16 Yaşında Çocuk Ailesi ve Öğretmenlerinin İstismarına Uğradığını Anlattı, Şüpheliler Serbest

İstanbul’da yaşayan 16 yaşındaki kız çocuğu 8 yaşından 15 yaşına kadar öğrenim gördüğü okul müdürü, öğretmenleri, babası, amcası, kuzeninin de aralarında bulunduğu 20 kişinin cinsel istismarına uğradığını belirtti.

Cumhuriyet'ten Kübra Köklü'nün haberine göre, İstanbul’da yaşayan 16 yaşındaki kız çocuğu, en yakın olduğu iki arkadaşıyla sohbet ederken, birbirlerine aileleri ve öğretmenleri tarafından cinsel istismara maruz kaldıklarını anlattılar. Mağdurun okul arkadaşı, 3 öğretmeni ve abisi tarafından cinsel istismara maruz kaldığını ifade ederken, mağdurun akrabası olan diğer genç kız ise eniştesi tarafından cinsel istismara uğradığını söyledi.

Bu görüşmenin ardından 16 yaşındaki mağdur, 8 Aralık 2020 tarihinde emniyete giderek okul müdürü, öğretmenleri, babası, amcası kuzeninin de aralarında bulunduğu 20 kişi hakkında kendisine cinsel istismarda bulunduklarını iddia ederek şikayetçi oldu.

Tutukluluk 25 gün sürdü

Emniyette ifade veren Orhan Veli Ortaokulunda çalışan Okul Müdürü E.A., Görsel Sanatsal Öğretmeni H.D., ve İnkılap Tarihi Öğretmeni T.S., amca A. S., baba T. S., ve babanın arkadaşı olan 7 kişi iddiaları kabul etmedi. İfade sonrası tutuklanan amca A. S., baba T. S., ve babanın arkadaşı olan 7 kişi 25 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Öğretmenlerin ise halen görevlerine devam ettikleri belirtildi.

18 yaşından küçük oldukları gerekçesiyle Çocuk Şube de ifade veren kuzen İ. S. ve kuzenin arkadaşları A.Y., A.Ç., B.A., F. R., F.A., A. Y., ve M.K’nin de iddiaları kabul etmedikleri öğrenildi. 16 yaşındaki mağdur polise verdiği ifadesinde, kendisi gibi okul arkadaşının da öğretmenleri  ve abisi tarafından cinsel istismara uğradığını belirtti.

Olayın polise intikal etmesinin ardından okul arkadaşının ailesi, soyadlarını değiştirerek İstanbul'dan taşındıkları iddia edildi. Akrabaları olan diğer kız çocuğunun ailesi ise yaşanılanları öğrendiklerinde şüpheliler hakkında şikayetçi olmak istemedikleri öne sürüldü.

"Seni bizim elimizden kim alabilir"

Olayla ilgili soruşturma başlatan İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, okul müdürü E.A, öğretmenler H.D ve T.S hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlamasıyla iddianame hazırladı. İddianame gönderildiği İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Öğretmenlerinin istismarının 2017’de başladığını savunan mağdur ifadesinde başından geçenleri şöyle anlattı: 

“Bizden bilgi formu isteyen H.D, formu doldurduktan sonra beni yanına çağırdı, babam ile aramın nasıl olduğunu, babamın cinsel eylemlerde bulunup bulunmadığını sordu. Ben de başımı salladım. Bu olayın ardından birtakım evrakları incelemek için yanına gittiğimde bir anda belimden tutarak kucağına çekip oturttu. Ben de hemen kalkarak odadan ayrıldım. H.D., bana ‘çağırdığımda geleceksin, itiraz etmeyeceksin, baban bile bunu sana yapıyorken seni bizim elimizden kim alabilir’ şeklinde konuştu.” 

