10 Madde ile Giderek Daha Çok İnsanı Etkisi Altına Alan 'Kaliforniya Sendromu'

Kaliforniya sendromu için kısaca 'susuzluğu deniz suyu içerek dindirmeye çalışma çabası' demek yerinde olur. Sendromu tanımlayan öğeleri ise: Sınırsız tüketim, eğlence ve zevk düşkünlüğü, benmerkezcilik, yalnızlık ve mutsuzluk olarak sıralayabiliriz...

1. Kaliforniya Zenginler Diyarı

Google, Yahoo, Oracle, Cisco, Facebook, Twitter, Salesforce, Intel, HP gibi dev şirketlere ev sahipliği yapan Kaliforniya eyaletinin 2011 yılı mali raporlarına göre gayri safi eyalet hasılası 2 trilyon dolar civarında gerçekleşmiştir.

Bu sonuç Kaliforniya eyaletinin dünyadaki en zengin 10 ekonomiden biri olduğunu ve gelişmiş bir çok ülkeyi geride bıraktığını göstermektedir. 

Bugün, ABD'de doğan her 6 bebekten biri Kaliforniya'da dünyaya gelmektedir. Her 8 Amerikalı'dan biri Kaliforniya'da yaşamayı seçmiştir.

2. Neden 'Kaliforniya' Sendromu Deniliyor?

Sınırsız tüketim ve eğlence toplumlarının yeni çıkmazları; zevk düşkünlüğü, benmerkezcilik (egoizm), yalnızlık ve mutsuzluk. Amerikan toplumunu en çok etkileyen psikolojik rahatsızlıkların başında bu duygusal bozukluklar geliyor. 

Amerikalı psikiyatri uzmanları, hızla artan bu rahatsızlığı, tüketim ve eğlence kültürünün uç sınırlarda yaşandığı yer olan Kaliforniya'dan çıktığı için 'Kaliforniya' Sendromu olarak adlandırıyor.

3. Üç Ana Belirtisi Var

Belirtileri gösteren kişilerin ortak noktası ise, mutsuzluk.

4. İnsanı İnsan Yapan Değerlerin Bir Önemi Yok

Uzmanlara göre Kaliforniya sendromu, kendini evrenin merkezi haline getiren ve kendinden başka kimseyi önemsemeyen bir nesil yaratıyor. İnsanlar kendilerinden başka kimseyi önemsememeye başladıkça toplumsal değerlerinde bir anlamı kalmıyor ve bir süre sonra birey değer erezyonuna uğruyor. 

Sadece kendisi için harcama yapan, paraya tapan, sorumluluklarını göz ardı eden Kaliforniya sendromlu insanlar yaşadıkları toplumu da sakat bırakıyorlar.

5. İş Yaşamında Sıkça Görülüyor

Bu insanlar değer erezyonuna uğradığı için iş hayatına girince de aradığını bulamıyor  ve kendini  aramak adına sürekli iş değiştiriyor. 

Kendine odaklı olduğu için iletişim yönü zayıf. Kendini değerli hissetme hali o boyutta ki bir çok kişi hiçbir şey yapmadan ve çaba sarfetmeden iş hayatında var olmak istiyor.

“Sen özelsin” yaklaşımı ile iş yerinde en ufak iyi niyetli bir eleştiriyi bile kendine saldırı olarak algılıyor ve hemen savunma ya da yok sayma davranışına geçiyor.  Kendini ön plana koyma isteği, bir yandan önemli bir özgürlük yaratırken diğer taraftan tarifsiz bir hayal kırıklığı yaşatıyor ve sonunda kendisini yalnız hissediyor. Yalnızlaştıkça paralize oluyor  ve önemli değeri olan yaratıcılığını kaybediyor .

6. Sendromun Kaynağı Hayat Tarzı

Daha çok bir hayat tarzı olan Kaliforniya sendromunun ayırt edici özellikleri: 

  • Eğlenmek, bedensel hazlar, para kazanma hırsı ve kontrolsüz harcama hayatın temel felsefesi olarak algılanır.

  • İnsanlar hayatı tüketmek için yaşar

  • Üretirken ve tüketirken hatta eğlenirken ortaya çıkan yorgunluk tekrar eğlenerek atılmaya çalışılır.

  • Sürekli eğlenme halinin zamanla insan ruhunda oluşturduğu yaraları ortadan kaldırmak için kişiler, daha çok tüketmeye ve eğlenmeye gereksinim olduğunu düşünür

  • Tüketimin ve eğlencenin sürekli dozunun artırılması gereklidir.Kısaca insan hayatı sürekli bir kısır döngü içindedir.

7. Yaşantılar Sahte, Düşünce Biçimi Çarpık!

  • Bu sendromu yaşayan kişiler, ‘başkası açlıktan ölse bana ne’  düşüncesiyle kendisi dışındaki kişiler hakkında kaygı hissetmemeye başlar. 

  • Kendine hayran olma, ego fetişizmi de denilebilecek şekilde narsistik eğilimler taşır. 

  • Bana zevk veren şeyler iyidir, zevk vermeyen şeyler kötüdür, şeklinde iyi-doğru değerlerinde değişme yaşanır. 

  • Somut zevk ve eğlenceleri yaşamın amacı olarak görür. 

  • Bu kişilerin, (şayet başarılı iseler) çevrelerinde sahte dostlar bulunur.

  • Erkekler gücü, kadınlarsa güzelliklerini kaybettiklerinde, yalnızlaşır.

8. Mutsuzluğun Çaresi Seks!

Yaptığı işler nedeniyle mutsuzlaşan kişi bu duygudan kurtulmak için daha fazla eğlenceye ve sekse yöneliyor. Dahası, daha çok eğlence ve zevk düşkünlüğüyle, üretmediği halde tüketen, yardım etmeyen, sadece kendine harcayan, parasal hedefleri kutsallaştıran, toplumsal yapıyı önemsemeyen bir anlayışı toplum içinde yaygınlaştırıyorlar.

9. Yalnızlık Ömür Boyu ya da Hazlar Tükenene Kadar

Kaliforniya sendromu olan insanlar zamanla yalnızlığı hayat tarzı haline getiriyorlar. Ancak mutsuzluklarını unutmak seçtikleri hayat tarzı ise bedenlerini tüketiyor. Bedensel, geçici hazlar için yaşayan bu insanlar, vücutları iflas ettiğinde ise hayatı yaşanmaz olarak tanımlıyorlar.

“Hayatta tatmadık zevk bırakmadım. Artık yaşamanın bir anlamı kalmadığını düşünüyorum.” diyerek intihar eden, Henry Ford’un oğlu Edsel bu duruma güzel bir örnektir.

10. Çözüm Nedir?

Vücudun iflasını beklemeden insanın yaşantısını bireysel ve toplumsal hedeflerle zenginleştirmesi değerli bir seçenektir. Kısaca, bir başkasını yaşatmak için yaşayarak bu kısır döngüye bir son vermek mümkündür. Aksi takdirde maddi çerçeveye sıkışan hayat bir zaman sonra anlamını yitirir. 

Kaynaklar:

dunyalilar.org ve T24

Popüler İçerikler

Göç İdaresi Başkanlığı Duyurdu: Türkiye'deki Suriyeli Sayısı Açıklandı
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi