15 Madde ile Türkiye Yollarında Araç Kullanma Rehberi

Türkiye'de araba kullanmak, birine çarpmadan sokakta yürümek yahut metro durağa geldiğinde itiklenmeden inip binebilmek kadar zor. Her gün trafikte karşılaştığınız, size sinir krizi geçirten olaylarla nasıl baş edeceğinizi bu 20 maddede özetledim.

1. Türkiye'de virajlar savrulacağınız şekilde inşa edilir. Dikkat edin!

Güzel yurdumuzda çoğu viraj, merkezkaç kuvveti ile dışarı doğru savrulan araçların savrulma hareketini  engellemek için içe doğru değil; savrulup yoldan çıksın diye viraj dışına doğru eğimlidir. Peki bu tip virajlarda ne yapacaksınız? Virajın içinde, düşük hızda devam edeceksiniz. Ani dönüş hareketleri yapmayacak, direksiyonu tatlı tatlı çevireceksiniz.

2. Türkiye'de şoförler; öndeki aracın stop lambasına adeta aşıktır. Arkadaşça ayrılın!

Öndeki aracın stop lambasına aşık şoförler, şoförlerimiz. Gayet akıcı giden trafikte, bir araç şoförü diyelim bir an yanlışlıkla frene bastı; bak yemin olsun 8 kilometre arkadaki adama kadar giden bir frene basma şenliği başlar. Stop lambasının yandığını gören frene basar. Her yıl 100000 adet fren balatası harcanıyor bu ülkede milli servet bu az basın be kardeşim.

3. Türkiye'de şoförler sinyal kolunun ne olduğunu bilmezler. Öğrenin!

Fotoğrafta gördüğünüz bir sinyal koludur. Evet 40 yaşına gelip bu kolla hiç tanışmamışlığı olan var aranızda, biliyorum ama çekinmeyin buyrun tanışın kaynaşın. Sinyal vermek, Türkiye'de acemi şoförlük olarak algılanır. Halbuki trafik güvenliğinde sinyal sadece döneceğiniz yeri gösteren bir aparat değildir. Zaten sen nereye döneceğini biliyorsun, seninle o yolu paylaşanları haberdar etmektir sinyal vermenin amacı. Kullanın kullandırın.

4. Belediye otobüsleri tehlike demektir. Uzak durun!

Şehrin en azılı şoförleri kimdir derseniz; dolmuşçu da diyen çıkar taksici de. Ancak belediye otobüsü şoförleri, gelmiş geçmiş en tehlikeli trafik öznesidir. Bir kere araçları büyük. Gözleri kara. Laftan sözden anlamıyorlar ve yol üstünlüğünün sürekli onlarda olduğuna; yasalara tabi olmadıklarına inanıyorlar. 2 araba arasında ufak bir boşluk var diyelim, sen arabanın içindeyken 'yav sığar mı benim araba' diye düşünüyorsun ya; belediye otobüsü şoförü oraya otobüsü sığdırır. Otobüsü azıcık o yöne sürmesi yeter zaten millet kaçışır. Dar geçişlerde kıstırmaları olsun, fren tertibatını kullanmayı sevmemeleri olsun; belediye otobüsleri şehir trafiğinin en korkulanıdır ve gördüğünüz yerde kaçmanız gereklidir. Bırakın geçsin efenim onun hayattan bir beklentisi yok. Sizin kavuşacağınız sevdikleriniz var.

5. Yola özenle saçılmış kamyon lastiği kaplamaları özellikle yaz mevsiminde büyük sıkıntılar yaratabilir.

Yaz aylarında sıkça yol kenarlarında gördüğümüz kamyon lastiği kaplamaları; canımızın içi kamyoncular tarafından yollarımıza süsleme olarak bırakılmaktadır. Özellikle otobanlarda, yolun sağına soluna saçılmış bu lastik kaplamalarına dikkat etmenizi öneririm. Sonra aracı satarken 'park ederken oluşan küçük bir sürtme sebebiyle lokal boyalıdır' yazıyosunuz ilana. Ayıp...

