140journos'un 4 Yıldır Cezaevinde Olan Selahattin Demirtaş'ı ve Tutukluluk Sürecini Konu Aldığı Yeni Videosu: Coğrafya Kader

Doğum günü anını izlerken çok üzüldüm...

Tarihler 4 Kasım 2016'yı gösterirken, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Diyarbakır'daki evine yapılan polis baskını sonucu gözaltına alınmış ardından da tutuklanmıştı.

Tutuklanmasının 4. yılında da 140journos ekibi parmaklıklar ardında olmasalar da Demirtaş gibi tutsaklık yaşayan eşinin ve 2 kızının yer aldığı bir video yayınladı. Başak Demirtaş ve Selahattin Demirtaş'ın bu siyasi hengamenin içerisinde yıldan yıla güçlenen aşk hikayelerini, kızlarının babalarına olan özlemini ve ailesinin yaşadığı zorlukları bizlerle paylaştı.

Neredeyse bütün yükü omuzlayan Başak Demirtaş'ın 80'li yıllarda henüz daha 5 yaşındayken babası da tıpkı eşi gibi bir gece yarısı evinden alınmış. Annelerinin yaşadığını 2016 yılında biri 13 diğeri 9 yaşında olan kızları da yaşamış maalesef.

Baskın yapıldığı gece çocuklarının ağlama sesleri eşliğinde 'Ne olacak?' tedirginliğini yaşayan Demirtaş, aynı zamanda çocuklarını teselli etmeyi de ihmal etmemiş. Başak Demirtaş da tam 38 yıl sonra annesiyle birebir aynı cümleleri kurmuş. 

Hiçbir çocuk böyle bir durumu ne olursa olsun yaşamamalı. Başak Demirtaş nasıl ki babasının baskın yapılarak alınma anını hiçbir zaman unutamadıysa, kendi kızları da ne yazık ki unutamayacak. Bu, adeta onlara kalan bir miras gibi...

16 yaşında gencecik bir kadınken evlerinin altındaki fırına ekmek almaya gittiği sırada görmüş aşkını. Hakkında hiçbir şey bilmiyormuş tabii. Küçük bir mahallede yaşadıkları için de kim olduğuna dair bilgi toplayamıyormuş.

Bir gün, balkonda görmüş 'O hoş çocuğu' ve o zaman komşu olduklarını anlamış. Gel zaman git zaman uzun bakışmalar derken, 90'lı yıllarda yaşanan faili meçhuller ve okullarını saran hizbullahçı çeteler nedeniyle tehlikeli olan süreçlerde, evlerine uzak olan okullarına gitmek için yanlarında birileriyle okula giderlermiş. Selahattin Demirtaş da onları korumak için arabayla okula getirip götürürmüş. Bu şekilde yavaş yavaş iletişim kurmaya, bu zor günlerde ayakta durmayı başaran aşklarını filizlendirmeye başlamışlar. Bu filiz, sapasağlam kökleri olan dev bir aşka dönüşmüş bir süre sonra.

Başak Demirtaş'ın eşiyle olan anılarını anlatırken gözlerinin içinin güldüğünü fark etmemek imkansız. Her Selahattin dediğinde sanki içinde kelebekler uçuşuyor gibi... Bir yandan eşine olan özlemini çok net anlayabiliyorsunuz diğer yandan da kendinizi onun yerine koymadan da yapamıyorsunuz.

Demirtaş, çocukları için de hep özlenen bir baba olmuş. Özellikle aktif olarak siyasi hayata dahil olduktan sonra bu özlem kat kat artmış. Bu durumda da Başak Demirtaş, çoğu yükü omuzlamak zorunda kalmış.

Demirtaş'ın evde olduğu günler adeta bayram havasında geçermiş. Ta ki cezaevine girene kadar... Bundan sonra hayatları tamamen değişmiş. Artık ailenin hayatının bir parçası da "Edirne yolu" olmuş...

www.dw.com

Selahattin Demirtaş, her ne kadar eşinin bu yollarda yorulmasını istemese de üzüntüsünü dile getirse de Başak Demirtaş'ın moral depolamasını sağlıyormuş bu yollar. Türkiye'nin diğer ucunda olsa da her zaman sevdiğine gitmek için heyecanla bekliyormuş. Ne kadar uzağa koyarlarsa koysunlar onu bu yollar hiçbir zaman vazgeçirememiş, yıldıramamış...

Belgesel tadındaki bu röportajın en etkileyici kısmı kuşkusuz Selahattin Demirtaş'ın cezaevinden ailesini aramasıydı. 13 yaşında bıraktığı kızı Delal'in 17. yaş günüydü. 4 yıldır doğum günlerini babası olmadan kutladığı için duygusaldı tabii. Selahattin Demirtaş, kızı için hapishanede bisküvili pasta yapacağını söyleyince yüzündeki burukluk yerini tebessüme bıraktı. İzleyenler de bu anlar karşısında epey bi' duygulandı.

Demirtaş'ın anne ve babası trafik kazası geçirerek ölümle burun buruna da gelmiş. Anne ve babasını hastaneye yetiştirirken, Demirtaş'ın kazayı basından duymaması için eşi ve kızları cezaevine gitmek zorunda kalmışlar. Bu kazadan sonra Demirtaş'ın annesi engelli kalmış maalesef.

Demirtaş'ın annesinin sözleri de izleyenlerin içini acıttı bir yandan. "Nasıl bir Müslümanlıktır?" diyerek, cezaevindeyken üzüldüğü, Başbakan olduğunda sevindiği Erdoğan'a sitem etti.

Tenzile Erdoğan yaşasaydı Tayyip Erdoğan'ı şikayet edeceğini, oğlunun yaptıklarını onun da kabul etmeyeceğini söyledi.

Bu süreçte Başak Demirtaş, bazı gazetelerin öğretmenlik mesleğine dair oluşturduğu algı ve verimli olma konusunda yaşadığı tereddüt nedeniyle istifa etmek zorunda da kalmış.

Ve bunların yanında belki hatırlarsınız bir Twitter kullanıcısının yaptığı bu çirkin paylaşıma da maruz kalmıştı. Ne olursa olsun bunlara rağmen hiçbir şey onu yıldıramamış, aşkını içinde her geçen gün büyütmüş...

140journos'un "Coğrafya Kader" isimli videosunu buradan izleyebilirsiniz;

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Zoru Başardık: Karadağ'a Üç Puan Hediye Eden Milli Takım'a Gelen Tepkiler
YORUMLAR

kendileri "seçilmiş" terörist ele başıdır bundan dolayı hiç içim burkulmadı ağlayan şehit anneleri şehit çocukları şehit eşlerine sayın ağlamanızı

20.11.2020

Haber adı altında terörist ile duygusal anlar yaşatmaya çalışıyorsunuz.Yapmayın :) Coğrafya kader evet böyle hainlerle aynı ülkedeyiz.Ülkemde atılan çöp bile olamaz bu mahluklar.

Bu cani herifler kaç tane anne babayı ağlattı. Tabi siz ne bilirsiniz, evladı annesine babasına para yollamak için paralı askerlik yapıyor, onun ocağına yemek yerine ateş düşüyor .Yazık gerçekten yazık bu ülkeyi sizin gini teröristlere vermeyeceğiz

TÜM YORUMLARI OKU (47)