13 Günlük Sayfasıyla "İşçi Çocuğu Olmak"

İşçi çocuklarının sayfalarında işçi çocuğu olmak... Bu siyaset değil, bu yaşamın ta kendisi...

Semih'in günlüğü, 17 Ocak 2013

Sabah uyandığımda babamı göremiyor oluşumu hep benden az önce işe gitmiş olmasına bağlıyordum. Ben bu kadar erken kalkarken babamın ben kalkmadan çıkabilmiş olmasına şaşırıyordum. Oysa biliyorsun annem beni kaldırmak için dakikalarca uğraşıyor. Uyku çok tatlı günlük... Ama bugün başka bir şeyi fark ettim. Gecenin bir yarısı, saat kaçtı hatırlamıyorum sokaklarda köpek havlaması bile yoktu, onlar bile uykudaydı sanırım. Annem babamı kapıdan uğurluyordu. Babam o saatte nereye gidiyordu? Her gün mü bu saatte gidiyordu? Oysa geçtiğimiz aylarda işe öğleden sonra gittiğini ben biliyorum. 

Anneme sordum vardiya dedi. Bazen gece yarısı bazen akşam bazen gündüz gidiyormuş. Babamı bu kadar az görüyor olmama şaşırmamalı günlük. Günün her saati çalışıyor galiba?

Sürekli değisen vardiyalarla ebeveynlerin yüzünü unutmaktır...

Ayşe'nin günlüğü, 23 Şubat 2013

Bugün okuldan döndükten sonra bana bakmaya gelen Fatma teyze ile konuştuk biraz. Ona çok sevdiğim kırmızı ayakkabılardan bahsettim, o da çok beğendi. Ama annem almıyor dedim. Bana 'alamıyordur güzel kızım yoksa o da çok ister sana istediğin ayakkabıları almayı' dedi. Sabah kahvaltımı bile Fatma teyze hazırlıyor, okuldan dönüyorum hava kararmadan eve gelmiyor, sürekli çalışıyor, e babam da çalışıyor. Bu kadar çok çalışıyorlar, para almıyorlar mı? Bir sürü para alıyorlar, isteseler istediğim ayakkabıyı hemen alırlar ama almıyorlar. Sanırım başka bir şey alacaklar, belki daha çok istediğim boya setini alırlar, belki bilgisayar :) ne dersin olur mu olur .

Yüzünü bile göremediğin anne babanın bu kadar çok çalışmayla nasıl olup da çok para kazanamadığını, sana istediğin şeyleri alamamalarını anlayamamaktır... 

Fırat'ın günlüğü, 12 Mart 2013

Annemden sürekli istediğim şortu hatırlıyor musun günlük. Hani mahalledeki tüm çocuklar maç yaparken giyiyor. Ben de aylardır annemin başının etini yiyordum bana da şort alsın diye. Bugün eve geldiğimde, yatak odasındaki sandalyenin üzerindeki şortu görüncer sevinçten deliye döndüm. Ama gözüme eski gibi göründü, anneme sordum, dizleri yırtılmış pantolonumun paçalarını kesip hep istediğim şortu yapmış. Ne düşüneyim bilemedim, hem eski hem yeni bir şortum var ne olursa olsun.

Eskiyen eşyaları atmadan evvel başka nasıl kullanılabileceğine yakından tanıklık etmektir...

Emel'in günlüğü, 20 Nisan 2013

23 Nisan geliyor ama ben üzgünüm. Çocvuk bayramı bizi sevindirmek için değil mi? neden sevinemiyorum ben. Söyleyeyim bayram için çiçek çocuk olacaktım ama kostümü çok pahalı diye annem beni çiçek çocuk değil de kelebekler grubuna soktu. Kelebek kanadı, çiçek çocuk kostümünden çok daha ucuzmuş. Doğru diyor aslında. Paramız olsa mutlaka en güzel çiçek yapardı beni annem ama yok işte. Olsun kelebek de en az çiçek kadar renkli oldu. Evdeki tüm simleri, boncukları kanadıma yapıştırdı annem. Hem çiçek çocuk kostümünü hazır almak gerekiyordu, bunu annem kendi el emeği ile yaptı, bütün gece uyumadı biliyor musun bir çift kanat için!

Emek kelimesinin anlamını küçücük yaşta öğrenmek, 'yok'tan anlamaktır...