6. Yol çalışması levhalarını ciddiye alın.

Biliyorsunuz yol asfaltlamak ülkemizde ata sporudur. Her yıl aynı yollar asfaltlanır aga 1 sefer yapın tam yapın her yıl her yıl aynı çile yav. Neyse bu çalışma levhalarına dikkat etmeniz; aniden karşınıza çıkacak asfalt makineleri yahut karayolu çalışanları sebebiyle tehlike yaşamamanızı sağlar.

7. Daralan yol levhası nedir ne değildir öğrenin.

Özellikle büyük şehirlerde trafik sıkışıklığının başlıca sebeplerinden biri, 3-4 şeritli yolun 1 veya bir kaç şerit daralmasıdır. diyelim en sağ şerittesin ve senin şeridin daralarak yan şeride katılıyor. Yani bu demek ki yolun devamında senin şeridin yok. Gitme işte o şeritten be kardeşim. İlla yolun bittiği noktaya kadar şeridi terk etmeyip, sonra yan tarafa kaynak yapmaya çalışıyorlar. Al sana sonra trafik sıkışıklığı. Cık cık cık.

8. Rampalarda tırmanış şeridi kurallarını ihlal etmeyin.

Türkiye şoförlerinde bir başka huy da; rampa çıkarken ağır araçların arkasında otomobil gibi daha hızlı araçların kalmaması için; rampa bitene kadar kullanımına müsaade edilen 'tırmanış şeridini'; babasının balı gibi tırmanış şeridi bittikten sonra da kullanmalarıdır. Her yıl bu sebeple yüzlerce kaza oluyor. Oysa ne kadar basit bir mantığı var dostlar. Halbuki tabelayı gördün, gir kendi şeridine ne serserilik yapıyosun.

9. Kırmızı ışıkta yaya geçidinin üzerinde durmayın.

Türk şoförünün en büyük hobilerinden biri de; kırmızı ışıkta ilerleyebildiği kadar ilerlemektir. Bu yaya geçidinin üzerinde durmak olur, hatta ışığı geçip kavşakların içinde dahi bekleyenleriniz var şimdi burada isim verip rencide etmeyeceğim ama var bunlar. Artık bir çok şehirde yaya geçitleri için elektronik denetleme sistemleri var. Bunun insani yönü bir yana, eve ceza makbuzu gelince şaşırmayın diye söylüyorum. 1 metre de ilerlemeyiver yani durma o yaya geçidinin üzerinde.

10. Şehirlerarası yollarda sollama yapan kamyonları rahat bırakın.

Kabul kamyoncular garip insanlar. Kabul çoğu zaman kuralları da hiçe sayıyorlar. Ancak bir nokta var ki kamyoncular çok haklı. Çoğu kamyon ağır yüklü ve önlerindeki daha ağır yol alan bir aracı sollamak için 1 saate yakın bekledikleri, uygun fırsat aradıkları oluyor. Bu sebeple sollamaya çıkmış bir kamyoncuyu rahatsız etmeyin. Siz belki 5 dakika beklersiniz ama sıkıştırıp rahatsız ettiğiniz kamyoncu; sollamaktan vazgeçer ve ani hareket yaparsa savrulabilir. Bu da gazetelerin 3. sayfasında haber olmanıza sebep olur ki bunu hiç istemeyiz.

11. Sinsi buzlanmaya karşı her zaman tetikte olun.

Hava sıcaklığı 4 derecenin altına düştüğünde, yollarda buzlanma gerçekleşmesi olasıdır. Sen o buzlanmayı görmezsin. Gizli buzlanma sinsidir, adidir, şerefsizdir. Bu yüzden sıcaklık 4 derecenin altına düştüğünde ani frenler, sert direksiyon hareketleri yapmaktan kaçının.

12. Yol kenarında polis arabası görünce panikle frene basmayın.

Şoför reflekslerinden biri de; polis arabası görünce frene asılmak. Yani bu şekilde radardan kurtaracağını zanneden var gerçekten ilginç bir memleket bu Türkiye. Sen o polis aracını gördüğünde zaten o senin hızını çoktan hesaplamış, ceza sınırını geçtiysen polis dayılar makbuzu çıkarıp 'ohh geel gel' demeye başlamış oluyor. Bu yüzden diğer sürücüleri de zincirleme kazaya itebilecek bu hareketten kaçının. Hafif yavaşlamanızda bir sıkıntı  yok, ama freni köklemeyin.

