13 Maddeyle Ödediğimiz Fahiş Vergilerden Habersiz Bir Toplum Olduğumuz Gerçeği

Türkiye vatandaşları olarak hakikaten pek çok ürün ve hizmete ziyadesiyle vergi ödediğimiz halde, çoğumuz aslında kazancımızın ne kadarının vergiye gittiğinden; ve bunların da bize nasıl geri döndüğünden habersiz.

Vergilere ödediğimiz ve hiç dikkat etmediğimiz paraları sizler için Mahfi Eğilmez'in blog yazısından ve Twitter kullanıcısı @dilekfalan'ın flood'ından derleyerek hesapladık; burdan Fizan'a yol oldu.😕

1. Öncelikle ne tür vergiler ödüyoruz?

Sosyal güvenlik primlerini saymazsak, ortalama olarak Türkiye’de toplam vergilerin %65’ini dolaylı, %35’ini de dolaysız olarak ödüyoruz.

Biraz açalım: Dolaysız vergi, stopaj, ücretlerden ve faiz gelirlerinden alınan gelir vergisi vb yollarla tahsil edilen vergi. Dolaylı vergi ise, fiyatın içinde olan vergi.

2. Ödediğimiz dolaylı vergilerin kaç para tuttuğunu genelde ya bilmiyor, ya da hiç dikkat etmiyoruz.

Örneğin KDV ya da ÖTV gibi vergilerin ne kadar tuttuğunu çok dikkatli kişiler dışında kimse bilmiyor. Bir şey satın aldığımızda, bunlar fiyata dahil. Öyle olunca da, kimse ödediği vergiye dikkat etmiyor.

3. Yalnızca satın alırken değil, maaş alırken de böyle.

Maaşlı çalışanların çoğu, ne kadar vergi ödediğinin farkında olmuyor. Çünkü maaşı ödenirken, vergisi işveren tarafından kesilip vergi dairesine yatırılıyor.

4. Diyelim 3.500 TL aylık ücret alan bir kişi, bu gelirin 500 TL’sini (yuvarlak hesap) gelir vergisi olarak ödüyor.

Gelirinden ayrıca sosyal güvenlik primi ve diğer kesintiler de yapılıyor ve eline yaklaşık 2.500 TL net gelir geçiyor. Kişiyi ilgilendiren rakam bu. O nedenle, ne kadar vergi ödediğine genellikle bakmıyor bile. 

Benzer bir durum, stopaja tabi olan diğer gelirler için de geçerli.

5. Konuyla ilgili bir örnek de, vergiye çok benzer bir ödeme haline gelen "TRT payı" ödemesi.

Elektrik giderleri üzerine belirli bir oranla yansıtılan TRT payı, elektrik faturası içinde dikkat çekmeyecek miktarda vatandaştan tahsil edilmekte.

Yıllardır yapılan bu tahsilat son dönemlerde keşfedildi ve gündeme taşındı. Evinde televizyonu olmayan ve dolayısıyla televizyon seyretmeyen kişilerden bile alındığı için, iyice vergiye benzemiş vaziyette.

6. Hatta ve hatta, kapsamı genişletilerek "bandrol" adı altında yeni akıllı telefon ve bilgisayarlardan da alınmaya başlanıyor.

Eskiden TRT tek kanal iken bu bandrol tahsilatının bir anlamı vardı evet. Şimdi ise onlarca kanal var. Yani bu durum biraz haksız rekabet yaratmakta. 

“TRT, kamu görevi yaptığı için bu pay alınıyor” şeklinde bir görüş öne sürülebilir tabii; mesela BBC de kamu görevi yaptığı için bu tür bir bandrol gelirine sahiptir. Aradaki fark şu: BBC reklam almıyor. Yani bandrol geliri - reklam geliri gibi bir denklik içerisinde haksız rekabet oluşmamış oluyor.

7. Şimdi, "iyi maaş" üzerinden basit bir hesap yapalım: Aylık 8.000 TL brüt geliriniz olsun. Yani yılda 96.000 TL brüt maaş.

