Kendi gözyaşlarıyla balçıktan ilk insanı yoğurmuştur ve böylece ilk insan yaratılmıştır. Fakat insan diğer canlılar gibi güçlü değildi. Çıplaktı, kendisini koruyacak hiçbir şeyi yoktu. Fil gibi kuvvetli hortumu, aslan gibi pençesi, kuş gibi kanadı, at gibi koşacak bacakları yoktu. Daha doğuşta ıstıraplar, üzüntüler, bir takım ihtiyaçlar onun yakasına yapışıyordu. İlk insanlar çiğ meyvelerle, kanlı etlerle besleniyorlardı. Elbise yerine bitkilerin yapraklarına sarılıyorlardı. Ateşin faydalarını bilmeden kendilerini güneşsiz oyuklarda saklıyorlar, derin mağaraların içine hayvanlar gibi sürünerek giriyorlar ve geceyi orada geçiriyorlardı.