14 Erkek Yargı Mensubu Böyle Buyurdu: 'Evlenme Teklifini Kabul Etseydi Cinayet İşlenmezdi'

33 yaşındaki TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz, bundan 8 yıl önce evlilik teklifini reddettiği Orhan Munis tarafından 15 bıçak darbesiyle öldürülmüştü. Kaçmaz, Yargıtay'ın verdiği kararla bir kez daha katledildi... Kadın örgütleri dahil pek çok kişi yargının 'Evlenme teklifini kabul etseydi cinayet işlenmezdi' diyerek verdiği karara isyan etti.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu (YCGK), Hatice Kaçmaz’ı katleden Orhan Munis’in yargılanmasına ilişkin davada indirim kararını onayladı. 

Gerekçede ise, “Evlenme teklifini kabul etseydi cinayet işlenmeyebilirdi” denildi. 

Karar, 5'e karşı 14 üyenin oyuyla alındı. 14 üyenin tamamının erkeklerden oluşması da tartışmalara ayrı bir boyut kazandırdı.

Verilen kararı tanımadıklarını söyleyen sivil toplum kuruluşları ile kadın örgütleri ise ayağa kalktı. 👇

İlgili twit silinmiş ya da sahibi tarafından gizlenmiş.

Neler olmuştu?

1979 doğumlu katil Orhan Munis, Şubat 2001’de Erzurum’da oturdukları evde yüksek sesle müzik dinleyen lise ikinci sınıf öğrencisi kardeşi Burhan Munis’i müziğin sesini kısmaması sebebiyle tartışarak sekiz yerinden bıçaklayarak öldürdü. 

Yargılanan Munis savunmasında, olaydan bir hafta önce askerlik görevini tamamladığını, tartışma sonrasında da kendisini kaybettiğini kaydetti. 

Bıçakla 'Kasten öldürmek' suçundan önce müebbet hapse mahkûm edilen Munis’in cezası, suçu 'ağır tahrik altında' işlediği ve 'pişmanlık duyduğu' gerekçesiyle 22 yıla indirildi.

Munis, 2001’de girdiği cezaevinden 13 yıl sonra 2014'te tahliye edildi. 

Tahliye olduktan sonra, eşini 2012'de bir trafik kazasında kaybettiği için 4 yaşındaki kızıyla birlikte Ankara'da yaşayan Hatice Kaçmaz ile dolmuşta tesadüfen tanıştı. Munis, tanıştıktan 15 gün sonra Hatice Kaçmaz’a evlenme teklif etti. Hatice Kaçmaz da bu durumu arkadaşına söyleyince, arkadaşı internetten araştırma yaptı. 

Orhan Munis’in cezaevi geçmişini öğrenen Kaçmaz, Munis’den uzaklaşmaya başladı ancak kendisini ısrarla arayan ve evlenmek isteyen adamdan kurtulamadı.

Mahkeme "aşırı sevgiden kaynaklı cinayet" dedi, indirim yaptı

13 Eylül 2014'te Kaçmaz’ı son kez buluşmak için parka çağıran Orhan Munis'in yanında büyük bir bıçak da vardı.

Bindiği taksinin şoförü bıçağı görünce ne yapacağını sordu. Orhan Munis, “İşim var” diyerek ayakkabısının bağcığını çözüp bıçağı ayağına bağladı. Daha sonra Hatice Kaçmaz ile parkta buluştu. Ayrılmak isteyen Hatice Kaçmaz’ı parkta 15 yerinden bıçaklayarak öldürdü. 

Munis duruşmada, buluşmaya giderken yanına bıçak almasını 'kurban almaya gidiyordum' diye açıkladı.

Mahkeme ise Munis’i, “aşırı sevgiden kaynaklı cinayetişlediği gerekçesiyle indirim uygulanarak müebbet hapis cezasına çarptırdı. 

Mahkeme kararındaki şu ifadeler ise kamuoyunda tepkiye neden oldu: 

'Maktüle ve sanık herkesin bulunabileceği bir zamanda buluşmuşlar, tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere aralarında tartışma olmamış, en azından tartışma olsa dahi bunu gören tanık bulunmamış, maktüle ile ayrılmayı hiç aklından geçirmeyen, tersine maktüle ile bir an evvel evlenmeyi arzulayan sanık, maktülenin evlenme isteğini bir türlü kabul etmemesi, ayrılma düşüncesini kendisine hissettirip açıklaması sonucu içindeki tutku derecesinde aşırı sevgiden kaynaklı duygusallığın etkisi ve ruh hali üzerinde yarattığı hiddetle yanına bıçak alarak maktüle ile her zaman buluştukları parka gitmiş ve o hiddetin sonucu olarak maktüleye bıçak darbelerini vurmuştur. Duygusal çöküntü ve hiddetin maktüledeki bıçak sayısı ile ortaya çıktığı, hiddetin sanığın soğukkanlı düşünme ve hareket etmesini engellediği, dolayısı ile olayda tasarlamadan söz etmenin mümkün bulunmadığı, sanığın eyleminin kasten öldürme suçunu oluşturduğu hukuki ve vicdani kanaatine varılmakla sanığın müsnet suçtan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına” karar verildi.

Yargıtay kararı onadı, başsavcılık itiraz etti

Kızlarını kaybeden ve torunları hem annesiz hem de babasız kalan aile hukuk savaşını sürdürdü. Yargılama sonucunda Yargıtay’ın verdiği kararın yanlış olduğunu iddia eden ve sanığın 'tasarlayarak öldürme' suçundan mahkûm olması gerektiğini iddia eden ailenin başvurusu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edildi. 

Başsavcılık, dosyanın bozulmasını ve sanığın 'tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edilmesi gerektiğini belirtti. 

