Son yıllarda hızla açılan üniversiteler yeni bir krize neden oldu. Üniversitelerden mezun olan üniversite öğrencisi sayısının artması öğrencilerin iş hayatında elinin güçsüzleşmesine neden oldu. Uzun stajyerlikler, bitmeyen mülakatlar ve düşük maaş teklifleri lisans diplomasının gerçekliğini sorgulatmaya başladı. Hal böyleyken okuduğunuz bölüm, bitirdiğiniz okul ne olursa olsun temel ihtiyaçları giderebilecek ücretler de hayal oldu. Boğaziçi Üniversitesi'nde de 100-150 bin maaş beklentisi olduğunu söyleyen Türk Dili ve Edebiyatı öğrencisi yeni bir tartışmanın kapılarını araladı.
Şu ekonomiye göre gayet yerinde bir beklentisi. İzmir belediyesi çalışan işçilerine yüklü bir zam yaptığı zaman insanlar sosyal medyada vasıfsız işçilere bu kadar zam yapılır mı, ben bilmem neyim o kadar maaş almıyorum gibi işçilerin aldığı maaşın sözüm ona fazlalığını; hayat şartları, açlık-yoksulluk sınırı gibi şartlar ile değil de kendisiyle veya kendi kıt mantelitesindeki kriterler ile kıyas etmişti. Emeğinin karşılığı olmayan düşük maaşı sorgulamak yerine kendisinden yüksek maaş alanı vasıfsız diyerek küçümsemek biraz saçma. Esas sıkıntı işçinin aldığı maaş değil, gelir ve vergi adaletinin sağlanamaması. Bir zahmet emek verdiğiniz mesleğinizde neden vasıfsız elemanın aldığı kadar maaş alamadığınızı sorgulayın. İşçinin maaşı fazla değil ki sizinki çok az. Memleketi yemişler, kamudan beslenen sülükler doymuyor, paran dolar karşısında erimiş, senin her gün iğrenerek önünden geçtiğin çöpleri toplayan işçi vasıfsız olup enflasyona göre gayet normal olan bu maaşı hak etmiyor.
boşuna üniversite okumuyor bu insanlar, tabiki beklentileri olacak. ayrıca rakamlar da bu ekonomide gayet normal.
teknik sikintiniza sokayım bu nasıl bir cevap neden yorumu yazılmadı