Batıl inançlılar için bugün tam anlamıyla kabus günü olacak: Yaklaşık 14 yıl sonra ilk kez, 13′üncü Cuma ve dolunay aynı güne denk geliyor! Bu iki olay en son çakıştığında takvimler 13 Ekim 2000′i gösteriyordu.
Özellikle Batılı ülkelerde birçok insan böylesi günlerde çalışmayı reddediyor, evde kalmayı tercih ediyor. Peki, bu batıl inançlar neye dayanıyor, gerçekten kötü şans mı getiriyor?
12 sayısının ‘tarihsel bütünlüğün, tamamlanmış olmanın‘ sembolü (yılın 12 ayı, İsa’nın 12 havarisi) olduğunu düşünenlere göre, 13 bu sırayı bozuyor. Kimilerine göreyse şanssızlık miti, İsa’nın son yemeğinden geliyor. Bu miti savunanlar, o yemekte masanın çevresinde 13 kişi olduğunu kanıt gösteriyor.
Sadece Cuma günlerini tek başına uğursuz bulunanlar da azınlıkta değil. Bu inanca temel olarak İsa’nın Paskalya’dan önceki cuma günü çarmıha gerilmesi, Havva ve Adem’in yasak elmayı cuma günü yemesi gösteriliyor.
Hollandalı araştırmacılar tarafından 2008 yılında yapılan bir araştırma, bugünlerde daha az kaza, yangın veya hırsızlık kaydedildiğini saptadı. İnsanların bu günlerde daha temkinli davrandığı için böyle bir sonuç çıktığı söylense de, uğursuzlukla 13′üncü Cuma arasında bilimsel bir bağlantı yok.
Ancak 13′üncü Cuma hala ABD’de 21 milyon insanı korkutmayı başarıyor ve bunun ülkeye maliyeti 900 milyon dolar civarında oluyor!
Dolunay’a gelince… Bazı teorilere göre, dolunay nasıl medceziri etkileyebiliyorsa insan psikolojisinde de etkisi var. Bazıları asıl etkenin ay ışığı olduğunu söylüyor.
Genel kanı, dolunayın insanları garip davranmaya ittiği yönünde. Öyle ki, 2007 yılında İngiltere’de polis dolunay zamanlarında ekstra önlem alıyordu.
1985 yılında ABD’li psikiyatristler James Rotton ve Ivan Kelly, dolunayın psikolojik vakalarda, cinayetlerde, kazalarda, intiharlarda veya suölarda bir etkisi olmadığını ortaya koydu.
Diken