Bugünlerde en çok konuşulan konuların başında 'Gericilik' geliyor. 'Gericilik nedir' diye sorulduğunda, hemen herkesin aklında dipsiz karanlık bir çukur imajının belirmesi, elbette boşuna değildir. 'Aydınlanma nedir?' ya da 'Aydınlanma döneminin önemi nedir?' diye sormadan önce, öncelikle 'gericilik nedir' diye sorgulamamız bu sebeptendir. Gericilik en kısa tanımıyla: insanlığın tarihsel süreçte elde ettiği çeşitli kazanımları geriye götürmek ya da durdurmak çabasıdır. Örneğin, bir ülkede belirli bir zümre, kadınları ekonomik ve sosyal hayattan soyutlamaya çalışıyorsa ya da kadın-erkek eşitliğine karşı çıkıyorsa; bu eyleme gericilik denir. Eylemi gerçekleştirmeye çalışanlar da haliyle 'Gericidir.'
Günümüz Türkiye'sini anlamaya çalışmadan önce kimi yönleriyle kendimize örnek aldığımız Avrupa'yı daha iyi tanımamız gerekir. Çoğu insanımızın içinden 'ahh bir kapağı atsam' diye geçirdiği Avrupa ülkeleri tamamen olmasa da, önemli ölçüde Aydınlanma'nın yani Aydınlanma Çağı'nın bir ürünüdür. O halde öncelikle bu çağı ve Aydınlanma olgusunu inceleyelim..