Türk Tabipleri Birliği (TTB) de 'Topluma Çağrımızdır' başlıklı bir açıklamayla talep ve beklentilerini dile getirdi, kamuyoundan destek istedi.
O açıklama şöyle:
'Bugünü bayram tadında geçirmemiz gerekirken; ne yazık ki yine emeğimiz için, sağlığımız için alanlarda olmak, G(ö)REV’de olmak düştü bizlere… Hastanelerimize sahip çıkmak için, toplum sağlığına sahip çıkmak için, emeğimize sahip çıkmak için G(ö)REV’deyiz. Yani sizlerin, bizlerin, çocuklarımızın sağlığı için… Sağlıklı bir gelecek için…
Salgında toplum bir kez daha gördü ki: Fedakârca çalışan hekimler, sağlık çalışanları olmasaydı bugün çok daha fazla insanımız hastalanacak, çok daha fazla insanımız kaybedilecekti. Bizlere “Giderlerse gitsinler” diyenler salgında hastalanan, yaşamını yitiren meslektaşlarımıza dahi saygı duymayanlardır.
Bilinmelidir ki biz bunca emeği ve çabayı, birileri hastaneleri özelleştirsin, zenginleri daha da zengin etsin diye değil; topluma karşı sorumluluğumuz için gösterdik, gösteriyoruz. Ancak bu çabalarımızın karşılığı artık daha fazla; yoksulluk sınırının bile altında maaşlarla çalıştırılmak, şiddete uğramak, kötü eğitim, kötü çalışma koşulları, emeklilik ve gelecek kaygısı da olmamalı.
Geldiğimiz noktada sağlık sisteminin artık tıkandığı herkes tarafından görülmektedir. Toplumun sağlığı her geçen gün daha kötüye gitmekte, sağlığa ulaşım ise güçleşmektedir. Sağlık sistemi sürdürülemez durumdayken; bizler sağlıkta şiddet ve malpraktis tehdidi altında, düşük ücretlerle ve ağır iş yüküyle çalışmak zorunda kalmaktayız. Meslek onurumuzun ve emeğimizin en değersiz hale getirildiği dönemdeyiz.
2021 yılının ekim ayından bu yana “Emek Bizim Söz Bizim” eylem süreciyle çalışma koşullarımız, ekonomik haklarımız, sağlıkta şiddet ve toplumun sağlık hakkı için Beyaz eylemler ve G(ö)REV’lerle sorunlarımızı dile getirmeye çalışıyoruz. 14-15 Mart’ta da “Emek Bizim Söz Bizim; Sağlıklı Bir Gelecek Ellerimizde” diyerek Büyük G(ö)REV’de olacak, bizleri duymazdan gelenlere sesimizi bir kez daha, çok daha güçlü duyuracağız.
14 ve 15 Mart günlerinde, her G(ö)REV etkinliğimizde olduğu gibi, acil hastalar, diyaliz hastaları, acil gebeler, yoğun bakım hastaları ve kanser hastalarının bakımı aksatılmayacaktır. Aynı zamanda COVID-19 veya COVID-19 şüphesiyle sağlık kurum ve kuruluşlarına yapılacak başvurular geri çevrilmeyecek, poliklinik ve klinik tedavilerine devam edilecektir.
Biliyoruz ki toplumun sağlığı; ancak bizim sağlığımız ile mümkün olabilecektir. Bu yüzden 14 Mart Tıp Bayramı'nda ve 15 Mart tarihinde belirttiğimiz hususlar dışında sağlık kurum ve kuruluşlarına lütfen başvurmayın. Sağlık hakkı mücadelemizde bizleri yalnız bırakmayın.
“Taleplerimiz Sizin İçin, Bizim İçin, Hepimiz İçin... Sağlık Mücadelesinde Yan Yanayız!”
cok cok haklisiniz da... Bugun hastaneden geri dondum! ustelik cocukla..sadece ben degil,kucaginda kucucuk bebekle karda kista kadin tek basina o da geri dondu.. Elbette yapin eyleminizi arayin hakkinizi.. degil 2 gun 200 gun is birakin isterseniz bastakilere ne zarari olacak?onlara hic bisey olmaz..olan yine hasta vatandasa oluyor!Tamamen komple is birakmaniz da dogru degil..Aksine ekmeklerine yag suruyosunuz
Kronik hastalığı veya baş ağrısı için bile Acil servise giden, tip bilimini büyücülük belleyip bilimden bi haber anında çözüm ve sonuç bekleyen, sağlık çalışanlarının çalışma şartları iyileşmesin ama kendine paşalar gibi muamele edilsin isteyen halkı nasil egitecegiz asil... Ama'lı kurulan her cümle, bu haklı mücadeleye zarar vermek isteyen zihniyetin parçası.
Bölücü olmayan kaldı mı ülkede? Her canınız istediğine bölücü gömleği giydirmek, demokrasiyi faşistce kullanmak. Bu adam tan bir baş belası, Putin'in Kadirov'u < Tayyib'in Bahçeli'si ...