Herkes konuşuyor; herkes peşinde. Fiyatlardan şikayet ediliyor; 'fakirler yemesin.' deniyor. Can erik gerçeğine parmak basalım.
Herkes konuşuyor; herkes peşinde. Fiyatlardan şikayet ediliyor; 'fakirler yemesin.' deniyor. Can erik gerçeğine parmak basalım.
Mahallede büyüyenler bilir; erik ağaçtan toplanmaz, erik ağacına dalınır.
Baharın ve güneşli günlerin habercisi eriği, ilk bulup da hediye edene karşı güzel hisler duymamak elde midir? Hem size erik getiren biri nasıl kötü olabilir ki?
Erikçiler ikiye ayrılır; tuzlayanlar ve tuzlamayanlar.
Sadece bizim dostumuz değil, bizim dostlarımızın da dostudur.
Eriği sadece kütür kütür yemek dışında marmelatını, reçelini, salatasını, rakısını, hoşafını yapıyor ve hatta turşusunu bile kuruyoruz.
'Bir erikle bir büyük rakı bitirirdik.' lafında olduğu gibi tutumlu olmayı da erikten öğrendik.
Ayrıca bilen bilir, 'erik' anlayanlara güzel de bir iltifattır.
Eskiden durum buydu ama artık eriğin fiyatını konuşmanın en az 'havalar da ısındı.' muhabbeti kadar gideri var. Fakirin ve zenginin kim olduğu, eriğin çıktığı ilk 2 hafta belli olur.
Eriği sadece Doğu Anadolu'nun yüksek yerlerinde bir de Güney Doğu Anadolu'nun kurak ve çok sıcak kısımlarında yetiştiremiyoruz. Can eriğin canı yetiştirmede biraz daha tatlı tabi.
Yeşil eriği herkes farklı isimlerle anıyor: Papaz erik, can erik, yeşil erik, eriğin hası, erik gibi erik...
Eriğiniz bol, baharınız güzel olsun!