Başsavcılık: 'Cebinde 7 lira olan adam adaklık kurban alamaz'

Başsavcılık, kanun yararına bozma talepli yazısında şu noktalara dikkat çekti:

'Sanık, suçta kullandığı bıçağı adak kurbanı kesimi nedeniyle temin ettiğini söylemiş, ancak üzerinden çıkan para sadece 7 liradır. Sanığın üzerinden kurbanlık parasını karşılayacak nitelikte bir para çıkmadı. Hatice Kaçmaz, ne olur ne olmaz düşüncesiyle sanıkla yaptığı bir kısım telefon görüşmelerini hayatından endişe duyarak kayıt altına almış. Sanık, bindiği takside belinden çıkardığı bıçağı ayakkabı bağcığıyla bağlayıp çorabının içine saklamış Orhan Munis’in, Hatice Kaçmaz’ın yaşam hakkını ortadan kaldırmaya yönelik eylemde bulunmaya sebatla ve koşulsuz olarak karar verdiği; olayı düşünüp planladığı suçu işlemeden önce makul bir süre geçmesine ve ulaştığı ruhi sükunete rağmen bu kararından vazgeçmeyip, sebat ve ısrarla fiilini icraya başladığı; kurguladığı kasten öldürme fiilini, belirlenmiş kurgu dahilinde icra ettiği sabit olmuştur.'

2018 yılındaki bu itirazın ardından son sözü Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun söylemesi bekleniyordu.

Vicdanları kanatan o karar 'emsal' olacak: "Teklifi kabul etseydi cinayet işlenmeyebilirdi"

T24'ten Gökçer Tahincioğlu'nun haberine göre Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Yargıtay Başsavcılığı'nın sanığa 'tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi yönündeki tebliğnamesini reddetti ve verilen indirimli cezayı yerinde buldu.

Sanığın daha önce kardeşini öldürmesi ve sadece 13 yılda tahliye olması, kurban kesmeye gideceği için yanına bıçak aldığını söylemesine rağmen cebinden 7 TL çıkması da Yargıtay üyelerine “tasarlayarak öldürme” tespiti için yeterli olmadı. 

Kurul, Kaçmaz'la parkta buluşmaya gelirken bileğine 19,9 cm'lik bıçak bağlayan sanığın 'anlık hiddetle' cinayeti işlediğini savundu. Kararda, kadının evlenme teklifini kabul etmesi halinde sanığın cinayeti işlemeyeceği, reddedilince anlık hiddetle cinayeti işlediği, yanına tedbiren aldığı bıçağı 'duygusal çöküntü ve hiddetin etkisiyle' kullandığı vurgulandı. Karar 5'e karşı 14 üyenin oyuyla alındı. 

Gökçer Tahincioğlu'nun aktardığına göre bu karara imza atan 14 üyenin tamamı erkeklerden oluşuyor.

Tahincioğlu haberinde, Munis'in ağırlaştırılmış müebbetten kurtulduğu için önceki cinayetinde olduğu gibi kısa sürede serbest kalabileceğini belirtti.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Munis'i 'tasarlayarak öldürme' suçundan mahkûm etseydi, Munis 71 yaşında tahliye olacaktı.

Ancak verilen bu kararla Munis, 6 yıl daha az yatacak ve 65 yaşında tahliye olacak.

Sosyal medya kullanıcıları, Kaçmaz'ın katiline indirimi onaylayan bu karara, #SkandalKarar etiketini kullanarak tepki gösteriyor.

👇

Popüler İçerikler

THY Hostesine Saldırdığı İddia Edilen ve Ağza Alınmayacak Sözler Sarf Eden Dilan Çıtak'tan Açıklama Geldi!
JASAT Tutanağı Ortaya Çıktı: Narin'in Cesedini Gizli Tutmak İçin 6 Farklı Yöntem Kullanmışlar!
Gazeteci Timur Soykan Narin Cinayetiyle İlgili Düğüme Dönen Konuları Çarpıcı Bir Şekilde Analiz Etti
YORUMLAR
13.03.2022

kabul etse ölüyor, reddetse ölüyor, boşansa ölüyor, boşanmasa ölüyor, yolda yürüse ölüyor, evde otursa ölüyor. Kadınlar hep ölüyor. Katiller hep serbest, hep aramızda dolaşmaya devam ediyorlar. 5-10 yıl yatar çıkarım rahatlığında cinayet işliyorlar. Kaynağı çözülmeden cinayet durdurulamaz.

13.03.2022

Kesinlikle, söylediklerinizin tamamına katılıyorum. Böyle olaylarda nasıl oluyorsa bu gerizekalılar bir şekilde ibreyi mutlaka kadınlara çeviriyorlar. Böyle ocak söndüren canavarlara ise katiyen toz kondurmuyorlar.

13.03.2022

bu nasıl bir sistem bir kadın istemediği birinin evlenme teklifini kabul etmek zorundami yeter artık dayatmalarinizdan bizim adımıza Karar vermenizden bıktık usandik 😡

13.03.2022

Ulan bir kere bizi şaşırtın be bir kere bir. Yahu bir kereliğine olsun hak edene hak ettiği neyse o verilsin. Kadınlar bu tür olaylar yüzünden karşısındakini reddetmekten bile korkar oldular. "acaba başıma bir iş açar mı" diye çekinir oldular. Bu ürkütücü algıyı yok etmek sizin elinizdeyken yaptığınız şeye bak, bir de tahliye edilmiş üstüne üstlük. Bu nasıl korkunç bir yargı? Mahalle ağzıyla hüküm mü verilir? Allah sizi ıslah etsin, bildiği gibi yapsın. Gerçekten diyecek söz bulamıyorum. Ben böyle bir dünyada yaşamak istemiyorum ta

TÜM YORUMLARI OKU (49)