Merkez Bankaları özellikle de ABD Merkez Bankası, ekonominin (hatta dünya ekonomisinin) yavaşlama riskinin arttığı bir dönemde, enflasyonu düşürmek üzere faizleri artırmaya başladığında, yavaşlamayı çabuklaştırıcı bir dinamiği harekete geçirmeye başlıyor.
Örneğin, faiz artırımı öncelikle kısa dönemli borçlanmayı etkileyeceğinden; kredi kartlarının, otomobil ev kredilerinin, dış ticaret finansmanının maliyetini artırmak, tüketici harcamalarını daraltmak, küçük işletmelerin borçlanma, dolayısıyla ayakta kalma şanını azaltıyor. Kısacası faiz artırımının ekonomiyi resesyona itme olasılığı yüksek.
Gözlemciler ABD Merkez Bankası'nın ülkede son 40 yılda yalnızca 4 kez faiz artırımını resesyona yol açmayacak bir düzeyde denetim altında tutabildiğine, diğer durumlarda bir resesyonun başlamasını çabuklaştırdığına işaret ediyorlar.