Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet'in ilanının 100. Yılını Kutladık. Türk tarihinin önemli dönüm noktalarından olan 29 Ekim 1923, aslında son derece sancılı bir sürecin son halkasıydı. Cumhuriyet'in ilanından bir sene önce kaldırılan Osmanlı Saltanatı, TBMM'de uzun süren tartışmalı bir sürecin sonucuydu. Mustafa Kemal Paşa'nın masaya yumruğunu vurup söylediği sözler ise aslında tüm süreci özetliyordu.
Öyleyse gelin bu tarihi süreci yeniden anımsayalım.
Atatürk'ü idam ettirmeye çalışan, onu askerlikten atan, seyhülislam'a "milli mücadele günahtır, uymayınız" diye çağrı yaptıran Vahdettin'in Atatürk'ü vatanı kurtarması için Samsun'a gönderdi yalanı var ya tarih bilmez sevr sever sığırların ağzından düşmez. Atatürk, Samsun bölgesindeki milliyetçi isyanları bastırsın ve mondros ateşkes hükümlerini uygulasın, ordunun silahlarını toplasın diye Vahdettin tarafından gönderilmişti. Sonra altınları toplayıp, Arclay's bank ın Londra şubesine paraları transfer edip İstanbul'un anahtarını teslim ettiği ingilizlerin gemisiyle kaçtı.
M. Kemal olmasa bile cumhuriyetin ilan edileceğini iddia eden bir takım oluşumlar var. Sevr Antlaşması'nı imzalayan saltanata ülkeyi geri teslim etmeye meyilli kişilerle nasıl bir ihtimal vermişler buna acaba? M. Kemal olmadan savaşın kazanıldığını var sayarak yazıyorum. Yoksa manda ve himayenin kabul edilmesi de ihtimal dahilindeydi.