13. Aracınızı ekonomik kullanmayı öğrenin.

Küçük alışkanlıkların size zamanla büyük kazanımları olacağı bir mevzudur şoförlük. Mesela arka arkaya bir çok trafik ışığının olduğu bir yerdesiniz. Bir kere kırmızıya yakalandınız, olabilir. İkinci ışığa yaklaşırken ışık kırmızıysa deli gibi gaza abanmanıza gerek yok. Belirli bir ortalama süratte ışığa ilerleyip, siz ışığa yaklaşırken yeşil olmasını bekleyin. Bu fren balatanızın eskimesini geciktireceği gibi, yakıt sarfiyatınızı da azaltır.

14. Takip mesafesi hayat kurtarır. Takip mesafenizi koruyun. Öndeki aracı sapık gibi dibinden takip etmeyin.

Takip mesafesini korumanın amacı, öndeki aracın ani fren yapması sebebiyle arkadaki aracın duramayıp çarpmasını önlemektir. Şehirlerarası yahut şehir içinde akıcı trafikte bunu imkan olduğunca uygulamanız faydalıdır. Çok da kolay yöntemleri vardır misal yol kenarında bir ağaç yahut bir tabela seçersin; öndeki araç o tabelanın yanından geçtiğinde '88, 89' diyerek içinden sayarsın. eğer 'seksen dokuz' demeden önce o işaretli yeri geçiyorsan öndeki araca fazla yakınsın demektir. Yabancılar mesela '1 Missisippi 2 Missisippi' diye sayıyor sen istersen '1 Çankırı 2 Çankırı' diye say fark etmez ama yeter ki takip mesafeni koru.

15. Trafikte motorsikletleri görmezden gelmeyin.

Tıkalı trafikte yanınızdan vıjjjj diye geçen motorsikletlilere kıl olduğunuzu biliyorum. Olmayın. Onlar her gün yüzlerce tehlike atlatıyor, sinyal vermek nedir bilmeyen, nasıl şerit değiştireceğinden habersiz otomobil, kamyon, otobüs sürücülerinin arasında hayatta kalmaya çalışıyor. Peki trafikte bir motorsikletli gördüğümüz zaman ne yapacağız? Eğer araçların arasından geliyorsa, ona biraz geçiş payı bırakacağız. Ha motorsikletlilerin de unutmaması gereken bir şey var ki onların da uymak zorunda olduğu bazı kurallar var. Sonra vay dikiz aynam gitti; vay motordan düştüm olmasın.

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
YORUMLAR
19.01.2016

motorsiklet sürücüleri trafikte en sevmediğim sürücü grubu (tabiki hepsi değil).kaskı takıp korumayı giyen herkes yolların padişahı,bütün trafik kurallarını hiçe sayan sonra motorlarını bağırttırıp,ben buradayım edası ile ilgi bekleyen, sonrada aradığı ilgiyi bulamayınca tüm videolarını youtube koyan sürücü profili.ne zaman motorsikletlerinizi normal araç gibi kullanır ve kurallara riayet ederseniz o zaman değer görürsünüz yada farkedilirsiniz

20.01.2016

Kurban olayım biri şu elektrikli motosikletmi bisikletimi her neyse trafikte yasaklasın. Hiç sesi çıkmıyor ne geldiği ne geçtiği belli. Akü bitmesin diye farlarını yakmayanı hatta korna çalmayanı bile olabiliyor. Fiyatıda ucuz ehliyette istemiyor burada herkeste var. Yol kenarındaki ağaç arkasından, yaya geçidinden hatta yandaki ters şeritten yola atlıyorlar.

19.01.2016

yaya geçitlerinde yayalara yol verin ve araçlarınızı kaldırımlara park etmeyin

TÜM YORUMLARI OKU (17)