Vergiler işin içine girince yıllık 96 bin TL olan brüt maaşınızdan elinize 63 bin 792 TL geçiyor.

Yani gerçek maaşınız, aylık net 5 bin 316 TL.

8. Ayda 8.000 TL brüt para verebilmenin işverene aylık maliyeti 9.800 TL, yıllık maliyeti 117.600.000 TL.

Arada oluşan fark tam 53.808.000 TL. Bu para devletin kasasına gidiyor.

9. TÜİK'in paylaştığı veriye göre Türkiye'nin en çok para kazanan %20'si, ülke gelirinin %46'sına sahip.

Bu ne demek? Yani kalan %80, milli gelirin %56'sını bölüşüyor. Bu da kişi başı ayda yaklaşık 1.500 TL yapıyor.

Yani geri kalan %80, yaklaşık olarak asgari ücretle geçiniyor.

10. Vergiler dışında bir de borçlarımız var tabii. Yine TÜİK'e göre, kişi başına düşen ortalama bireysel kredi borcu 16 bin TL'yi aşmış durumda.

Kişi başı ortalama konut kredisi borcu ise 70 bin TL'yi buluyor.

11. 2016'nın ilk 6 ayında vatandaşların kredi kartı ve tüketici kredisi borçları tam 394.3 milyar TL.

İcralık olan kredi tutarı 18.3 milyar TL.

12. Yani Türkiye’deki yaklaşık 22 milyon haneden, 19 milyondan fazlası borçlu durumda.

Ve bu arada 2.6 milyon kişi de bankaların kara listesinde. Batık kredi bir yılda %32 artarak 58.6 milyar TL'ye ulaşmış.

13. Özetle toplumumuz, ödediği vergilerin yaklaşık olarak %85’inin farkında dahi olmuyor.

Öyle olunca da, “Ne vergisi? Biz vergi ödemiyoruz ki, zenginler düşünsün” şeklinde yaygın bir anlayış var. 

İşte tam da bu sebeple, belediyelerin veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının yaptığı hizmeti de bir ihsan gibi görmeye meylediyoruz...

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
YORUMLAR
30.09.2016

sırf sigaradan, telefondan ve araba satışlarından elde edilen vergiyle yeni ülke kurulur.

01.10.2016

ödenilen verginin ne kadarı nasıl ödenmiş değil mesele, bu işin özeti kazancın ne kadarı devlete gidiyor? sorusunun cevabıdır ki o da şöyle oluyor. Eğer ailesinin yanında yaşayan ve otomobil kullanmayan biriyseniz kazandığınız her 100tl nin 57tl si devlete gidiyor evet yanlış duymadınız her 100tl nin 57tlsi. Eğer kirada oturuyor ve yarısını peşin verdiğiniz orta segment bir arabanın geri kalan taksitlerini ödüyor iseniz bu değer 63tl oluyor. Düzenli sigara kullanıyor ve alkol tüketiyorsanız birde akaryakıtı kaçakçıdan temin edemiyorsanız bu değer 66tl ye kadar varıyor. Evet evet aynen anladığınız gibi kazandığınız her 100tl nin 66tl sini devlete veriyorsunuz ve onlarda bu parayla mesela Suriyelilerin daha sıcak bir ortamda çiftleşmesini sağlıyor ya da mesela KOBİ lerin Tayland fuhuş gezilerini finanse ediyor vs.

01.10.2016

hahahahahaha

01.10.2016

vatandaşını s.kmeyi bu derece seven başka bir ülke ezelden beri olmamıştır heralde..şu 3 günlük dünyada elin yabancısı dilediği yeri gezip görürken hayatın tadını çıkartırken bizler göt kadar dünyamızda fatura denkleştirmekten kelimenin tam anlamıyla ziyan oluyoruz..hayatta kalmakla yaşamak arasında ince değil kalın bi çizgi var a dostlar.bizler hayatta kalıyoruz onlar yaşıyor.

TÜM YORUMLARI OKU (63)