1915 Olayları'nın 101. Yıl Dönümünde Soykırım Tartışmaları Türkiye İçin Ne İfade Ediyor?

1. 'Millet-i sadıka'dan Tehcir Kanunu'na Osmanlı'da Ermeni azınlık

Osmanlı döneminde, Ermeni vatandaşlar Millet-i Sadıka, tebaa-i sadıka olarak adlandırılırdı. Peki nasıl oldu da yüz binlerce Türk'ün, yüz binlerce Ermeninin öldürüldüğü sürece gelindi? 

1915'te yaşanan olaylar, 1965 yılında Türkiye'nin karşısına bir 'soykırım' talebi ile gelinmesinde söz konusu oldu. Hergün 'x ülkenin başbakanı' 1915'i soykırım olarak tanıdı, ya da 'bu ülkenin parlementosundan Ermeni Soykırımı tasarısı geçti' şeklinde haberler görüyoruz. 

Peki soykırım iddiasının arka planında hangi tezler var? Hangi ülkeler soykırımı tanıyor, ve Türkiye Ermeni Soykırımı'nı tanırsa hangi durumlarla karşı karşıya kalırız?

Görsel: Osmanlı döneminde Ermeni vatandaşlardan oluşan bir spor kulübü.

2. 1915'teki mevcut durum: Tehcirin sebepleri

Ermeni nüfusun yoğun olarak bulunduğu bölgelerdeki yetkililer, savaş esnasında Ermenilerin iç karışıklık noktasındaki faaliyetlerini merkeze iletmiştir. Bu belgeler bugün arşivlerde hala yer almaktadır. 1915'teki mevcut duruma ışık tutabilecek belgelerde şu ifadeler geçmektedir;

  • Harp bölgelerine yakın yerlerde bulunan Ermenilerin düşmanla işbirliği faaliyetlerine girişmesi,

  • Van Vilayeti'nden Dahiliye Nezâreti'ne gönderilen raporda; Van Rusya Viskonsolosu Mösyö Alferiev'ine Ermenilerin Rusya ile Osmanlı Devleti arasında savaş çıkarmak için çalıştıklarını, savaş vukuunda Rusya tarafında savaşacaklarını, Kafkasya'daki Ermeni halkının önceden huzurlu bir şekilde yaşarken komitelerin teşekkülünden sonra rahat ve saadetlerinin ortadan kalktığını, Rusya'nın İran'a saldırısının sırf Kafkasya'dan oraya firâr etmiş olan Ermeni komitelerini terbiye etmek ve İran'ı bunlardan temizlemek amacına yönelik olduğunu,

  • Ermenilerin Muş Mutasarrıfı Saffet Paşa'yı öldürme ve Dersaadet'teki evini yakma kararı aldıkları bildirildiğinden gereğinin yapılması,

  • Osmanlı aleyhine casusluk yapan bazı Rus Ermenilerinin faaliyetleri, belgelerde geçen bazı olaylardır. 

Kaynaklar kısmında, Devlet Arşivleri bağlantısından o dönemin tüm belgelerine orjinal metinler de dahil olmak üzere ulaşabilirsiniz.

3. Tehcir Kanunu'nda hangi maddeler vardı, kanun nasıl uygulandı?

a) Göç ettirilenler, kendilerine tahsis edilen bölgelere can ve mal emniyetleri sağlanarak rahat bir şekilde nakledileceklerdir.

b) Yeni evlerine yerleşene kadar iaşeleri Göçmen Ödeneği'nden karşılanacaktır.

c) Eski malî durumlarına uygun olarak kendilerine emlâk ve arazi verilecektir.

d) Muhtaç olanlar için hükümet tarafından konut inşâ edilecek, çiftçi ve ziraat erbabına tohumluk, âlet ve edevat temin edilecektir.

e) Geride bıraktıkları taşınır malları, kendilerine ulaştırılacak; taşınmaz malları tespit edilecek ve kıymetleri belirlendikten sonra, paraları kendilerine ödenecektir.

f) Göçmenlerin ihtisasları (uzmanlık sahaları) dışında kalan zeytinlik, dutluk, bağ ve portakallıklarla, dükkân, han, fabrika ve depo gibi gelir getiren yerleri açık arttırma ile satılacak veya kiraya verilecek ve bedelleri sahiplerine ödenmek üzere mal sandıklarınca emanete kaydedilecektir.

g) Bütün bu konular özel komisyonlarca yürütülecek ve bu hususta ayrıntılı bir tâlimatnâme (emir yazısı) hazırlanacaktır.

