13.7 Milyar Yıldır Var Olduğu Söylenen Evrenin Yaşı Nasıl Hesaplandı?

Bugünün temel fizik yasalarının geçmişte de işlediği varsayımıyla birlikte, şimdi yaptığımız gözlemlerden evrenin yaşını tahmin edebiliyoruz. Kozmologların bu konuyla ilgili biraz avantajı vardır diyebiliriz sebebi ise parçacıklar, yıldızlar ve galaksilerin insanlardan daha öngörülebilir şeyler olmasıdır. Bu yazımızda insanların evrenin yaşını nasıl tahmin edebildiğinden bahsediyoruz.

Evrenin yaşını belirleyen iki veya üç kilit gözlem vardır.

Birincisi, etrafımızda gözlemlediğimiz galaksilerin hepsinin uzaklaşıyor olması. Bu, evrenin genişlediği anlamına gelir. Yani evren eskiden daha küçüktü. Genişleme hızı sabit olsaydı, bu bize zamanın sıfır boyutunda olduğu ve başlangıcı olarak adlandırabileceğimiz bir noktayı hemen verirdi: yani Büyük Patlama'yı. Tabii işler bundan biraz daha karmaşık. Örneğin genişleme hızı artıyor gibi görünse de genişleme bize evrenin burada, statik ve aynı şekilde kalmadığını söylüyor.

Bulmacanın ikinci önemli parçasına kozmik mikrodalga arka planı denir.

Bu, Büyük Patlama'dan arta kalan arka plan gürültüsüdür ve hem fotonlardan hem de elektromanyetik radyasyondan meydana gelir. Evrenin ilk zamanlarında, tüm madde küçücük bir alana sıkışıp kaldığı sıralarda, enerji yoğunluğu çok fazlaydı. Ancak evren genişleyip soğudukça fotonların enerjisi azaldı. Bir noktada, elektriksel olarak nötr atomların oluşmasını durdurmak için çok düşük seviyelere düştü. Bu durumun Büyük Patlama'dan yaklaşık 380 bin yıl sonra gerçekleştiği tahmin ediliyor. Bu durum gerçekleştiğinden beri fotonların enerjisi gitgide azalmaktadır. Mutlak sıfırın 2,7°C üzerinde bir sıcaklıkta hala evrende bulunurlar ve onları çok hassas bir şekilde ölçebiliriz.

Bunlar sadece Büyük Patlama için daha fazla kanıt olmakla kalmıyor, aynı zamanda elektronların ve fotonların nasıl davrandığını çok iyi bildiğimiz için, kozmik mikrodalga arka planın spektrumunu ve dağılımını incelemek, evrenin yaşını çok sıkı bir şekilde sınırlandırıyor.

Son olarak, bir Büyük Patlama olduğunu bilerek, Evrende çeşitli nesnelerin oluşmasının ne kadar sürmüş olduğuna bakabiliriz. Hafif elementler (hidrojen, helyum ve lityum) Büyük Patlama'nın kendisinin bir sonucu olarak yapılsa da, daha ağır elementler nükleer reaktörler, yani yıldızlar gerektirmektedir. Madde, yıldızların yer çekimi altında bir araya gelip yanar ve patlar. Oluşan karbon, silikon ve demir gibi ağır elementler, yeni yıldızlar ve gezegenler oluşturmak için evrene saçılır.

Çevremizde gördüğümüz bazı objeler çok eskidir.

En azından çok uzakta oldukları için onları gördüğümüz ışık milyarlarca yıl önce yayılmıştır. Yani bilinen en hızlı şey olan ışığın bile oradan bizim gözümüze gelmesi milyarlarca yıl sürmüştür. Bütün bunlar, Evrenin kesinlikle çok eski olduğunu ve kozmik mikrodalga arka planından elde edilen daha kesin değerlerle tutarlı tahminler verdiğini söylüyor.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir

Devasa Gaz Devi Olan Jüpiter'in Uydularındaki Buzlu Yüzeyinin Altında Hangi Sırların Yattığını Açıklıyoruz
Kara Deliklerden Enerji Elde Etmemizin Mümkün Olup Olmadığını Açıklıyoruz!
Milyarlarca Kilometre Boyunca Uzanan Güneş Sistemimizin En Ucunda Bir Duvarı mı Var?

Popüler İçerikler

Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman