hesaplamalarına göre bu deprem, Dünya'nın dönüş hızını da etkiledi ve günlerimizin süresini kısalttı.
NASA'dan araştırma bilimcisi Richard Gross ve ekibi, Amerika Birleşik Devletleri Jeolojik Araştırma Kurumu'nun verilerini kullanarak bu devasa depremin Dünya’nın kütle dağılımını nasıl değiştirdiğini inceledi.
Elde ettikleri bulgular, Japonya’daki depremin Dünya'nın dönüşünü hızlandırdığını ve bu sebeple her bir günü yaklaşık 1.8 mikro saniye kısalttığını gösteriyor.
Mikro saniye, bir saniyenin milyonda biri olduğundan, bu farkın günlük yaşamımızda hissedilmesi imkansız. Ancak bu değişimin arkasındaki bilimsel süreç, oldukça ilginç.
Deprem aynı zamanda Dünya'nın kütle dengesini de değiştirdi ve bunun sonucunda gezegenimizin ekseni yaklaşık 17 santimetre kaydı.
Fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta, bu eksenin kuzey-güney yönlü ana eksenimiz değil, Dünya’nın kütle dengesinin hesaplandığı “figür ekseni” olduğudur.
Yani bu değişim Dünya'nın uzayda dönme şeklini etkilemiyor ancak gezegenin yüzeyindeki kütle dağılımını değiştiriyor.
NASA, bu tür değişimlerin doğal olduğunu ve insanların endişelenmesine gerek olmadığını belirtiyor. Dünya’nın ekseni ve dönüş hızı, atmosferik rüzgarlar ve okyanus akıntıları gibi diğer etkenlerle de sürekli değişiyor.
Aslında bu değişimler, Japonya’daki depremin etkisinden çok daha büyük. Örneğin, bir yıl boyunca atmosferik değişiklikler nedeniyle gün uzunluğu yaklaşık bir milisaniye artıp azalabiliyor.
Japonya depremine benzer şekilde, 2010 yılında Şili’deki 8.8 büyüklüğündeki deprem de Dünya'nın günlerini 1.26 mikro saniye kısaltmıştı.
2004’teki Sumatra depremi ise günleri 6.8 mikro saniye kadar kısaltmıştı. Depremlerin bu etkileri, depremin büyüklüğüne ve yer kabuğunun nasıl kaydığına göre değişiklik gösteriyor.