4. 'Soykırım' tartışmasında yaklaşımlar ve 1914 nüfus verileri ile günümüzdeki iddiaların karşılaştırması

1915 yılındaki tehcir ve tehcir esnasında Ermeni kayıpları ile ilgili Türkiye'de 'Sözde Ermeni Soykırımı' ve 'Ermeni Soykırımı İddiaları' başlıkları altında birçok akademik çalışma hazırlanmıştır. Bu tartışmalar hala sürdürülmektedir, günceldir.

Peki o dönemde kaç Ermeni hayatını kaybetti? Soykırımı iddia edenlerin görüşlerine göre, 1-1 buçuk milyon arasında Ermeni öldürülmüştür ve bu modern bir soykırımdır. 

Diğer bir görüşe göre ise bu olay, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1. Dünya Savaşı'nda cephe gerisini güvende tutma amacıyla aldığı önlemlerden kaynaklanan bir iç çatışmadır. Nitekim, Türkiye devlet arşiv belgelerine göre 1906-1922 arasında 500 binin üzerinde Türk, Ermeniler tarafından öldürülmüştür. 

Nüfus verileri

1 milyonun üzerinde Ermeninin öldürüldüğü iddiası çok ciddi bir iddiadır. Nitekim Osmanlı İmparatorluğu 1914 nüfus sayımına göre;

Toplam nüfus: 13.390.000

Ermeni nüfus: 1.173.000

Rum nüfus: 1.564.000, şeklindedir. 

1914 yılındaki Osmanlı nüfusu ile ilgili bu belgenin tam boyutu.

5. 1915'in diğer bir yüzü: Ermeniler tarafından öldürülen yüz binlerce Türk

Başbakanlık arşivindeki belgelere göre, Anadolu  ve Kafkaslar'da 1906-1922 yılları arasında 517.955 Türk'ün Ermeniler tarafından öldürüldüğü bilgisi yer almaktadır. 

Özellikle 1. Dünya Savaşı esnasında cephe gerisindeki illerde yaşayan Ermeni grupların bu dönemde gerçekleştirdiği katliamlar, Osmanlı'nın savaştığı devletlerin teşvik ve destekleriyle de kendine zemin bulmuştur.

Tehcir Kanunu'nun uygulandığı iller ağırlıklı olarak cephe gerisindeki iller

İstanbul ya da İzmir gibi illerde yaşayan Ermeni azınlıklara değil de, daha çok stratejik bölgelerde yaşayan ve savaş esnasında cephe gerisindeki, askerlerin olmadığı bölgelerdeki köylerde gerçekleştirdiği katliamlar ile dikkat çeken Ermenilerin tehcir edilmesi daha önemli görülmüştür. 

Batıdaki illerde, yani köy baskınlarının, katliamların olmadığı yerlerde yaşayan Ermeniler için Tehcir Kanunu tam manasıyla uygulanmış denemez.

6. Ermeni diasporasının faaliyetleri

Ermenistan, Türkiye ve İran dışında yaşayan Ermeniler olarak ifade edebileceğimiz Ermeni diasporası, ağırlıklı olarak Rusya, ABD ve Fransa'da yaşayan 3 ile 4 milyon arasında nüfusa sahip olduğu düşünülen bir topluluk. 

Diaspora, her ne kadar Ermenistan dışında bulunsa da ulusal çıkarlar adına, 'Büyük Ermenistan'ı hedefleyen faaliyetlerde bulunmaya çalışmış, çeşitli yollarla uluslararası alanda etkili olmayı amaçlamıştır.