Mağdur ifadesinde Okul Müdürü E.A’nın kendi odasında öğretmen T.S’nin de Fen laboratuvarına kitleyip, perdeleri kapatıp cinsel istismarda bulunduğunu öne sürdü. İddianamede, cinsel istismar sonrası mağdurenin sözlü notlarının öğretmenler tarafından yükseltildiği anlatıldı. İddianamede zanlıların mağdureyi cebir ve tehdit kullanarak zincirleme şekilde cinsel istismar ettiği belirtilirken, ifade sırasında hazır bulunan sosyal görüşmeci ve pedagogun mağdurun beyanlarına itibar edilebileceği yönündeki kanaatlerine yer verildi.

"Çocuğu ve aileyi yalnız bırakmayacağız"

Soruşturmayı takip eden Avukat ve UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Türkiye İhbar Sorumlusu Cemile Didem Karaboğa, “Dosyanın aile tarafından hukuki destek talebi ile UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneğine ihbar edilmesinin akabinde, dosyayı en başından beri titizlikle takip ediyoruz. Öncelikle henüz açılmayan dosyaların iddianamelerinin ivedilikle hazırlanarak davalarının açılmasını bekliyor, yargılama neticesinde sanıkların en ağır cezayı almalarını diliyoruz. Bunun için sonuna kadar davaların takipçisi olacak, kahraman çocuğumuzu ve aileyi yalnız bırakmayacağız. Bu davada konuşan kahraman çocuğumuz sayesinde belki onlarca çocuk istismarcılarından kurtuldu, bu nedenle her zaman diyoruz ki 'Konuşun çocuklar, Çocuklar Konuşacak, UCİM yanlarında olacak!’” ifadelerini kullandı.

"Eviniz bombalanabilir, bu işten vazgeçin"

Mağdurun ablası M.B., şüpheliler tarafından tehdit edildiğini söyleyerek, şunları anlattı:

 “Olayın üzerinden 1 yıl geçmesine karşın şüpheliler tutuklanmadı. Suçu işleyen zanlılar ellerini kollarını sallayarak geziyorlar. 6 aylığına çocuk için koruma kararı verildi. O da bitti. Bu çocuğu şimdi kim koruyacak. Baba, ‘Eviniz bombalanabilir. Bu işten vazgeçin. Eşine araba çarpabilir. Evinize silahlı saldırı olabilir’ diyerek beni tehdit etti. Benim kardeşimin yan sınıfta okuyan arkadaşı da öğretmenleri ve abisi tarafından cinsel istismara uğradığını söyledi. Ona da yardım ettik ancak kurtaramadık. Cinsel istismara uğrayan bir kız daha var o da teyzemin kızı. Bu kız da ablasının eşi tarafından cinsel istismara uğruyordu. Onu da ailesi köye götürdükleri için artık kıza ulaşamıyoruz. Diğer iki kız için çok üzülüyoruz, onları kurtaramadık. Yetkilerden rica ediyorum; diğer iki kız çocuğunu kurtarın. Bütün şüphelilerin bir an önce tutuklanmasını talep ediyoruz.'

Popüler İçerikler

"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
YORUMLAR
12.08.2021

ülke tamamen bokun içine batmış durumda. ekonomisinden tutun mültecilerine , adaletten eğitimsizliğe ... bu kız intihar ettiğinde savcılar karara itiraz eder , suçlular tutuklanır. malum henüz kız ölmedi !!!

Ülke cidden bombok aq

12.08.2021

Benzer bir iddiaya tanık olmuştum sonrasında yapılan incelemelerde mağdur ifadelerinin tutarsız olduğu ve psikolojik değerlendirmede iddia sahibi çocuğun ilgi çekmek için böyle bir iddiada bulunduğu ortaya çıkmıştı. Burada da böyledir demiyorum ama detaylı bir inceleme yapılmadan kesin bir yargıya varmamak gerekir doğru ise korkunç bir olay ve failler mutlaka en ağır şekilde cezalandırılmalı.

TÜM YORUMLARI OKU (21)