Mehmet'in günlüğü, 2 Mayıs 2013

Babama çok üzülüyorum. Bugün kıpkırmızı gözlerle işe gitmek zorunda kaldı. Oysa dün için bayramımız demişti bana. Böyle bayram mı olur ki? Offf

1 Mayıs'ın anlamını, grevin ne demek olduğunu, sendikayı, vb. çok erkenden öğrenmektir...

Merve'nin günlüğü, 18 Haziran 2013

Nihayet tatil geldi. Önümde kocaman 3 ay var doya doya gezip tozacağım, eğleneceğim, oyunlar oynayacağım. Ama hepsinden önce yarın hemen annemle bana bebek yapmaya başlayacağız. Biliyor musun annem küçükken anneannemve teyzemle bezden bebek yapıp satarlarmış. Şimdi aynılarından bana yapacağız. Ben de kıyafetlerini dikeceğim. Çok mutluyum, Ayşe'nin Barbie bebeklerinden çok daha iyi olacak bence.

Kendi oyuncağını yapmanın ne demek olduğunu bilmektir...

Hüseyin'in günlüğü, 28 Temmuz 2013

Bu bayram iyi hasılat yaptı :) karşı komşumuz Cevat amca bile para verdi inanabiliyor musun? arkadaşlar kız kaçıran, çikolata, patlangaç, mantar tabancası için bütün paralarını harcadı valla. Hatta Mehmet tam dört top alıp hepsini patlattı. Ben sadece 2 lira harcadım günlük. Okul açılırken defter, kalem, silgi paramı ben çıkarıp verince annem babam çok şaşıracak. Yüzlerini şimdiden görür gibiyim. 

Bayramlarda toplanan harçlığı okul malzemelerini almak için saklamaktır...

Yakup'un günlüğü, 3 Ağustos 2013

Babam bugün çok sinirliydi. Bana kızmadı ama annemle konuşurken alnındaki damarının şişip durduğunu gözlerimle gördüm. 4c, 4a bir şeyler anlatıp durdu. Taşeron dedi, sözleşme dedi. İşten mi atıldı dedim anneme, sen anlamazsın, atılmadı dedi. Atılmamış rahatladım ama sanırım patronları bir şeylerini değiştirmiş, şimdi maaşı azalacakmış heralde. Zaten bu aralar geceleri hep öksürüyor bunun üzerine bu sinir hiç iyi olmadı. Umarım düzeltirler durumunu. Çok üzülüyorum ben.

Taşeron gerçeğiyle çok küçük yaşta tanışmak, sıkıntılarını görmektir...

Canan'ın günlüğü, 24 Eylül 2013

İnanmıyorum günlük annem Yasemin'in anlattığı yardımcı kitapları ve 24 renkli boya setini almış. Oysa öğretmen alabiliyorsanız alın, yoksa şart değil demişti. Anneme bunu dedim ama yine de 'sen oku da' diye verdi bugün. Nasıl mutluyum anlatamam. Yarın ilk iş Yasemin'e göstereceğim.

Okumanız için her türlü fedakarlığı yapabilecek ebeveyne sahip olmaktır...

Ferhat'ın günlüğü, 4 Ekim 2013

Bugün bir şey yazmak istemiyorum aslında. Sınıfımızda Selim vardı ya, babası babamla aynı madende çalışan, bugün babası... Babam sürekli ağlıyor, çok arkadaşı madende şehit olmuş... Şehit ne demek ki?

Babanın işçi ölümlerinde ilk sıralarda yer alan bir ülkede çalıştığını her gün fark etmektir...

Fulya'nın günlüğü, 8 Kasım 2013

Bugün bir çuval kıyafet getirdi annem eve. Halamlara gitmişti oradan almış. İçlerinde çok güzel şeyler var ama çoğu eski püskü. Zaten halamların falan çocuklarının eski kıyafetleriymiş. Az giyilmiş diye vermişler ama bazısında yırtık falan var hiç de az giyilmiş falan değil. Annem yer bezi yapmak için ayırdı zaten onları. Ama bir pembe kazak var, bak o çok güzel.

Akrabaların çocuklarına küçük gelen kıyafetleri giymektir...

Ufuk'un günlüğü, 31 Aralık 2013

Yılbaşı diye erken gelir zannettim ama yine aynı saatinde geldi babam. 8'den beridir bekliyordum oysa kapının önünde.

Her akşam kapıda anneyi/babayı beklemektir...

Azra'nın günlüğü, 14 Mayıs 2014

Canım kızım diye severdi beni... Annem şimdi bir yandan ağlıyor bir yandan 'yetimim' diye sarılıyor bana. Annem de sıcak ama babamın kınalısıydım ben, şimdi annemin yetimi mi oldum? Babam hiç mi yok artık?... Hiç?

Bir gün gelip de ansızın kimsenin nazlısı, kınalısı olamamaktır...

...Azsa yetinmeyi, yoksa beklemeyi, varsa bölüşmeyi bilmek demektir

Popüler İçerikler

Trabzonspor'un Galatasaray'a Attığı Üçüncü Gol Öncesinde Top Dışarı Çıktı mı?
Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Antakya Milli Eğitim Müdürlüğü'nden Skandal Karar: "Kız Öğrenciler Ön Koltukta Oturtulmasın!"