1960'lı yıllarda sesini duyurmaya başlayan Ermeni diasporası, 1915 olaylarının 50. yıl dönümünde farklı bir imaja büyünmüş ve 'Soykırım' talebi ile gündeme gelmiştir. Ancak o dönemlerde soğuk savaş uluslararası alanda daha fazla gündemdeydi, ve bu talepler çok fazla ses getirmedi. Türkiye'nin NATO'ya girmesinin ardından, diaspora Rusya ile daha da yakınlaştı.

1973-1984 yılları arasında 42 Türk diplomatını şehit eden terör örgütü ASALA (Armenian Secret Army for the Liberation of Armenia) da diasporanın özellikle finansman bakımından desteklediği ifade edilen bir yapıdır. 

Sonraki yıllarda ise, devletler bazında 1915 olaylarının bir soykırım olduğuna yönelik tasarıların geçirilmesi için, buna yönelik düzenlemeler yapılması için diaspora çalışmalarını sürdürmüştür.

7. Hangi ülkeler 'Ermeni Soykırımı'nı tanıyor?

Ermenistan, Uruguay, Güney Kıbrıs, Rusya, Kanada, Lübnan, Belçika, Fransa, Yunanistan, Vatikan, İtalya, İsviçre, Arjantin, Slovakya, Hollanda, Venezuela, Polonya, Litvanya, Şili, İsveç, Bolivya, Çek Cumhuriyeti (15 Nisan 2015), Avusturya (21 Nisan 2015), Suriye (23 Nisan 2015) 1915'te yaşanan olayları Soykırım olarak kabul etmiştir.

Bu ülkelerin yanında Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu da Ermeni Soykırımı'nı tanıyan ülkelerden.

8. Soykırım hamlelerine karşı protestolar

Ermeni diasporası ABD, Fransa gibi ülkelerde oldukça güçlü. Parlemento üzerinde baskı gücüne sahip lobiler bu ülkelerde 1915 Olayları ile ilgili birçok tasarının geçmesini sağladı. 

Bunlardan en çok dikkat çekeni Fransa'da geçirilen 'Ermeni Soykırımı'nı İnkar Yasası'ydı. Fransız parlementosundan geçen yasaya göre, 1915 Ermeni Soykırımı'nı inkar edenler için 45 bin Euro para cezası ve bir yıla kadar hapis cezası söz konusu olabiliyor. 

Fransa'da bir protestodan: 'Yalanlar tarihsel gerçeği deforme ediyor.'

9. Türkiye 'Ermeni Soykırımı'nı tanırsa ne olacak?

1915'te Ermeni Tehciri sırasında yaşanan olaylar, bugün Türkiye, Ermenistan ve dünyaya yayılmış Ermeni diasporası ekseninde en çok tartışılan konulardan. 

Bir soykırım olsun ya da olmasın, yaşanan acı olaylar adına bazılarına göre 'en azından bir özür dilemek' gerekiyor. Ancak bu ne anlama gelir?

Üst kademelerden gelecek bir özür, masum bir özür olarak da ele alınabilir ancak farklı bir süreci başlatır. Türkiye'nin devlet olarak soykırımı tanıdığını ifade eder ve ardından resmi olarak da sorumluluk kabul edilirse, bu konuda dünyanın en objektik kurumu olan Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) yargılama başlar.

Ermenistan ne talep ediyor?

Ulusalcı Ermeni tarihçiler Türkiye’den üç şey bekliyor: Birincisi soykırım yaptığını kabul etmesini, ikincisi tazminat ödemesini, üçüncüsü de Kars, Ardahan, Erzurum ve Van’nın Ermenistan Cumhuriyeti'ne verilmesini.

Popüler İçerikler

Tarih Verildi: 500 TL'lik Banknotlar Yolda
Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
TSK'dan Atatürkçü Teğmenlerin Kılıçlı Yemini İçin Açıklama: "Mesele Kılıç Değil, Emre Uyulmaması"